Orhan Kaynar: Zor günler

Güncelleme Tarihi:

Orhan Kaynar: Zor günler
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 05, 2000 00:00

Orhan KAYNAR
Haberin Devamı

TRABZONSPOR’un İstanbulspor'a farklı yenilgisi, bir yerde bardağı taşıran son damla olarak yorumlanabilir... Doğrudur da; çünkü bu taraftarın artık tahammül gücü kalmamıştır... Hele küme düşme adayı İstanbluspor karşısında hezimete uğramanın, savunulacak hiç bir yanı da yoktur... O nedenle taraftarın tepkisini normal karşılamak gerekir. Şampiyonluklara ve Avrupa kupalarına katılmaya alışık bir Trabzonspor‘un, böyle görüntü sergilemesi, elbette ki içler acısı bir durumdur... İsterseniz, kısa bir özet yapalım...

En çok eleştirilenlerin başında, M.Ali Yılmaz geliyor... Peki ama neden? Yılmaz başkanlığa mı soyunmuştu? Sahibi olduğu Zigana tatil köyüne gidip, kendisini zoraki başkanlığa davet eden, eski başkan değil mi? Bu külfetin altından bizler kalkamayız diyenler de onlar değil mi? Haa başkanın yanlışı yok mu? Elbette ki var... Ama ne yazık ki, onu yanıltanlar da, kendisine dost görünüp de, aslında arkasından hançerlemeye çalışanlardır!..

Şimdi eğri oturalım ama, lütfen doğru konuşalım... Bugün Trabzonspor, bir teknik adamına dört milyor dolar verebilir mi? Ya da Bochum‘lu Yıldıray‘a yirmi milyon mark!... Dikkat ediniz; sadece biri teknik adam olan, sadece iki kişiden bahsettim... Peki ya diğerleri?

ORTAYA ÇIKARSINIZ

TV‘den gelen, bölük pörçük dolarlarla, sizce de bu çark dönebilir mi? Şayet döner diyorsanız, o zaman köşe başlarında kulis yapacağınıza, çıkarsınız ortaya, ben şu kadar bütçeyle bu işe talibim dersiniz, olur biter... Nitekim Başkan Yılmaz da bu çağrıyı yapmadı mı? Sanırım olayı en güzel, Trabzonspor‘da hiçbir görevi olmayan ama, görevlendirildiğinde, kendi cebine güvenerek yola çıkan sevgili Cüneyt Karadeniz çektiği faksta anlattı... Son paragrafını aktarıyorum:

... Geçmişi bırakıp, yıpratmalara, karalamalara, ucuz kulislere son verme zamanıdır... Daha doğrusu, işbirliği zamanıdır. Karınca, kararınca şimdi katkı zamanıdır. Bırakınız Kaptan gemiyi idare etsin... Ama hem makine dairesine, hem geminin çarkına, hem de mutfağına bakmasın!... Hepimiz insanız. Eşer Beşer, Beşer şaşar!!. Yeter ki beşeri yanlız bırakmayalım...

Şimdi gelelim Giray Bulak‘a...

Kendisi de çok iyi biliyor ki, göreve geldiğinden beri sürekli yanında olduk. Çünkü bu genç adamı kazanabilirsek, Trabzonspor uzun yıllar teknik adam sorununu çözebilir düşüncesindeydik... Ama şu ana kadarki sicili pek parlak değil!... Yine de onu topun ağzına koymadık... Çünkü sezon başı hazırlığını da, kadroyu da o yapmamıştı... Ama bu kez durum çok farklı!... Transfer de, hazırlık dönemi de, tamamen onun insiyatifinde... Yani bundan böyle savunabilecek bir yanı olamayacağını bilmesini istedim, hepsi o kadar!...

Son sözüm de futbolculara...

Hem yüz milyarlarla oynayacaksınız, üstelik burnunuzdan da kıl aldırmayacaksınız!... Starmış veya yedekmiş... Her kim olursa olsun, postalayın bunları!...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!