Ooo, ben süsü çok seviyor...

Güncelleme Tarihi:

Ooo, ben süsü çok seviyor...
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 19, 2007 02:00

Sivasspor’un ve İsrail milli takımının bir tazıyla yarışacak kadar hızlı futbolcusu Pini Felix Balili (28), geçtiğimiz hafta futbol dünyasının en çok konuşulan isimlerden biriydi. Trabzonspor maçında, Trabzon’un Mısırlı futbolcusu Ayman, 1-0 galip oldukları maçın 92. dakikasında Balili’ye sert bir tekme atınca ortalık savaş alanına döndü ve hakem maçı iptal etti.

Futboldaki sertlik, birdenbire Arap-İsrail savaşının uzantısı ve ırkçılık yapılıyor yorumlarına kadar gitti. İki yıl önce de Kayserispor seyircisi, 90 dakika boyunca Balili’yi "Yahudi piç" diye protesto edince, son yıllarda özellikle futbol dünyasında yükselen ırkçılığın Türkiye’de de var olup olmadığı sorusu akıllara geldi. Balili ile Sivas’ta yaptığımız röportajda, olayların abartılacak şeyler olmadığını, futbolda küfrün de, sertliğin de hep var olduğunu, Türkiye’de ırkçılıkla karşılaşmadığını söyledi. Balili, kırık Türkçesi, kendisiyle de dalga geçen esprileriyle çok sempatik bir futbolcu. Geçen yıl Sivas’ta park yeri bulamadığı için, park edilmez yerlere park edip, ödediği 4500 dolar ceza için, Türk Devleti’ne katkı sağlıyorum, diyor.

Fenerbahçe teknik direktörü Zico, "Bu adamı Türkiye’de durduracak bir futbolcu yok" demişti sizin için. Bu tazı kanı nereden, nasıl bu kadar hızlı olabiliyorsunuz?

- Kendimi bildim bileli hep süratli biriydim. 13 yaşımda 100 metrede İsrail birincisiydim. Bende fazla teknik yoktur ama herkes bilir ki ben sürat adamıyımdır. Meselá Alex çok iyidir ama hızlı değildir, Roberto Carlos çok iyi şut çeker ama o da hızlı değildir.

Biraz deli, biraz hırslı mısınız?

- Sadece futbolda değil, tavlada, okeyde mağlup olmayı da hiç sevmiyorum. Hep kazanmaya fiksli bir kafam var. Mağlup bitirdiğimiz maçlarda, yattığım zaman beynim 90 dakikayı saniye saniye geri sayar, sinirlenirim. Geçen yıl Beşiktaş’tan 92. dakikada gol yiyip mağlup olunca 1.5 hafta hiç uyumadım. Kafam çok kaçık oluyor o zaman.

Nasıl bir futbolcusunuz?

- Benim için Mardinspor’la Milan arasında bir fark yoktur. Takımın büyüklüğü küçüklüğü beni ilgilendirmez, ha Roberto Carlos’la mücadele etmişim ha Ahmet’le, ilgilenmem. Ben kendime güvenir, hazır gelirim.

Yabancı futbolcularda neredeyse bir gelenektir, gelenler önce küfür öğrenir. Sizde de öyle mi oldu?

- İlk geldiğimde, "Günaydın nasıl denir" diyordum, "O.. çocuğu" diyorlardı. Ben de hocaya ertesi sabah o.. çocuğu diyordum. Kadeh kaldırırken ne söylersiniz diye soruyordum, şerefe yerine şerefsiz, diyorlardı. O zaman sazandım, hepsini yedim ama şimdi biliyorum.

Sahada küfür eder misiniz?

-
Eee tamam, futbolda küfür var ne yapalım! Her futbolcu kadar küfür ediyorum. Ama maçın heyecanıyla edilir küfür, yoksa karşınızdakine kişisel kin duyduğunuz için edilmez. Zaten maç sonunda yine herkes arkadaştır. Mesela Antepspor’daki Faruk benim en yakın arkadaşımdır ama geçen yıl bir maçta kavga ettik, küfürleştik, maç sonrası birlikte eğlenceye gittik.

CANTONA YAŞLI, BEN DAHA KARİZMATİK

Dünyada size parmak ısırtan futbolcular var mı?


- Kendime, kendi parmağımı ısırırım. Sonra Ronaldinho, Eto’o. Ama ben televizyonda hiç futbol maçı seyretmem. Ne şampiyonlar ligi ne de Dünya Kupası maçlarını hiç izlemedim şimdiye kadar. Ben sadece kendi futbolumu oynarım.

Tamam anladık siz kendinizle çok ilgilisiniz de, insan rakiplerinin nasıl oynadığı tüyosunu almak için seyreder bari?

- Söylüyorum ben başkalarının futboluna bakmam, ben kendime bakarım. Her maça dünya kupası finaline hazırlanır gibi hazırlanırım zaten. Gerisi önemsiz, bakmam hangi takımmış, hangi futbolcuymuş.

Futboldaki hedefiniz ne?

-
Türkiye’de herkes büyük takımlarda oynamak ister. Ama onlardan birine gitmiyorsam da Sivasspor’da çok mutluyum.

28 yaşında genç birisiniz. Sivas’ta sosyal hayat yok. Ne yapıyorsunuz?


- Sosyal hayat olmaması iyi, o zaman tam bir profesyonel futbolcu oluyorsun. Sabah 8’de kalk, 10’da uyu, futbolcu için süper. Ama iki haftada bir eğlenmek için İstanbul ya da Ankara’ya gidiyorum.

Sizde biraz Eric Cantona havası mı var?

- O yaşlı, ben daha karizmatik.

Şu an üzerinizde benden çok küpe, yüzük, kolye var. Süslü bir adam mısınız?

- Ooo ben süsü çok seviyor.

UĞURLARIM ÇOK...

Sahaya sağ ayakla çıkar, bütün vücuduma baştan aşağı tuz dökerim. Bir maç önce galip gelmişsek, mutlaka bir sonraki maçta aynı külot, çorap, şort, ayakkabıyı giyerim.

YALAKA BEN YALAKA...

Türkiye’yi de insanları da sevdim. Ben bizim başkan Mecnun Otyakmaz’ı da, teknik direktörümüz Bülent Uygun’u da çok seviyorum. Başkanın ikinci adı Atakan, ismimin Atakan, soyadımın da hocamızın soyadı Uygun olmasını istiyorum. Yalaka ben yalaka.

MAKARA ADAMIM

Geçen yıl bir gol attıktan sonra, başkana koşup çek imzala diye bir el hareketi yaptınız, bir başka maçta kramponu çıkarıp kulağınıza götürerek telefon gibi konuştunuz. Dikkat çekmeyi mi seviyorsunuz, komik bir adam mısınız?

- Ben makara bir adamım, düz olmayı, polis gibi ciddi olmayı sevmiyorum. Hocayla da başkanla da hep şakalaşırız. İmza hareketi yaptığımda, başkan sözleşmemi uzatmak istiyordu. Ben de golü attıktan sonra çeki hazırla, sözleşmeyi imzalayayım diye espri yaptım. Telefon olayında da o sabah annem beni arayıp rüyasında maçta gol attığımı gördüğünü söyledi. Hakikaten o maçta gol attım. Ben de kramponlarımı çıkarıp güya anneme telefonla, "Evet anne gol attım" diye haber verdim.

Türkçe’yi yavaş konuşulunca anlıyorum taraftar bağırınca bana küfür mü ediyor sevgi tezahüratı mı yapıyor anlamıyorum

Geçtiğimiz hafta Trabzonspor’un Mısırlı oyuncusu Ayman, size sıkı bir tekme atınca, Yahudi olduğunuz için size karşı ırkçılık yaptığı iddia edildi. Ortada bir ırkçılık var mıydı?

-
Futbolda 90 dakikanın içinde küfür de edilir, bazen sert hareketler de yapılır. Ayman bana, bariz bir tekme attı. Zaman zaman Arap futbolcular bana böyle sert çıkışlar yapıyor ama bunun ırkçılıkla bir ilgisi olmadığına inanıyorum. Ayman beni maçtan sonra telefonla arayıp, "Ben bütün futbolculara karşı sert oynarım, seninle bir ilgisi yok" dedi, biraz konuştuk, şimdi problem yok aramızda.

Olay neredeyse Arap-İsrail savaşına kadar götürüldü. Arap futbolcularla aynı takımda oynar mısınız?

- Niye oynamayayım, hiç problem yok. Hepimiz para kazanmak için futbol oynuyoruz.

Türkiye’de daha önce yine bir İsrailli olan Revivo üç yıl futbol oynamıştı. Ama onun oynadığı dönemde, hiç böyle şeyler duymamıştık.

-
Trabzon maçı iptal edilmeseydi yine duymazdınız. Belki ona da olmuştur ama o konuşmamıştır. Bu maçta kavga çıktı, taraflar o vurdu, ben vurdum, o öyle dedi, bu böyle dedi diye konuşuldu. Maç iptal edilmeyip, normal bitseydi kimse yine konuşmazdı.

Maçtan sonra anneniz arayıp İsrail’e dönmenizi söylemiş. Nasıl bir anne-oğul ilişkiniz var?

-
Annem benim bütün özel hayatımı bilir. Birbirimize çok yakınızdır. Kan kanseri tedavisi görüyor ve bana çok düşkün. Maçı İsrail televizyonunda izleyince, beni yüz kere arayıp iyi misin, neredesin, sana bir şey olacak diye çok korktum hemen eve gel, dedi. Ben de sakinleştirip, merak edilecek bir şey olmadığını, futbolda her zamanki sertlikler olduğunu anlattım.

IRKÇILIKLA KARŞILAŞMADIM

Siz Türkiye’de futbol oynarken ırkçılığa maruz kaldığınızı iddia edebilir misiniz?

- Türkiye’ye gelmeden, Türkiye’yi bilenlere Yahudi olduğum için Müslümanlarla sorun yaşar mıyım diye sordum. Türkiye’de çok Yahudi yaşadığını hiçbir sorun olmayacağını söylediler. Endişe etmeden geldim. Her sene 1.5 milyon turist geliyor İsrail’den Türkiye’ye. Turist dışında ayrıca bir çok insan ticaret yapıyor, sorun olmuyor. Ben de burada futbol oynuyorum ve ırkçılıkla karşılaşmadım.

Samimi misiniz yoksa politik cevap mı veriyorsunuz? İki yıl önce Kayserispor maçında neredeyse 90 dakika seyirci size "Yahudi piç" diye bağırdı.

- Ben Kayserispor’da oynarken seyirci beni çok seviyordu. Fakat hocayla sorunlarım oldu ve oradan ayrıldım. Sonra benim söylemediğim şeyler, sanki ben söylemişim gibi Kayserisporlu taraftarı kızdırdı ve öyle protesto etti. Hem ben Türkçe’yi yavaş konuşulduğunda anlıyorum, taraftar hızlı bağırırken bana küfür mü ediyorlar, sevgi tezahüratı mı yapıyorlar anlamıyorum zaten.

Geçen yıl Yahudiler için kutsal Yom Kippur gününde futbol oynamak istemediğiniz için, maç gününü değiştirdiğinizde yine olay adam olmuştunuz. Dindar mısınız?

- Yahudiler için belki de en özel gündür Yom Kippur. O gün inançlarımız gereği hiçbir elektronik alete dokunmaz, bütün gün oruç tutarız. Dünyanın bütün futbol kulüplerinde oynayan İsrailli futbolcular özellikle İspanya’da oynayanlar o gün maça çıkmaz. Ben de oynayacağımız maç o güne denk geldiği için oynayamayacağımı söyledim, bana anlayış gösterip maç gününü değiştirdiler. İsrail’de oynayan bir Müslüman da aynı gerekçeyle izin istese ona da aynı şeyi yaparlardı.

Futbolun sadece futbol olmadığını artık herkes biliyor. Siz sahada psikolojik taktik olarak, karşı takımın sinirini bozmak için provakasyon yapıyor musunuz?

- Bazı futbolcular karşı takımın futbolcularının sinirini bozmak için maçın ilk dakikalarında ortada bir şey yokken, gider küfür eder. Ben etmiyorum, ediyorsam da provoke etmek için değil gerçekten sinirlendiğim için ediyorumdur.

Yine geçen yıl, Vestel Manisaspor maçında kornerde dans eder gibi yaptığınız hareketleri karşı tarafı kışkırtmak için yaptığınız düşünüldü ama.

- Biz o maçta mağluptuk. İyi oynayıp kazanamadığımız için sinirlendim. Kimseyi provoke etmek için değil, kendi sinirimi yenmek için dans eder gibi hareketler yaptım. Onlarda problem yoktu, niye yaptım, çünkü ben manyak.

BİZİM TARAFTAR SAKİN GELİYOR ÇEKİRDEĞİNİ YİYOR

Taraftar çok duygusal. On maç galip gelip iki maç kaybedince hemen küfüre başlıyorlar. Ama Sivasspor taraftarı çok sakin, geliyor çekirdeğini yiyor, gol oluyorsa alkışlıyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!