Kıyaslamalar
Güncelleme Tarihi:
Bayram tatili için yoldayken Afyon yakınlarında bir restorantta sevgili Murat Didin'le karşılaştım.
Fenerbahçe'nin eski basketbol coachu Murat, şimdi Konya'da coachluk yapıyor. Kucaklaştık. İzmir'e maça gidiyorlarmış, onlar da mola vermişler.
Ayaküstü sohbet ettik. Geçenlerde yazdığım ‘‘Birgün gelecek bu ülkede basketbol, futbolun üstüne çıkacaktır’’ yazıma işaret etti. ‘‘Katılıyorum’’ dedi. ‘‘Bu spor Dünya'nın pek çok ülkesinde çok büyük kitlelerin ilgisini topluyor. İşte komşumuz Yunanistan. Bu büyük ilgi onların takımlarını Avrupa'nın en büyükleri arasına soktu...’’
Murat Didin'in sözleri arasında biri çok ilgimi çekti: ‘‘Bir Anadolu kenti Konya'nın halkı takımları Kombassan'ın şampiyonluğunu hedefliyor. Bu özlem ilgiyi gösterir.’’
Şimdi eğri oturup doğru konuşalım. Hangi futbol takımımız bir Efes'in, bir Ülker'in, bir Fener'in Avrupa düzeyinde elde ettiği başarıyı yakaladı. Herhangi bir futbol takımımız bu başarıyı sağlasa yeri göğü birbirine katar, kıyameti koparır, hindiler gibi şişinirdik.
Türk genci her ne kadar çok uzun değilse de bu spora yeteneğini kanıtlamıştır.
Murat Didin'le üzerinde birleştiğimiz husus büyük firmaların isimlerini verip kulüplerimizle birleşerek sponsorluğu üslenmeleridir.
Bir Fenerbahçe, bir Galatasaray; bir Koç, bir Sabancı grubu ile birleşip Avrupa çapında bir takım olamazlar mı? Bir Fener Koç, GalataSA gibi...
BİR DE FUTBOL DA KIYAS
Şu anda lideriz. Ama için bir türlü rahat değil. Korkum bizim Gospodin Bariç'in yine bir olmazı deneyip puanların yitirilmesine neden olacağındandır. Galatasaray'da herkes genelde iyice oynuyor. Fener ise 3-4 süperin sayesinde bu noktada. İşte Rüştü ile Högh aksayınca golleri yer olduk. Galatasaray moralle ve Terim'in itilemesi ile şampiyonluğa ortak.
Kim darılırsa darılsın. Düşüncemi söyleyeceğim: Eğer Fatih Terim Fenerbahçe'nin başında olsaydı bugün en aşağı 10 puan farkla şampiyonluğumuzu ilan etmiş olurduk. Bizim Gospodin ise Galatasaray'ın başında olsaydı sarı kırmızılılar beşinciliği zor kovalardı...