Yemekçilik sektörüne üniversite desteği

Bozdağ, yaptığı açıklamada, söz konusu eğitim kompleksinin, kuracakları vakıf bünyesinde olacağını ve konuyla ilgili olarak işbirliği yaptıkları üniversitelerde görevli akademisyenlerin saha çalışmasına başladıklarını söyledi.

Gıda sektörünün Türkiye'de 75 milyon insanı ilgilendirdiğini, turizmin de dahil edilmesiyle günlük yaklaşık 100 milyon insanın her gün gıda tükettiğini ifade eden Bozdağ, sektörde nitelikli iş gücünün büyük önem taşıdığını belirtti.

Eğitim kompleksi projesi kapsamında, liseden sonra meslek yüksek okuluna giderek ara eleman ve nitelikli eleman eğitimi almak isteyenler ile sektörde istihdam edilen 400 bin kişinin eğitimden geçirilmesini planlandıklarını bildiren Bozdağ, şu bilgileri verdi:

“Sektörde çalışan 400 bin kişiden 340 bini, lise mezunu olan aşçı, aşçı yardımcısı ve servis elemanından oluşuyor. Sektörde şu anda 6,5 milyar dolar olan pazar payını, 2023 yılına kadar 13 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Dolayısıyla 400 bin olan sektörde çalışan personel sayısı 10 yılda 800 bine çıkacak. Dolaylı olarak istihdam ettiğimiz 1,5 milyon olan personel sayısını da 3 milyona çıkarmayı hedefliyoruz. Üniversite bunun için çok önemli. Üniversitemiz, temaya dayalı Türkiye'nin tek gıda ihtisas üniversitesi olacak. Bunun temellerini sağlam bir zemine oturtacağız. Gıdayla ilgili yemeğin tüm bileşenlerini meslek yüksek okulundan üniversiteye kadar uzanacak eğitim kompleksinde birleştireceğiz. Üniversitede et, balık, sebze ve meyve ile ilgili yemeğin tüm bileşenlerinin en sağlıklı şekilde işlenmesi konusunda uygulamalar önemli. Bu sayede ürünlerin yanlış uygulamalar, yanlış saklamalar ve yüklemelerle çöpe gitmesini önlenecek.”

Üniversitede yabancı dil eğitimi için hazırlık sınıfı olacağını, İngilizce eğitiminin birinci hedefleri olduğunu dile getiren Bozdağ, Fransızca, Çince ve Rusça eğitimi vermeyi planladıklarını da söyledi.

İsteyen herkes eğitim alabilecek

Sadece sektörde istihdam edilmek isteyenlerin değil, yemek yapmayı hobi edinen her meslek grubundan insanların ve ev hanımlarının da eğitim almalarına olanak sağlayacaklarını belirten Bozdağ, “İş adamları, bürokratlar, bakanlar, milletvekilleri ve hatta başbakanı da yemek tadına daha iyi varabilmeleri için üniversiteye davet edeceğiz” dedi.

Okullarda yemek projesi

Sektördeki pazarın daha da işlenebilir hale gelmesi için projeler hazırladıklarını vurgulayan Bozdağ, şöyle devam etti:
“Örneğin okullarda süt dağıtımına başlandı. Bu projeyi sonuna kadar destekliyoruz. Ancak bu yetmez, yemek de verilsin. Annesinin yanından ayrılan çocuğun artık okulda annesinin yaptığı gibi yemek yemesi lazım. Türkiye'de obezite ile savaş ciddi boyutta. Obeziteyle savaşın başlamadan önünü kesmek istiyoruz. Çocuk artık test ve tost çocuğu olmaktan çıkacak, annesinin yaptığı gibi yemeklerden yiyerek zeki olacak. Bilgisayar, kitap, kırtasiye, akıllı tahta dağıtıyoruz, ama bunların hepsini kullanabilecek sağlıklı nesiller yetiştirmekte de biraz zorlanıyoruz. Bu proje sayesinde zengin ve fakir aile çocukları da aynı masanın etrafında oturtularak sosyal bir paylaşım sağlanacak. Kentsel dönüşüm gibi beslenme dönüşümü olacak. Kentsel dönüşümde nasıl ki ekonomik değer harekete geçiyorsa, 2023 hayalimizden birisi de bu. Bu sayede Türkiye'nin yıllık tarım hasılası da ilk yılda yüzde 10 artacak. Tarlada daha çok üretim yapılacak, istihdam sağlanacak. Karşı olmadığımız kantinciler kendi işini yaparken, biz de okulda yemek üretmek istiyoruz.”