Türkiye'ye yardım zirvesi

DEUTSCE Bank tarafından Frankfurt'ta organize edilen toplantıda Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel ve Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp, IMF Başkan Yardımcısı Stanley Fischer'le Avrupa'nın büyük bankalarıyla buluştu. Toplantıda, bankalar Türkiye'ye destek kararı aldı.

TÜRKİYE, bir taraftan Uluslararası Para Fonu (IMF) desteği ile krizin yaralarını sarmaya çalışırken, diğer taraftan da ekonomi bürokrasisi uluslararası yatırımcılarla biraraya geliyor. Dün, Deutsce Bank'ın organizasyonunda Frankfurt'ta yapılan toplantıda Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp ve Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel, Avrupa'nın en büyük 15-20 bankasının yöneticileri ile buluştu. Toplantıya IMF Başkan Yardımcısı Stanley Fischer de katıldı. Toplantıda Türkiye, köprü kredi talebinde bulunmazken, Türk bankalarının alacağı dış kredilere verilen garanti anlatılarak, yabancı bankalara, ‘‘Türk bankalarına güven içinde kredi verebilirsiniz’’ mesajı verildi. Toplantı sonrasında açıklama yapan IMF yetkilileri, toplantıda yabancı bankaların türkiye'deki risklerini azaltmama kararı aldıklarını açıkladılar. Frankfurt'taki toplantı yarın da bu kez ABD ve Kanada'nın en büyük bankalarının katılımı ile gerçekleştirilecek. Frankfurt'taki toplantıda aynen geçen yıl program başlarken yapıldığı gibi Türkiye'nin uyguladığı program anlatıldı. Geçen yıl toplantıya katılmayan Stanley Fischer'in bu yılki toplantıya katılması ise ‘‘Güclendirilmiş programa IMF'nin tam desteği’’ olarak yorumlanıyor.

Frankfurt toplantısının Deutsche Bank tarafından organize edilmesi Deutche Bank'ın kriz sırasında en önce ve yüklü miktarda döviz ile çıkan yabancı banka olması nedeniyle dikkat çekiyor. Bu durum, Deutche Bank'ın kendi affettirmesi olarak da yorumlandı. Ekonomi yönetiminin bu zirvelerden beklediği iki sonuç var. Bunlardan ilki Ocak ayı başında yapılması planlanan tahvil ihracı. Bu tahvil ihracından en az 1 milyar dolar bekleniyor. Bu miktarın daha da yüksek olabileceği konuşuluyor. Böylece yılsonuna kadar çalkantılı gitmesi muhtemel olarak görülen piyasaların yeni yılla birlikte hızla iyileşme dönemine sokulması planlanıyor.

Amaçlanan ikinci sonuç ise kriz sırasında yerli bankaların kredi line'larını kapayan büyük yabancı bankaların yeniden bunları serbest bırakmasını açmalarını sağlamak. Bu nedenle toplantıda, üzerinde IMF'le mutabakata varılan ‘‘Bankaların kullandıkları kredilere devlet garantisi’’ de anlatıldı.

IMF'le üzerinde varılan mutabakata göre; Üst Kurul, kanunundan aldığı yetkiyle, Fona aldığı bankaların bütün yükümlülüklerini bu arada yabancı bankalara olan borçlarını ödemeyi garanti ediyor. Bu uygulama fondaki bankalar için zaten bu şekilde uygulandı. Yabancı bankacılara, Türkiye'deki uygulamada bankalarda tasfiye yoluna gidilmediği, zora düşen bankaların fona alındığı anlatılarak, ‘‘böylece tüm bankacılık sistemine verilen kredilerin devlet garantisi altına altına girdiği’’ anlatıldı. Bu arada niyet mektubuna, ‘‘Hazine'nin, Fondaki bankalara ait olup da ödediği dışborçların karşılığını Üst Kurula ödeyeceği’’ maddesinin konulduğu, böylece Hazine garantisinin devreye girdiği de belirtildi ve yabancı bankalara ‘‘Türkiye'deki tüm bankalara gönül rahatlığıyla kredi açabilecekleri’’ söylendi.

Cottarelli: İnter'in yenilmesine üzüldüm

IMF Türkiye Masası Şefi Carlo Cottarelli, Ankara'daki çalışmalarını tamamlandıktan sonra, dün İstanbul'dan Lufthansa Alman Havayolları'na ait bir uçakla Frankfurt'a gitti. Ankara'dan uçakla saat 12.00'da İstanbul Atatürk Havalimanı VIP Salonu'na gelen Cottarelli, bir süre bagajlarının gelmesini bekledi. Bagajlarını aldıktan sonra, VIP Salonu'na çağrılan bir taksiyle Dış Hatlar Terminali'ne geçen Cottarelli, taksimetrede 1 milyon lira yazmasına rağmen taksi şoförüne 5 milyon lira verdi. Gazetecilere espriler yapıp bol bol gülen Cottarelli, ekonomiye ilişkin soruları yanıtsız bırakırken, kendi kendine sözü futbola getirerek, ‘‘Hakan Şükür İtalya'da çok başarılı. Fatih Terim de öyle, ama ben Hakan'ın oynadığı İnter'i tutuyorum. Yazık ki iki gün önce Terim'in takımına yenildik’’ dedi.