TÜPRAŞ işçileri eyleme başladı
Güncelleme Tarihi:
ANKA
Oluşturulma Tarihi: Şubat 28, 2006 11:32
Tüpraş’ın İzmit Rafinerisi başta olmak üzere tüm rafinerilerinde işçiler 1 saatlik iş bırakma eylemi yaptı. Petrol-İş Sendikası Başkanı Mustafa Öztaşkın, Tüpraş işçilerinin Tüpraş’la ilgili yargı kararlarının uygulanması için sonuna kadar mücadele edeceklerini bildirdi.
Başkanı Öztaşkın, yaptığı açıklamada, Tüpraş’ta yargı kararlarının 30 gün beklenmeksizin uygulanması için eyleme başlandığını belirtti. Öztaşkın, Tüpraş’ın Aliağa, Kırıkkale, Kocaeli, Batman rafinerileri ile Yarımca Petrokimya ve Rafineri Müdürlüğü’nde çalışan sendika üyesi işçilerin, bugün bir saat geç iş başı yaptığını kaydetti.
İşçilerin, Tüpraş’ta yürütmeyi durdurma kararının uygulanmamasını protesto ettiğini vurgulayan Öztaşkın, yürütmeyi durdurma kararının uygulanmaması halinde, "İşçilerin üretimden gelen güçlerini kullanmak da dahil, her türlü eyleme başvurucağını" kaydetti. Öztaşkın, yargı kararlarının kesinlikle uygulanması için sonuna kadar mücadelede kararlı olunduğunu vurguladı. Öztaşkın, "Tüpraş’ın özelleştirilmesi, bir kez daha yargı kararıyla durdurulmuş, özelleştirme işlemleri iptal edilmiştir. Bu yargı kararı, yürütmeyi durdurma kararıdır ve bu karar, Türkiye Cumhuriyeti’nin idari yargıdaki en yüksek organı olan Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından verilmiştir" dedi.
Yürütmeyi durdurma kararının, aynı zamanda ihalenin iptali anlamına geldiğini ileri süren Öztaşkın, bu kararla Tüpraş’ta şu ana kadar yapılan bütün işlemlerin iptal edildiğini ve yok sayıldığını ifade etti. Anayasa’da belirtildiği gibi bu kararın aynen ve geciktirilmeksizin uygulanması gerektiğine dikkat çeken Öztaşkın, "Yüksek Mahkeme’nin kararı üzerine başka bir tartışmanın kesinlikle yapılamayacağını" belirtti.
"Karar üzerinde fiili durum vardır, nasıl uygulayacağız" gibi tartışmalar yapmanın son derece anlamsız ve tehlikeli olduğunu belirten Öztaşkın, bu tartışmaları yapanların yasalar karşısında suç işlediğini ve toplumu, kanunsuzluğa sevk ettirildiğini vurguladı. Yargı kararlarının özel çıkarlar doğrultusunda değerlendirilemeyeceği ve önyargılı ya da ideolojik bir şekilde algılanamayacağını vurgulayan Öztaşkın, "Cumhuriyeti’n temel niteliğinin hukukun üstünlüğü olarak tanımlandığını" hatırlattı.Öztaşkın, "Siz Tüpraş’ta yürütmeyi durdurma kararını uygulamamaya kalktığınız an Türkiye’de anayasal rejimin de niteliğini tartışmaya açmış olursunuz. Hatta Türkiye’nin bağımsız bir devlet veya ulusal egemenliğini de bu doğrultuda sorgulamış olursunuz" uyarısında bulundu.
"YARGI KARARLARININ ÜZERİNDE ÖİB’NİN TASARRUFU OLAMAZ"
Yargı kararlarına, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın (ÖİB), siyasi iktidarın uymaması, bunların üzerinde tasarruf yapması gibi bir uygulama söz konusu olamayacağını belirten Öztaşkın, "Bu işin altından nasıl kalkarız politikaları izlemek için çeşitli söylemlerde bulunmak, konuyu saptırmak, zamana yaymak çabaları beyhude çabalardır" dedi. Öztaşkın, bu söylemlerin kafaları bulandırmak için geliştirilen söylendiğini ve hiç birisinin doğru olmadığını savundu.
Kararların uygulanmaması için geliştirilen söylemlerin son derece tehlikeli söylemler olduğu belirten Öztaşkın, bu söylemlerin "Hukuka saygısızlığı ifade ettiğini, hukuk devletini inkar eden bir tutum ve davranış olduğunu" kaydetti.
İşçilerin, Tüpraş’ta yürütmeyi durdurma kararının uygulanmamasını protesto ettiğini vurgulayan Öztaşkın, yürütmeyi durdurma kararının uygulanmaması halinde, "İşçilerin üretimden gelen güçlerini kullanmak da dahil, her türlü eyleme başvurucağını" kaydetti. Öztaşkın, yargı kararlarının kesinlikle uygulanması için sonuna kadar mücadelede kararlı olunduğunu vurguladı. Öztaşkın, "Tüpraş’ın özelleştirilmesi, bir kez daha yargı kararıyla durdurulmuş, özelleştirme işlemleri iptal edilmiştir. Bu yargı kararı, yürütmeyi durdurma kararıdır ve bu karar, Türkiye Cumhuriyeti’nin idari yargıdaki en yüksek organı olan Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından verilmiştir" dedi.
Yürütmeyi durdurma kararının, aynı zamanda ihalenin iptali anlamına geldiğini ileri süren Öztaşkın, bu kararla Tüpraş’ta şu ana kadar yapılan bütün işlemlerin iptal edildiğini ve yok sayıldığını ifade etti. Anayasa’da belirtildiği gibi bu kararın aynen ve geciktirilmeksizin uygulanması gerektiğine dikkat çeken Öztaşkın, "Yüksek Mahkeme’nin kararı üzerine başka bir tartışmanın kesinlikle yapılamayacağını" belirtti.
"Karar üzerinde fiili durum vardır, nasıl uygulayacağız" gibi tartışmalar yapmanın son derece anlamsız ve tehlikeli olduğunu belirten Öztaşkın, bu tartışmaları yapanların yasalar karşısında suç işlediğini ve toplumu, kanunsuzluğa sevk ettirildiğini vurguladı. Yargı kararlarının özel çıkarlar doğrultusunda değerlendirilemeyeceği ve önyargılı ya da ideolojik bir şekilde algılanamayacağını vurgulayan Öztaşkın, "Cumhuriyeti’n temel niteliğinin hukukun üstünlüğü olarak tanımlandığını" hatırlattı.Öztaşkın, "Siz Tüpraş’ta yürütmeyi durdurma kararını uygulamamaya kalktığınız an Türkiye’de anayasal rejimin de niteliğini tartışmaya açmış olursunuz. Hatta Türkiye’nin bağımsız bir devlet veya ulusal egemenliğini de bu doğrultuda sorgulamış olursunuz" uyarısında bulundu.
"YARGI KARARLARININ ÜZERİNDE ÖİB’NİN TASARRUFU OLAMAZ"
Yargı kararlarına, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın (ÖİB), siyasi iktidarın uymaması, bunların üzerinde tasarruf yapması gibi bir uygulama söz konusu olamayacağını belirten Öztaşkın, "Bu işin altından nasıl kalkarız politikaları izlemek için çeşitli söylemlerde bulunmak, konuyu saptırmak, zamana yaymak çabaları beyhude çabalardır" dedi. Öztaşkın, bu söylemlerin kafaları bulandırmak için geliştirilen söylendiğini ve hiç birisinin doğru olmadığını savundu.
Kararların uygulanmaması için geliştirilen söylemlerin son derece tehlikeli söylemler olduğu belirten Öztaşkın, bu söylemlerin "Hukuka saygısızlığı ifade ettiğini, hukuk devletini inkar eden bir tutum ve davranış olduğunu" kaydetti.