Sigortacılıkta konsolidasyon dönemi bitmedi, Avrupa’daki kriz sektöre mola aldırdı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ekim 17, 2011 00:00
Ergo Grubu Türkiye CEO’su Akın Kozanoğlu, Türkiye’de satılacak sigorta şirketleri olduğunu belirterek, “Sektörde konsolidasyon süreci bitmedi. Sadece araya Avrupa krizi girdiği için sektör mola aldı” dedi.
ERGO Grubu Türkiye CEO’su Akın Kozanoğlu, Türk sigorta sektöründe konsolidasyon döneminin bitmediğini belirterek, “Araya Avrupa krizi girdi, sektör mola aldı” dedi. Akın Kozanoğlu, iki yıl önce yine Avrupa’da yaşanan krizde, iki-üç sigorta şirketinin satılmak üzere olduğunu, ancak krizdeki fiyat belirsizliği nedeniyle satışların durduğunu söyledi. Krizden sonra ise iki şirketin satıldığını ifade eden Kozanoğlu, “Önce Japonlar ardından da Hollandalılar geldi ve şirket satın aldı” dedi. Akın Kozanoğlu, Türkiye’de satılacak daha sigorta şirket olduğunu da vurgulayarak, “Bana göre sektörde konsolidasyon dönemi bitmedi. Sadece araya kriz girdi ve sektör mola aldı. Halen satılacak şirketler var. Bunlara da gerek yurtdışından gerekse de yurtiçinden talipler olacaktır. Ama hangi dönemde satılırlar diye sorarsanız, fazla sürmez, iki-üç senede biter” şeklinde konuştu. Ergo Sigorta’nın, 13-16 Ekim tarihlerinde St. Petersburg’da, Park Inn Otel’de düzenlediği Acenteler Toplantı’sında konuşan Akın Kozanoğlu, sigorta sektörünün eski özlediği büyüme oranlarına kavuştuğunu söyledi. Kozanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Özlediğimiz büyümeye kavuştuk
“Yıllardır rekabet nedeniyle şikayet ettiğimiz karlılıkta iyileşmeler başladı. Piyasada her ne kadar rekabet çok diyorlarsa da artık eskisi gibi değil. Bundan sonra kıyasıya rekabetin artarak devam edeceğini zannetmiyorum. Diğer taraftan sektör yüzde 20’lere varan oranlarda büyümeye başladı. Özlediğimiz reel büyümeye kavuştuk. Ayrıca şirketlerin zarar etmesi de söylendiği gibi sadece rekabetten değil. Yabancı sermayedar, Türk sigorta sektörüne ilave yatırımlar yapıyor, para harcıyor. Bu da maliyetleri artırıyor ve zarara neden oluyor. 2012’de bu durum değişecek ve daha da somut gelişmeler yaşanacak.”
Akın Kozanoğlu, sigorta sektörünün büyümesine rağmen bu büyümenin sigortalılık oranına yansımadığına da dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Sigortacılık büyüyen bir sektör ama sigortalı sayısı açısından bir türlü patlama yaşanmıyor. Mesela, hayat sigortaları büyümüyor. Oysa yurtdışında sigorta pazarının yarısı hayat sigortalarına aittir. Bizde ise yüzde 15 payı var. Şu bir gerçek ki, kişi başına gelirle sigortalılık oranı arasında yakın bir ilişki var. Başka ülkelere baktığımızda kişilerin ne kadar çok harcayacak parası olursa, sigortaya da o oranda pay ayırıyorlar. Bizde kişi başına düşen gelir daha yeni 10 bin dolarlar seviyesinde. Bu rakam 20 bin dolarlara geldiğinde sigortalılık oranı da artacaktır.”
Sigortacılıkta fark yaratmak istiyoruz
AKIN Kozanoğlu, Ergo Sigorta’yı, Türkiye’nin en güçlü sigorta şirketlerinden biri yapmayı hedeflediklerini ve sektörde fark yaratmak istediklerini belirterek, şunları söyledi: “Üç yıllık bir değişim süreci başlatmıştık, bunun iki yılı bitti, geriye bir yıl kaldı. Bu sürede şirketin finansal yapısını örnek seviyeye getirdik. Marka yatırımının meyvelerini almaya başladık. Türkiye’de 100 kişiden 80’i artık Ergo’yu tanıyor. Buzdolabı markası olmadığımızı biliyor ki, biz daha üç yıllık bir markayız. Hedefimiz Türkiye’nin en güçlü şirketlerinden biri olmak. Tabi bir de sigortacılıkta fark yaratmak istiyoruz.”
Kriz sigorta sektörünü etkilemez
ERFO Grubu Türkiye CEO’su Akın Kozanoğlu, Avrupa’da yaşanan krize de değinerek, şunları söyledi: “Avrupa ülkeleri krizde, sermayeler eriyor. Biz ise hem ilk krizden hem de şimdiki krizden etkilenmedik. Başbakan, ‘teğet geçecek’ demişti, söylediği oldu. Gerçekten de teğet geçti. Dünyada bankalar gibi zora giren sigorta şirketleri yok. Avrupa’da özellikle hayat sigorta şirketleri krizden etkileniyor. Onun da nedeni, yatırım yaptıkları kağıtların değer kaybetmesi. Ama bankaların sıkıştığı gibi sigorta şirketlerinin sermaye ihtiyacı yok. Ayrıca Türkiye’deki şirketlerin çoğunun sermayedarı, dünyanın büyük sigorta şirketleri. Belki bankaların sahip oldukları sigorta şirketleri satılabilir ki, bizde böyle şirket de pek yok. O nedenle Avrupa’daki krizden Türkiye’deki sigorta sektörü etkilenmez.”
AvivaSA tehlikeli hastalıklara karşı özel sigorta başlattı
AvivaSA, sağlıklı ve güvenli bir hayat isteyen bireyleri, vefat ve tehlikeli hastalık risklerine karşı teminat altına alan “Güzel Hayat” ürününü pazara sundu. AvivaSA Emeklilik ve Hayat’ın yeni ürünü Güzel Hayat, sigortalının kanser, kalp krizi, kalp kapağı cerrahisi, aort cerrahisi, koroner arter by-pass graft cerrahisi, organ nakli, böbrek yetmezliği, koma, inme, körlük ve ciddi yanıklar sonucu yaşayabileceği mali kayıplarını engellemeyi ve tedavi masraflarına destek olmayı amaçlıyor. Sigortalının vefatı halinde ödenecek tazminat ise yakınlarını güvence altına alıyor. Güzel Hayat sigortasında vefat teminatı minimum 40 bin TL, tehlikeli hastalıklar teminatı ise vefat teminatının yarısı olarak belirleniyor.
“Günde 40 kuruş”a deprem sigortası hakkında her şey
DOĞAL Afet Sigortaları Kurumu (DASK), “Günde 40 kuruş” adlı uygulamasıyla hem zorunlu deprem sigortasına dikkat çekecek, hem de uygulamayı kullananlara ödüller verecek. DASK’ın Facebook sayfasına üye olup “Günde 40 kuruş” uygulamasını indirenlerin karşısına her gün zorunlu deprem sigortasıyla ilgili yeni bir soru çıkacak. Katılımcılar sorulara doğru yanıt verdikçe kumbaralarına 40 kuruş atacaklar. Uygulamayı kullananlar her 40 kuruş karşılığında yeniden ödül sıralamasına girerek kazanma şanslarını artıracaklar.
Uygun fiyatlı bir sigorta
Uygulama hakkında bilgi veren DASK Yönetim Kurulu Başkanı Selamet Yazıcı, “Bu uygulamayla amacımız, zorunlu deprem sigortasının toplumun tüm kesimleri için ulaşılabilir, uygun fiyatlı bir sigorta olduğunu anlatmak. ‘Her gün kumbaranıza 40 kuruş atarak zorunlu deprem sigortası poliçesi sahibi olabilirsiniz’ mesajını eğlenceli bir şekilde vermeye çalışacağız. Sorularımızla da takipçilerin zorunlu deprem sigortasıyla ilgili daha fazla bilgi edinmesini sağlayacağız” dedi.
Soruları yanıtlamanın yanı sıra arkadaşlarına davet gönderenlerin ödül kazanma olasılıkları daveti kabul eden arkadaş sayısı kadar artacak. Yarışma kapsamında her 50 kişiye zorunlu deprem sigortası poliçesi, her 340 kişiye iPod Shuffle, 7778 kişiye de iPad hediye edilecek.
SİGORTA DANIŞMA KÖŞESİ
SORU: Zorunlu deprem sigortası uygulaması başladığından beri konutumu sigortalamaktayım. Maalesef bir depremde bana ödenecek para konutumun tam değerini karşılamıyor. Konutun değeri kadar deprem teminatını nasıl alabilirim?
Ahmet Kocabıyık
CEVAP: Poliçede yazan sigorta değerinin, konutunuz tam değeri olmamasının nedeni; olası bir depremde konutunuzun yıkılması halinde, Doğal Afet Sigortaları Kurumu’nun (DASK) evinizin yeniden inşa bedelini size ödeyecek olmasıdır. Konutunuzun bulunduğu arsa size aittir ve bunun sigortası yapılmaz. DASK’ın verdiği teminatı yetersiz buluyorsanız, üstü için sigorta şirketlerinden sigorta yaptırabilirsiniz.
Özlediğimiz büyümeye kavuştuk
“Yıllardır rekabet nedeniyle şikayet ettiğimiz karlılıkta iyileşmeler başladı. Piyasada her ne kadar rekabet çok diyorlarsa da artık eskisi gibi değil. Bundan sonra kıyasıya rekabetin artarak devam edeceğini zannetmiyorum. Diğer taraftan sektör yüzde 20’lere varan oranlarda büyümeye başladı. Özlediğimiz reel büyümeye kavuştuk. Ayrıca şirketlerin zarar etmesi de söylendiği gibi sadece rekabetten değil. Yabancı sermayedar, Türk sigorta sektörüne ilave yatırımlar yapıyor, para harcıyor. Bu da maliyetleri artırıyor ve zarara neden oluyor. 2012’de bu durum değişecek ve daha da somut gelişmeler yaşanacak.”
Akın Kozanoğlu, sigorta sektörünün büyümesine rağmen bu büyümenin sigortalılık oranına yansımadığına da dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Sigortacılık büyüyen bir sektör ama sigortalı sayısı açısından bir türlü patlama yaşanmıyor. Mesela, hayat sigortaları büyümüyor. Oysa yurtdışında sigorta pazarının yarısı hayat sigortalarına aittir. Bizde ise yüzde 15 payı var. Şu bir gerçek ki, kişi başına gelirle sigortalılık oranı arasında yakın bir ilişki var. Başka ülkelere baktığımızda kişilerin ne kadar çok harcayacak parası olursa, sigortaya da o oranda pay ayırıyorlar. Bizde kişi başına düşen gelir daha yeni 10 bin dolarlar seviyesinde. Bu rakam 20 bin dolarlara geldiğinde sigortalılık oranı da artacaktır.”
Sigortacılıkta fark yaratmak istiyoruz
AKIN Kozanoğlu, Ergo Sigorta’yı, Türkiye’nin en güçlü sigorta şirketlerinden biri yapmayı hedeflediklerini ve sektörde fark yaratmak istediklerini belirterek, şunları söyledi: “Üç yıllık bir değişim süreci başlatmıştık, bunun iki yılı bitti, geriye bir yıl kaldı. Bu sürede şirketin finansal yapısını örnek seviyeye getirdik. Marka yatırımının meyvelerini almaya başladık. Türkiye’de 100 kişiden 80’i artık Ergo’yu tanıyor. Buzdolabı markası olmadığımızı biliyor ki, biz daha üç yıllık bir markayız. Hedefimiz Türkiye’nin en güçlü şirketlerinden biri olmak. Tabi bir de sigortacılıkta fark yaratmak istiyoruz.”
Kriz sigorta sektörünü etkilemez
ERFO Grubu Türkiye CEO’su Akın Kozanoğlu, Avrupa’da yaşanan krize de değinerek, şunları söyledi: “Avrupa ülkeleri krizde, sermayeler eriyor. Biz ise hem ilk krizden hem de şimdiki krizden etkilenmedik. Başbakan, ‘teğet geçecek’ demişti, söylediği oldu. Gerçekten de teğet geçti. Dünyada bankalar gibi zora giren sigorta şirketleri yok. Avrupa’da özellikle hayat sigorta şirketleri krizden etkileniyor. Onun da nedeni, yatırım yaptıkları kağıtların değer kaybetmesi. Ama bankaların sıkıştığı gibi sigorta şirketlerinin sermaye ihtiyacı yok. Ayrıca Türkiye’deki şirketlerin çoğunun sermayedarı, dünyanın büyük sigorta şirketleri. Belki bankaların sahip oldukları sigorta şirketleri satılabilir ki, bizde böyle şirket de pek yok. O nedenle Avrupa’daki krizden Türkiye’deki sigorta sektörü etkilenmez.”
AvivaSA tehlikeli hastalıklara karşı özel sigorta başlattı
AvivaSA, sağlıklı ve güvenli bir hayat isteyen bireyleri, vefat ve tehlikeli hastalık risklerine karşı teminat altına alan “Güzel Hayat” ürününü pazara sundu. AvivaSA Emeklilik ve Hayat’ın yeni ürünü Güzel Hayat, sigortalının kanser, kalp krizi, kalp kapağı cerrahisi, aort cerrahisi, koroner arter by-pass graft cerrahisi, organ nakli, böbrek yetmezliği, koma, inme, körlük ve ciddi yanıklar sonucu yaşayabileceği mali kayıplarını engellemeyi ve tedavi masraflarına destek olmayı amaçlıyor. Sigortalının vefatı halinde ödenecek tazminat ise yakınlarını güvence altına alıyor. Güzel Hayat sigortasında vefat teminatı minimum 40 bin TL, tehlikeli hastalıklar teminatı ise vefat teminatının yarısı olarak belirleniyor.
“Günde 40 kuruş”a deprem sigortası hakkında her şey
DOĞAL Afet Sigortaları Kurumu (DASK), “Günde 40 kuruş” adlı uygulamasıyla hem zorunlu deprem sigortasına dikkat çekecek, hem de uygulamayı kullananlara ödüller verecek. DASK’ın Facebook sayfasına üye olup “Günde 40 kuruş” uygulamasını indirenlerin karşısına her gün zorunlu deprem sigortasıyla ilgili yeni bir soru çıkacak. Katılımcılar sorulara doğru yanıt verdikçe kumbaralarına 40 kuruş atacaklar. Uygulamayı kullananlar her 40 kuruş karşılığında yeniden ödül sıralamasına girerek kazanma şanslarını artıracaklar.
Uygun fiyatlı bir sigorta
Uygulama hakkında bilgi veren DASK Yönetim Kurulu Başkanı Selamet Yazıcı, “Bu uygulamayla amacımız, zorunlu deprem sigortasının toplumun tüm kesimleri için ulaşılabilir, uygun fiyatlı bir sigorta olduğunu anlatmak. ‘Her gün kumbaranıza 40 kuruş atarak zorunlu deprem sigortası poliçesi sahibi olabilirsiniz’ mesajını eğlenceli bir şekilde vermeye çalışacağız. Sorularımızla da takipçilerin zorunlu deprem sigortasıyla ilgili daha fazla bilgi edinmesini sağlayacağız” dedi.
Soruları yanıtlamanın yanı sıra arkadaşlarına davet gönderenlerin ödül kazanma olasılıkları daveti kabul eden arkadaş sayısı kadar artacak. Yarışma kapsamında her 50 kişiye zorunlu deprem sigortası poliçesi, her 340 kişiye iPod Shuffle, 7778 kişiye de iPad hediye edilecek.
SİGORTA DANIŞMA KÖŞESİ
SORU: Zorunlu deprem sigortası uygulaması başladığından beri konutumu sigortalamaktayım. Maalesef bir depremde bana ödenecek para konutumun tam değerini karşılamıyor. Konutun değeri kadar deprem teminatını nasıl alabilirim?
Ahmet Kocabıyık
CEVAP: Poliçede yazan sigorta değerinin, konutunuz tam değeri olmamasının nedeni; olası bir depremde konutunuzun yıkılması halinde, Doğal Afet Sigortaları Kurumu’nun (DASK) evinizin yeniden inşa bedelini size ödeyecek olmasıdır. Konutunuzun bulunduğu arsa size aittir ve bunun sigortası yapılmaz. DASK’ın verdiği teminatı yetersiz buluyorsanız, üstü için sigorta şirketlerinden sigorta yaptırabilirsiniz.