Sağlık hizmetinde fırsat eşitsizliği

Güncelleme Tarihi:

Sağlık hizmetinde fırsat eşitsizliği
Oluşturulma Tarihi: Şubat 04, 2002 00:00

ÖZEL hastaneler haklı bir isyanın içindeler. İsyanın adı KDV. Devlet sağlık hizmeti üretenlere karşı çok ciddi bir ‘‘çifte standart’’ uyguluyor. Türkiye'de bütün mal ve hizmetlerde KDV var. Ancak sağlık hizmetlerinde buna bir istisna getiriliyor. Sağlık hizmeti veren kuruluşların bazıları KDV'den muaf, bazıları ise yüzde 18 KDV ödüyor. Devlet Hastaneleri, Özel Üniversite Hastaneleri, Vakıf Hastaneleri, Dernek Hastaneleri KDV'den muaflar. Türk Ticaret Kanunu'na tabi hastaneler ise KDV ödüyorlar. Burada çok ciddi bir haksızlık var. Ama haksızlık burada bitmiyor. SSK'nın hastanelere verdiği birim fiyatlar KDV dahil fiyatlar. SSK bir kalp ameliyatı için üç milyar 600 milyon lira ödüyorsa, KDV bu fiyatın içinde oluyor. Yukarda saydığım tip hastaneler KDV ödemediği için bir kalp ameliyatında 550 milyon lira daha fazla para kazanıyorlar. Devlet Hastaneleri bir yana, diğer hastaneler bu durumda ciddi bir haksızlığa neden oluyorlar. Çünkü bir yanda bütün yatırımlarını bir şekilde devlete fatura eden hastaneler KDV ödemiyor ve üstüne bir de SSK'dan gelen işlerde KDV kadar fazla para kazanıp, haksız rekabete neden oluyorlar. Diğer taraftan da, SSK KDV dahil diye KDV ödemeyen bir kuruma fazladan ödeme yapıyor. Bu çok fazla çarpık kenarlı işin bazı kenarlarının düzeltilmesi gerekiyor. Enerji Bakanı'ndan açıklamaENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Zeki Çakan aradı. Rüzgár enerjisi ve diğer alternatif enerji üretimi yapan santralların yolunun kesildiğini iddia ettiğim yazıma yanıt verdi. Bakan Çakan, 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile sübvansiyon ve desteklerin kaldırıldığını ancak yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarının desteklenmesi için özel bir uygulama geliştirileceğini söyledi. 2002 yılı sonuna kadar 29 projeye Hazine garantisi verildiğini söyleyen Bakan Çakan bunlardan sadece 4'ünün doğalgaza dayalı olduğunu, diğerlerinin ise 17 adet rüzgár ve 7 adet küçük hidroelektrik santralı olduğunu belirtti.(Sayın Bakan adet verdi ama doğalgazların üreteceği enerji diğerlerinin toplamından yüzlerce kat fazla.)Bakan Çakan, bu santrallardan 10 yıl süreyle tüm üretimin alınacağı konusunda Hazine garantisinin sürdüğünü ancak 20 yıllık garantinin kaldırıldığını ve 10 yıldan sonra da alınan enerjinin yine Hazine garantisinde olacağını ama üretimin tümünü almak gibi bir taahhüdün söz konusu olmadığını bildirdi. Bu kararın sadece kendisine ait olmadığını, Kemal Derviş ve Hüsamettin Özkan ve konuyla ilgili bürokratların katılımıyla yapılan bir toplantıda bu karara varıldığını da söyledi Bakan Zeki Çakan. Rüzgár enerjisi konusunda benimle aynı fikirde olduğunu, özellikle de turistik yörelerde hem temizliği, hem de gürüntüsündeki güzellik nedeniyle rüzgár enerjisinin tercih edilmesi gerektiğini belirten Çakan, bu konuda ayrı bir teşvik edici çalışma yapılacağını söyledi. Bizi yemeyinDOĞALGAZ fiyatında BOTAŞ da indirim yaptı. Kendilerini alkışlıyorum. Saf Türk milleti yedi. Yahu şu petrol işinden bu millete attığınız kazığın farkında değil miyiz sanıyorsunuz?Akaryakıt fiyatlarının son olarak ayarlandığı zamanı hatırlıyor musunuz?Dolar 1 milyon 600 bin lirayı bulmuştu. Ve devlet de haklı olarak akaryakıt fiyatlarını ona göre ayarlamıştı. Ardından dolar hızlı bir şekilde düştü ve 1 milyon 300 bin liraya geriledi. Düşüş oranı yaklaşık yüzde 20.Bir başka deyişle, o günlerde dolar bazında benzinin litresi yaklaşık 80 sent iken bugün doların gerilemesi ile 1.2 dolara kadar çıkmış durumda. Eğer akaryakıt fiyatları gerçekten dolara endeksli ise, şimdi de fiyat ayarlaması yapılmalı ve fiyat 1 milyon 40 bin liraya kadar düşürülmeli. Ama böyle yapmayacaklarını hepimiz biliyoruz. Tam aksine, bundan sonraki her artışı da yansıtıp, ortalama fiyatı hep 1,2 dolarda tutacaklar. NE ZAMAN ADAM OLURUZ?Hangi tarafta olduğu bilinmeyenin tarafsızlığına güvenemeyeceğimizi idrak ettiğimiz zaman.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!