Özelleştirme gelirlerinin kullanımına dikkat

Güncelleme Tarihi:

Özelleştirme gelirlerinin kullanımına dikkat
Oluşturulma Tarihi: Eylül 17, 2005 00:00

IMF’ye verilen söz şu: Özelleştirmeden elde edilecek gelirler bütçeye gelir yazılmayacak, bu gelirler borçlanmanın azaltılmasında kullanılacak...Peki bu söz tutuluyor mu derseniz, bunu sınamak şimdiye kadar mümkün olmadı ama bundan sonra bu sözün yerine getirilip getirilmediğini görme imkanımız olacak.Yıllarca hükümetler bütçeye hayali özelleştirme geliri rakamları yazdılar ve bunların çoğu gerçekleşmedi. Bu nedenle IMF de haklı olarak özelleştirme gelir hedefi için konulan rakamlara itibar etmez oldu. Sonuçta da böyle bir formül bulundu.Bu yıl ise, özellikle son aylarda büyük bir özelleştirme furyası yaşanıyor. Satılan kuruluşların parasının hepsi bu yıl içinde tahsil edilmeyecek ama, önemli rakamlara ulaşıldı. Önümüzdeki yıllarda da bu satışlar nedeniyle önemli özelleştirme gelirleri elde edilecek.Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, önceki gün basın toplantısında, Atatürk Havalimanı dahil, bu yıl özelleştirme gelirlerinin 16.2 milyar dolara ulaştığını söyledi. Galataport ihalesindeki 3.5 milyar Euro’luk teklifle birlikte gelirlerin 20 milyar doları bulduğunu söylemek mümkün. Daha, Erdemir başta olmak üzere, satışların tamamlanmadığını da unutmayalım...Hazine yetkilileri özelleştirme gelirlerinin bütçeye gelir yazılmayacağını, borçların azaltılmasında kullanılacağını yani verilen sözün tutulacağını söylüyorlar.Hazine’nin planları içinde, mevcut Hazine borçlanma kağıtlarının bir bölümünün erken itfası yer alıyor. Yani özelleştirme gelirinin borç azaltılmasında kullanılması ilkesi uygulanırsa, önümüzdeki yıllara ilişkin borç geri ödeme yükünün azaltılması imkanı doğacak.Bizce özelleştirme gelirlerinin kullanımının çok yakından takip edilmesi gerekiyor. Hükümetten bu kadar yüksek rakamlara ulaştığı için özelleştirme gelirine gözünü dikmiş bakanlar olduğunu biliyoruz. Yani ‘madem planın dışında bu kadar gelir geldi, o zaman harcayalım’ havasına girilmesi büyük ihtimal. Bu nedenle bu gelirlerinin kullanımının çok sıkı takip edilmesi gerekiyor.Kimse unutmasın ki; Hazine bu yıl planladığının epey altında faiz geri ödemesi yaptı. Yani faiz harcamalarında tasarruf sağlandı. Bunun nedeni işlerin iyi gitmesiydi. Eğer özelleştirme gelirlerinin borç azaltılmasında kullanılması gerçekleşirse, bu faiz harcamalarının daha da azalacağı kuşkusuz. Zaten sağlıklı olan da bu.REEL FAİZLER DÜŞERHükümetin şunu unutmaması lazım ki; yapısal tedbirleri biran önce hayata geçirir, IMF ve AB çıpalarını korumaya devam ederse, faiz oranları aşağı inmeye mahkum. Şu anda reel faizlerin hálá yüksek olmasının en önemli nedeni, hálá ‘acaba bozulur mu?’ havasının varlığı. Eğer bütün bu gerekenleri yaparsa reel faizler önemli ölçüde gerileyecektir. İşte o zaman, o kadar yüksek rant bulamayan sıcak para girişi azalacak, daha doğrusu dengeye girecek, böylece de kurların kendiliğinden normal dengesine oturması mümkün olacaktır.Eğer bütün bunlar yapılmaz, gelen özelleştirme paraları, cari harcamalara aktarılırsa, o zaman faiz oranlarının aşağı inmesi kolay kolay söz konusu olamaz.Bu arada faiz harcamaları azaldı diye hükümetin cari harcamaları artırdığı, rakamlarla somut biçimde ortaya çıkıyor. Bu nedenle TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, geçen hafta hazırlanan raporda da yer aldığı gibi, IMF’ye, ‘siz kaynak dedikçe bunlar vergimizi artırıyor’ yakınmasında bulundu. Herkes biliyor ki; yüksek vergi oranları nedeniyle akaryakıt, içki ve sigarada büyük kaçaklar oluştu. Yani bu nedenle oluşan kaçak, hem kayıtdışını büyütüyor hem de aslında Maliye’nin gelirlerini azaltan bir unsur oluyor.Kısacası; özelleştirme gelirlerinin kullanımını çok iyi planlamak, kesin bir şekilde disiplinsiz ve cari harcamalara dönüşmesini engellemek gerekiyor. Bu arada özelleştirme bürokratlarının çabalarını da boşa çıkaracak biçimde, siyasilerin özelleştirmede yaptığı soru işaretleri uyandıran hataların, bu gelirlerin tümünü tehlikeye atma tehlikesini de unutmayalım...
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!