Ölçemezsek, AB'ye zor gireriz
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Nisan 29, 2002 01:50
TÜBİTAK bünyesindeki Ulusal Metroloji Enstitüsü (UME) Müdürü Hüseyin Uğur, Türkiye'nin Batı ile entegrasyondaki teknik engelleri aşabilmesi için, uluslararası nitelikte ölçüm laboratuvarlarının bir an önce kurulması gerektiği uyarısında bulundu.
Türkiye, Avrupa Birliği'ne (AB) tam üye olabilmek için ödevlerini yapmaya çalışırken, tüm üyelik müzakereleri ile birlikte, yeni sorunlarla yüzyüze kalacak. TÜBİTAK'a bağlı Ulusal Metroloji Enstitüsü (UME) Müdürü Doç. Dr. Hüseyin Uğur, Türkiye'nin Batı ile entegrasyonunda, ölçüm biliminde de yapması gereken önemli şeyler olduğunu söyledi. Özellikle 2005'te GATT Anlaşması'nın yürürlüğe girecek uygulamaları ile, Türkiye'nin uluslararası nitelikte ölçüm laboratuvarlarına ihtiyaç duyacağını belirten Uğur, ‘‘Eğer, bu konuda bilinçlenmezsek, uluslararası ticaretteki rekabet gücümüzü kaybederiz’’ uyarısında bulundu.
UME'nin, bugün fizik, elektrik, mekanik ve kimyasal ölçümler yaptığını belirten Uğur, bu sayede sağlık, ticaret, kullanılan ürün kalitesi, güvenlik ve çevre düzeni konusunda kalibrasyon yapılabildiğini belirtti.
Sadece ABD'nin kolestrol ölçümünde yaptığı iyileştirme ile yılda 100 milyon dolarlık bir tasarruf sağladığını belirten Hüseyin Uğur, yılda 2 bin 650 ölçüm ile Türkiye'de üretim sırasında yapılan 600 milyon ölçümü güvence altına alan UME'nin ekonomiye katkısının yılda 250 milyon dolar olduğunu söyledi.
UME'nin, GATT ve Gümrük Birliği anlaşmalarının en sorunlu öğeleri arasında olan teknik engellerin çözümünde kilit kuruluş olduğunu anlatan Hüseyin Uğur, bu nedenle Türkiye genelinde UME'ye akredite ölçüm laboratuvarlarının artamsının önemine işaret etti. Uğur, ulusal ölçüm standartlarının oluşturulması ve bu standartların uluslararası izlenebilirliğinin sağlanabilmesi için Türkiye Akreditasyon Kurumu (Turkak) kanalı ile bu laboratuvarların hizmete girmesi gerektiğini söyledi.
UME'nin sayısız uluslararası başarısı arasında, sadece birkaç ülkenin başarabildiği atomik saat üretimi de bulunuyor. Halen 3 adet atomik saat ile dünya zamanının belirlenmesine yüzde 2.5 oranında katkı sağlayan UME, Aralarında Almanya'nın da bulunduğu ülkelere ürettiği ve fiyatları 70 bin dolara kadar çıkan atomik saatleri satabiliyor. Halen Türk Telekom'un kullandığı atomik saatler de UME tarafından üretiliyor.
Çatısına baz istasyonu kurulan şükretsin
UME'nin GSM baz istasyonları ile ilgili ölçümler de yaptığını ve Türkiye'deki değerlerin Avrupa'nın çok altında olduğunu belirten Hüseyin Uğur, ‘‘Eğer çatınıza baz istasyonu kurulmak isteniyorsa kabul edin. Çünkü baz istasyonları gördükleri alana elektromanyetik dalga verirler. Yani siz kabul etmediğiniz için, komşu evin çatısına kurulan bir baz istasyonu, sizi, çatınızdakinden çok daha fazla etkiler’’ dedi. Uğur, elektromanyetik kirlilik konusundaki asıl sorunun baz istasyonları değil, her biri bir baz istasyonunun 5'te biri gücünde olan cep telefonları olduğunu kaydetti.
Hassas uzunluk standardı
UME'nin Gebze'deki merkezi, dünya çapında sayısız başarıya imza attı. Bunlardan biri de, geliştirilen uzunluk standardı. Uluslararası Metroloji Enstitüsü, UME'nin geliştirdiği bu standardı, ‘‘dünyanın en hassa uzunluk standardı’’ olarak tesçil etti.
UME'nin, bugün fizik, elektrik, mekanik ve kimyasal ölçümler yaptığını belirten Uğur, bu sayede sağlık, ticaret, kullanılan ürün kalitesi, güvenlik ve çevre düzeni konusunda kalibrasyon yapılabildiğini belirtti.
Sadece ABD'nin kolestrol ölçümünde yaptığı iyileştirme ile yılda 100 milyon dolarlık bir tasarruf sağladığını belirten Hüseyin Uğur, yılda 2 bin 650 ölçüm ile Türkiye'de üretim sırasında yapılan 600 milyon ölçümü güvence altına alan UME'nin ekonomiye katkısının yılda 250 milyon dolar olduğunu söyledi.
UME'nin, GATT ve Gümrük Birliği anlaşmalarının en sorunlu öğeleri arasında olan teknik engellerin çözümünde kilit kuruluş olduğunu anlatan Hüseyin Uğur, bu nedenle Türkiye genelinde UME'ye akredite ölçüm laboratuvarlarının artamsının önemine işaret etti. Uğur, ulusal ölçüm standartlarının oluşturulması ve bu standartların uluslararası izlenebilirliğinin sağlanabilmesi için Türkiye Akreditasyon Kurumu (Turkak) kanalı ile bu laboratuvarların hizmete girmesi gerektiğini söyledi.
UME'nin sayısız uluslararası başarısı arasında, sadece birkaç ülkenin başarabildiği atomik saat üretimi de bulunuyor. Halen 3 adet atomik saat ile dünya zamanının belirlenmesine yüzde 2.5 oranında katkı sağlayan UME, Aralarında Almanya'nın da bulunduğu ülkelere ürettiği ve fiyatları 70 bin dolara kadar çıkan atomik saatleri satabiliyor. Halen Türk Telekom'un kullandığı atomik saatler de UME tarafından üretiliyor.
Çatısına baz istasyonu kurulan şükretsin
UME'nin GSM baz istasyonları ile ilgili ölçümler de yaptığını ve Türkiye'deki değerlerin Avrupa'nın çok altında olduğunu belirten Hüseyin Uğur, ‘‘Eğer çatınıza baz istasyonu kurulmak isteniyorsa kabul edin. Çünkü baz istasyonları gördükleri alana elektromanyetik dalga verirler. Yani siz kabul etmediğiniz için, komşu evin çatısına kurulan bir baz istasyonu, sizi, çatınızdakinden çok daha fazla etkiler’’ dedi. Uğur, elektromanyetik kirlilik konusundaki asıl sorunun baz istasyonları değil, her biri bir baz istasyonunun 5'te biri gücünde olan cep telefonları olduğunu kaydetti.
Hassas uzunluk standardı
UME'nin Gebze'deki merkezi, dünya çapında sayısız başarıya imza attı. Bunlardan biri de, geliştirilen uzunluk standardı. Uluslararası Metroloji Enstitüsü, UME'nin geliştirdiği bu standardı, ‘‘dünyanın en hassa uzunluk standardı’’ olarak tesçil etti.