Merkez’den büyümeye destek

MERKEZ Bankası Para Politikası Kurulu, dünkü toplantısında, uzun zamandır uyguladığı faiz koridorunun üst bandı olan borç verme faiz oranında indirime gitti. Banka yüzde 11.5 olan borç verme faizinde 1.5 puan (150 baz puan) indirime giderek, yüzde 10’a düşürdü.
Merkez Bankası’nın beklentilerin üzerinde yaptığı indirim piyasa tarafından “Merkez bankası büyüme-enflasyon ikileminde büyüme yönünde desteğini verdi” biçiminde yorumlandı. Piyasalar, Merkez Bankası’nın önümüzdeki dönemde büyüme yönünde olumlu işaret gelmezse, yeni indirimlere gitmesini de bekliyorlar.
Bu arada Merkez Bankası faiz indirimiyle birlikte rezerv opsiyon katsayısınılarını(ROK) artırarak, buradan 3.6 milyar dolarlık rezerv  artırımı beklediğini duyurdu. Piyasada ROK oranlarında yapılan bu artış için, “Merkez önümüzdeki dönem sermaye artırımlarının artacağına ilişin varsayımda bulunuyor” yorumları yapıldı.

Borçlanma faizi değişmedi

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı başkanlığında toplanan Para Politikası Kurulu, koridorun alt sınırı olan borçlanma faiz oranını ise, yüzde 5 düzeyinde sabit tuttu. Banka, küresel piyasalardaki son gelişmeleri dikkate alarak finansal istikrarı desteklemek amacıyla Türk Lirası zorunlu karşılıklarda bütün dilimlere ilişkin rezerv opsiyonu katsayılarının (ROK) “0.2” puan artırıldığını duyurdu. Merkez bu artışla, rezervlerinde yaklaşık 3.6 milyar dolarlık yükselme olmasını beklediğini açıkladı. Açıklamada “Küresel piyasalardaki son gelişmeler dikkate alınarak finansal istikrarı desteklemek amacıyla bütün dilimlere ilişkin ROK’lar ‘0.2’ puan artırılmıştır. Mevcut imkan dahilinde TL zorunlu karşılıklar için 23 milyar dolar tutulmakta olup, yapılan bu değişiklikler sonucunda imkanın aynı oranda kullanılması halinde, Bankamız rezervlerinde yaklaşık 3.6 milyar dolar artış olması beklenmektedir. Uygulama 28 Eylül 2012 tarihli yükümlülük cetvelinden itibaren geçerli olacak ve tesis dönemi 12 Ekim 2012 olacak” denildi.

Yeni adım işareti

Makro ekonomik gelişmelere de değinilen Merkez Bankası açıklamasında, faiz koridorunun daraltılmasının finansal istikrarı destekleyeceği değerlendirmesinde bulunuldu. Gerekli görülmesi halinde önümüzdeki dönemde aynı doğrultuda ölçülü bir adım daha atılabileceği ifade edildi.

Esnekliği korudu

ENFLASYONDAKİ düşüşün yılın son çeyreğinde belirginleşeceğini tahmin edildiği belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Bununla birlikte, enerji fiyatlarındaki artışlar ve enflasyonun bir süre daha hedefin üzerinde seyredecek olması fiyatlama davranışlarına dair temkinli bir duruş gerektiriyor. Yakın dönemde yaşanan gelişmeler finansal piyasalarda risk algılamalarının kısmen iyileşmesine neden olsa da, küresel ekonomiye dair belirsizliklerin sürmesi nedeniyle para politikasında her iki yönde de esnekliğin korunması uygun olacaktır. Bu doğrultuda, alınan tedbirlerin krediler, yurtiçi talep ve enflasyon beklentileri üzerindeki etkileri dikkatle takip edilecek. Türk lirası fonlama miktarı gerekli görüldüğünde aşağı veya yukarı yönlü ayarlanacak.”

Bankalararası borç verme faizi de düştü

MERKEZ Bankası Para Politikası Kurulu, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranını da yüzde 11’den yüzde 9.5’e düşürdü. Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde, bankalararası para piyasasında saat 16.00-17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 0 düzeyinde sabit tutulurken, borç verme faiz oranı yüzde 14.5’ten yüzde 13’e düşürüldü.

Çağlayan: Geç de olsa yerinde bir adım

EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, Para Politikası Kurulu’nun aldığı karar doğrultusunda beklentilere paralel şekilde faiz koridorunun üst bandının daraltılmasının büyüme için önemli bir adım olduğunu söyledi.  Yeni teşvik sisteminin tanıtımı amacıyla Avusturya’da bulunan Çağlayan yaptığı açıklamada, “Birkaç aydır faiz koridorunun daraltılması konusunda görüşlerimi dile getiriyorum. Bugün üst bandın 11.5’ten 10’a indirilmesi yerinde ve önemli bir adım. Daha önce de olabilirdi ama bugün oldu. Bu yılki büyümeyi yüzde 4’ün üzerine çıkarabilirdik. Bundan sonra piyasa faiz oranlarında biraz daha indirim olmasını bekliyoruz” dedi.�
Çağlayan, bankanın rezerv opsiyonu katsayıları (ROK) ile yeni araç geliştirdiğini belirterek, katsayıların biraz daha artırılmasının faiz koridorunun daraltılması ile istikrara katkıda bulunacağını ifade etti.
Çağlayan, “Ne iç talep çok öne çıkmalı; ne de sadece dış talebe dayalı bir büyüme süreci yaşamalıyız. Aradaki dengeyi iyi kurmamız gerekiyor. Bu sadece hükümetin, sadece Merkez Bankası’nın görevi ve sorumluluğu değil” dedi.