Kısa vadeli avans hesabının tarihçesi (2)

Güncelleme Tarihi:

Kısa vadeli avans hesabının tarihçesi (2)
Oluşturulma Tarihi: Aralık 02, 2001 00:00

11 Haziran 1930 tarihli Merkez Bankası Kanunu'nun 32. maddesi, yıllar boyunca en fazla değişen madde olmuştur. Her yapılan değişiklik bir şekilde Hazine'nin, Merkez Bankası'ndan daha kolay borçlanmasını sağlamayı amaçlamıştır. 1960 döneminde açılan beyaz sayfa, demokrasiye geçildikten sonra yeniden kirlenmiştir.14 Ocak 1970 tarihli 1211 sayılı ve hálá yürürlükte olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu, 1930 tarihli yasaya göre çok daha devletçidir. Örneğin, ilk yasada Hazine'nin Banka'daki pay sahipliği yüzde 15 ile sınırlanmışken, 1970 tarihli yasa, Banka sermayesindeki Hazine payının yüzde 51'den aşağı olmayacağını hükme bağlamıştır.YENİ BEYAZ SAYFADevletçi anlayışa paralel olarak Hazine'nin kısa vadeli avans kullanma limiti de genişletilmiştir. Eski yasadaki 32. maddenin içeriği yeni yasada 50. maddede ele alınmaktadır. 1211 sayılı yasanın 50. maddesi şöyledir:‘‘Banka, miktarı cari yıl genel bütçe ödenekleri toplamının yüzde 15'ini geçmemek üzere Hazine'ye kısa vadeli avans hesabı açar. Bu avans hesabına uygulanacak faiz ile ekonomik durum göz önünde tutularak kullanılacak avans nispeti Maliye Bakanlığı ile Banka arasında kararlaştırılır.’’50. maddenin son cümlesi yasada söz edilen azami limitin bir emir olmadığı, Banka'nın gerektiğinde limitin altında Hazine'ye kısa vadeli avans kullandırabileceği konusunda bir yetkisinin olabileceği izlenimini vermektedir. Fakat, uygulamada, söz konusu limit dahilinde Hazine'nin avans kullanmak isteyip de, Merkez Bankası tarafından avans kullandırılmaması gibi bir durum hiç yaşanmamıştır.1992 yılında gerçekleştirilen konsolidasyon sırasında kısa vadeli avans da konsolidasyon kapsamına alınmış ve sıfırlanmıştır. Yeni bir beyaz sayfa açılmıştır. Bu şekilde, Hazine yeni bir kredi imkánına kavuşmuştur. O dönemin değerleriyle Hazine yaklaşık 2 milyar dolar yeni borçlanabilme imkánına kavuşmuştur. 1994 krizinin önemli nedenlerinden biri de Hazine'nin Merkez Bankası kaynaklarını kullanabilmesindeki rahatlık olmuştur. Yani, sayfa bir kez daha kirletilmiştir.1994 KRİZİ1994 krizi sonrasında, çaresizlik içinde, kamuoyundaki güveni sağlamaya yönelik olarak 1211 sayılı yasanın 50. maddesi yeniden düzenlenip Hazine'nin Merkez Bankası'ndan kısa vadeli avans kullanımına sınırlama getirilmiştir.21 Nisan 1994 tarihli 3985 sayılı yasa ile değiştirilen 1211 sayılı yasanın 50. maddesi şu şekilde yazılmıştır:‘‘Banka, her yıl genel bütçe ödenekleri toplamının, bir önceki mali yıl genel bütçe ödeneklerinin toplamını aşan tutarının yüzde 12'sini geçmemek üzere Hazine'ye kısa vadeli avans hesabı açar.Bu oran, 1996 yılı için yüzde 10, 1997 yılı için yüzde 6, 1998 yılı ve müteakip yıllar için yüzde 3 tür.’’Bir başka deyişle, Hazine artık tövbekár olmaya razı olmuştur. Bir başka kriz sonrasında, bu yılın mayıs ayında, 1211 sayılı yasada yapılan değişiklikle 5 Kasım 2001 tarihinden itibaren Hazine'nin Merkez Bankası'ndan kredi kullanması yasaklanmıştır.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!