Kerestenin Bafralı ‘Yıldız’ı MDF’yle dünyaya kafa tutuyor

Güncelleme Tarihi:

Kerestenin Bafralı ‘Yıldız’ı MDF’yle dünyaya kafa tutuyor
Oluşturulma Tarihi: Mart 15, 2005 01:48

1900’lerin başında Trabzon’dan Bafra’ya göçen ve kereste atölyesi kuran Hasan Yıldız’ın torunları orman ürünleri sanayisinde yaptıkları yatırımlarla dünya çapında kapasite oluşturdu. Yıldız Entegre, dünyanın en uzun MDF presli fabrikasını kurup, ithalata darbe vurdu. Fabrika sayısını da 5’e çıkardı.

TÜRKİYE’de 100 yıllık sektörel geleneği olan firma bulmak zordur. 1900’lerin başında Trabzon’dan Bafra’ya göçerek kereste atölyesi kuran Hasan Yıldız’ın torunları önce Samsun’da sonra İnegöl’de, Gaziantep’te fabrika sahibi oldular. Ardından İzmit’e demir attılar. İşlerini ayırdılar ama her zaman birbirlerine destek oldular. Yıldız Entegre Ağaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin (Yıldız Entegre) sahibi Fehmi Yıldız, İzmit’te (Aslanbey) dünyanın en uzun MDF presine sahip günlük 1000 metreküp kapasiteli fabrika kurdu. Yıldız’ın 5 fabrikası, tutkal, sunta, kontrplak, MDF ve MDF profil, melamin kaplama, laminant parke üretiyor. Yıldız kardeşlerin orman ürünleri sanayisinde yaptığı yatırımlar bu sektörde Türkiye’nin dünya ligindeki yerini de oynattı.

AİLE DAYANIŞMASI:

Yıldız Entegre Yönetim Kurulu Başkanı Fehmi Yıldız şöyle başlıyor: ‘Ben Bafra doğumluyum ama dedemiz Hasan Yıldız, Trabzon’dan Bafra’ya 1900’lerin başlarında gelmiş ve kereste atölyesi kurmuş. 1930’larda babam Salih Yıldız işletmenin başına geçti. 1957’ye kadar Bafra’da kaldık. Sonra Samsun’a taşıdık işlerimizi. Samsun’daki işlerimiz 1997’ye kadar devam etti. Hep üç kardeş birlikteydik; sunta, kontrplak üretip satıyorduk.’

ÖNCE ANADOLU’YA:

Yıldız kardeşler işleri büyütünce 1980’de İnegöl’de bir sunta fabrikasını almışlar, sonra da Kartal’da bir fabrikaya ortak olmuşlar. 1985’te ise Gaziantep’te yine bir sunta fabrikasını alıp işletmeye başlamışlar. Böylece işlerini Anadolu’ya yaymışlar. 3 kardeş 1990’larda daha dinamik bir yapı kazanmak için işlerini ayırmışlar. Fehmi Yıldız bu ayrılığa ‘formalite’ diyor ve en son kendisinin kurduğu fabrikaya küçük kardeşi Mehmet Yıldız’ın kendi mühendisleriyle gelip verdiği desteği anlatıyor. Zaten bazı yatırımları da kardeşler arası hammadde temini için yapmışlar. Yıldız, ‘Mesela Samsun’da bir tutkal fabrikası kurduk çünkü suntanın önemli maddesiydi ve kardeşlerimin oradaki sunta fabrikasının ihtiyacı vardı’ diyor.

MARMARA MERKEZ:

Fehmi Yıldız, tutkal yatırımında son noktayı ise İzmit Hereke’de kolduklarını anlatıyor. Yıldız, son yatırımı olan MDF fabrikasını da İzmit’te kurmuş. Dünya çapında iddialı bu yatırımın öyküsünü de şöyle özetliyor: ‘2000’li yıllarda MDF konusunda Türkiye’de büyük bir boşluk olduğunu, fazla ithalat yapıldığını gördük. Bir MDF fabrikası kurmaya karar verdik. Biz yatırım kararı aldık, sözleşmeleri yaptık, peşinatları yatırdık, temeli de attık; 2001 krizi başladı. Yatırıma başladığımızda dolar 670 bin liraydı ve Euro da dolardan daha değerliydi. Yatırımı bitirdiğimizde dolar 1670 liraydı. Geri dönme şansımız yoktu 20 ayda tamamladık.’

İkinci fabrika da devreye giriyor

YILDIZ
Entegre Yönetim Kurulu Başkanı Fehmi Yıldız, MDF projesinin aslında ‘ikiz fabrika’ olduğunu belirtiyor ve ‘1000 metreküp günlük kapasiteye şimdi ikinci fabrikayı da ekliyoruz. Bunu da bu yıl bitireceğiz ve mevcut kapasiteye günlük 1200 metreküp kapasite eklemiş olacağız ki bu durumda da dünyada tek çatı altında en büyük MDF fabrikası bizde olacak. 5 yıl önce Türkiye bu alanda Avrupa’da 5’inci sıradaydı şimdi Almanya’nın ardından ikinci sıraya yerleşti’ diyor. Fehmi Yıldız şöyle devam ediyor: ‘Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu sıralamasında 187’nciydi şimdi 120’lere çıkacağız. Bir de tutkalın hammaddesi üre olduğu için İGSAŞ’ı özelleştirmeden almıştık. O da bu 500 Büyük listesinde zaten vardı. ’

MDF nedir

MDF,
Midium Density Fberboard kelimelerinin baş harfleriyle adlandırılıyor. Orta yoğunlukta lif levha anlamına geliyor ve orta sentetik bir levha ürün olarak başta mobilya sektörü olmak üzere birçok sektörde kullanılıyor. Odun veya lignoselülozik hammaddelerden elde edilen liflerin kurutulduktan sonra tutkallanarak, preslenmesiyle elde ediliyor.

Burdur mermeri ABD pazarında

TÜRKİYE
’nin bej mermer rezervinin yüzde 40’ına sahip Burdur’da bir mermer firması, ihracatının yüzde 98’ini ABD’ye yapıyor. Ekinciler Mermer İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Ekinci, ABD’de bir dağıtım firmasıyla anlaştıklarını belirterek, ‘Bej mermer, granitten sonra en sağlam taştır. Rengi ahşaba çok uyumludur. Dünyadaki doğal malzemeye olan dönüş bu taşı öne çıkardı. Burdur’da çıkarılan bej mermer türü, (Burdur beji) diye dünya literatürüne de girdi’ dedi. Geçen yıl 100 bin metrekare mermer ihraç ettiklerini belirten Ekinci, bu sene ise 250 bin metrekare ihracat yapmayı hedeflediklerini anlattı. 2006 yılını yatırım yılı ilan ettiklerine değinen Ekinci, ‘2007 yılı sonunda da 1 milyon metrekarelik bir üretim yapıp, bunun tamamını ihraç etmeyi hedefliyoruz’ diye konuştu.

Erzincan’ın da meyve konsantre fabrikası oldu

ERZİNCAN
’da 5 milyon dolar harcanarak inşa edilen Tunay Meyve Konsantre Fabrikası’nca, 2005 yılında 4 bin 500 ton kayısı alımı gerçekleştirilecek. Fabrika’nın Yönetim Kurulu Başkanı Tuncer Kırtıloğlu, 1 Mayıs’ta deneme üretimine geçecek meyve konsantre fabrikasında ilk olarak kayısı alımı yapılacağını söyledi. Bölgede üretilen kayısının, artık çiftçinin elinde kalmayacağını belirten Kırtıloğlu, çiftçinin üretimi de artırmasını önerdi. Kırtıloğlu, 1 Haziran’dan itibaren de fabrikanın tam kapasiteyle üretime geçeceğini bildirdi. Yeni fabrikanın, ülke genelindeki en modern tesislerden biri olduğunu anlatan Kırtıloğlu, yıllık 8 bin ton meyve suyu üretimini hedeflediklerini kaydederek,’Erzincan’ın en büyük ikinci fabrikası olduk. İlk olarak kayısı, ardından da şeftali, kuşburnu, elma, erik, armut ve üzüm alımı yapmayı planlıyoruz. Üretici sattığı ürünün parasını da peşin alacak’ dedi.

Bir akıllı siz Türkler misiniz

FEHMİ
Yıldız, MDF fabrikasının kapasitesinin o günlerde alay konusu olduğunu söylüyor ve şöyle konuşuyor: ‘Günlük 1000 metreküplük üretim kapasiteli pres Avrupa’da da denenmemişti. Biz ilk kez denedik. Çünkü 100 yıllık geleneğimiz var ve kendimize güvendik. Bazı Avrupalılar bizimle alay ettiler. ‘Bir akıllı siz Türkler misiniz’ diye. Alman makinecilerin desteğini de yanımızda hissettik. Yüzde 30 civarında garanti verdiler. 70 milyon Euro’luk bu yatırımı inatla bitirdik. İlk üretimde da kaliteyi tutturduk ve ithal ürünlere meydan bırakmayacak bir fiyatla pazara sürdük. İthalat büyük ölçüde kesildi. Geçen yıl 15 milyon dolarlık ihracat yaptık. 2005’te bu rakam 3 misline çıkabilir.’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!