IMF ile ‘Yeni Borç İdaresi’ pazarlığı
Güncelleme Tarihi:
Çiğdem TOKER /ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 27, 2001 01:48
Borç idaresinde, Hazine'ye ‘menkul kıymet portföyü yönetir’ gibi esneklikler sağlayan, kur-faiz risklerini dengeleyerek borç stokunun maliyetini düşürme yetkileriyle donatan yeni Borçlanma Kanunu tasarısıyla ilgili yeni ve önemli bir tartışma başladı.
Tasarının, ‘Yeni Borç İdaresi’ kurulmasına ilişkin tartışma nedeniyle, Meclis'te görüşülmesinin geciktiği ve Yeni Stand-By anlaşmasına ilişkin IMF görüşmelerinin beklendiği ortaya çıktı. Mevcut borç yönetiminin, yeni yasayla Hazine'ye verilecek yetkileri kullanmak için, ‘elverişli ve yeterli olmadığı’ gerekçesiyle, ‘Yeni Borç İdaresi’ kurulması gündeme geldi. Bu tartışma, Yeni Stand-By Anlaşması için 3 Aralık'ta görüşmelere başlayacak IMF müzakerelerine de taşınacak.
IMF ile ekonomi yönetiminin, ‘Yeni Borç İdaresi’ kurulması konusunda mutabık kalması halinde, konuya ilişkin düzenlemenin, Meclis'te bekleyen ‘Borçlanma Kanunu Tasarısı’ görüşmeleri sürecinde metne eklenmesi planlanıyor. Bu konudaki tartışmaların henüz olgunlaşmamakla birlikte, iç ve dış borç yönetimine ilişkin birimlerin yeniden yapılandırılabileceği belirtiliyor.
Aynı zamanda Dünya Bankası'nın sağlayacağı PFPSAL-2 (Program Amaçlı Kamu ve Mali Sektör Uyum Kredisi)'nin de ön koşulu olan Borçlanma Kanunu tasarısı, Meclis Plan-Bütçe Komisyonu'nda geçen hafta görüşülecekken ertelenmişti.
Tasarı, Sayıştay'ca Hazine'nin dış borç hesaplarına altı yıldır uygunluk bildirimi verilmemesi nedeniyle ‘‘devlet borcunu bilmiyor’’ tartışmalarına da nokta koymayı hedefliyor. Türkiye'de borçlanmayı ilgilendiren mevzuatın dağınık bir yapıda olduğu belirtilen tasarı gerekçesinde, ‘‘Yasaların kendi içinde farklı esalra öngörmesi ve yeknesak kurallar bulunmaması uygulamada sorunlarla karşılaşılmasına neden olmaktadır’’ denildi.
IMF ile ekonomi yönetiminin, ‘Yeni Borç İdaresi’ kurulması konusunda mutabık kalması halinde, konuya ilişkin düzenlemenin, Meclis'te bekleyen ‘Borçlanma Kanunu Tasarısı’ görüşmeleri sürecinde metne eklenmesi planlanıyor. Bu konudaki tartışmaların henüz olgunlaşmamakla birlikte, iç ve dış borç yönetimine ilişkin birimlerin yeniden yapılandırılabileceği belirtiliyor.
Aynı zamanda Dünya Bankası'nın sağlayacağı PFPSAL-2 (Program Amaçlı Kamu ve Mali Sektör Uyum Kredisi)'nin de ön koşulu olan Borçlanma Kanunu tasarısı, Meclis Plan-Bütçe Komisyonu'nda geçen hafta görüşülecekken ertelenmişti.
Tasarı, Sayıştay'ca Hazine'nin dış borç hesaplarına altı yıldır uygunluk bildirimi verilmemesi nedeniyle ‘‘devlet borcunu bilmiyor’’ tartışmalarına da nokta koymayı hedefliyor. Türkiye'de borçlanmayı ilgilendiren mevzuatın dağınık bir yapıda olduğu belirtilen tasarı gerekçesinde, ‘‘Yasaların kendi içinde farklı esalra öngörmesi ve yeknesak kurallar bulunmaması uygulamada sorunlarla karşılaşılmasına neden olmaktadır’’ denildi.