İhracat 31 milyar doları aştı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 02, 2002 15:45
Türkiye`nin 2001 yılı ihracatı, 2000yılına oranla yüzde 14.2 artarak, 31 milyar 63 milyon 595 bin dolar oldu.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, 2000 yılındaki ihracat 27 milyar 201 milyon 538 bin dolar olarak gerçekleşmişti.
2001 yılı Aralık ayındaki ihracat da, yüzde 6.8 artışla 2 milyar 483 milyon 412 bin dolara çıktı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye`nin 2000 yılı ihracatı 27 milyar 201 milyon 538 bin dolar olarak gerçekleşmişti.
2001 yılı ihracatında sektörlere bakıldığında en büyük artışı yüzde 332.6 ile
zeytin ve zeytinyağı sağladı. 2000 yılında 31 milyon 183 bin dolar olan zeytin ve zeytinyağı ihracatımız 134 milyon 891 bin dolara ulaştı.
Taşıt araçları ve yan sanayii sektörü de yüzde 46.6 ile ihracatını en fazla artıran ikinci sektör oldu. Sektörün ihracatı bir yılda 2 milyar 677 milyon 171 bin dolardan, 3 milyar 925 milyon 645 bin dolara yükseldi.
Türkiye`nin tarım ürünleri ihracatı yüzde 17.1 artışla 4 milyar 820 milyon 221 bin dolar, sanayi ürünleri ihracatı yüzde 14 artışla 25 milyar 670 milyon 977 bin dolar, madencilik ihracatı da yüzde 1 artışla 572 bin 397 dolar oldu.
Bitkisel ürünler ihracatı yüzde 15 artarak 4 milyar 24 milyon 252 bin dolar, hayvansal ürünler ihracatı yüzde 31.3 artarak 224 milyon 996 bin dolara, ağaç ve orman ürünleri ihracatı yüzde 28.3 artışla 570 milyon 973 bin dolara çıkarken, tarıma dayalı işlenmiş sanayi ürünleri yüzde 9.7 artışla 3 milyar 780 milyon 920 bin dolara ulaştı.
İşlenmiş petrol ürünleri ihracatı da yüzde 16 artışla 2 milyar 193 milyon 306 bin dolara yükseldi.
Sanayi mamulleri başlığı altında değerlendirilen hazır giyim ve konfeksiyonun ihracatı ise sadece yüzde 0.5 artışla 7 milyar 489 milyon 459 bin dolar oldu.
İhracat sektörlerinden sadece halı ve tütünde gerileme yaşandı. Halıdaki ihracat düşüşü yüzde 12 ve tütünde de yüzde 14.1 olarak gerçekleşti.
TİM BAŞKANI OĞUZ SATICI
TİM Başkanı Oğuz Satıcı, 2001 yılı ihracat rakamları ile ilgili olarak yaptığı değerlendirmede, ihracatta ulaşılan seviyenin, 30 milyar dolarlık psikolojik sınırın geçilmesi açısından önemli olduğunu vurguladı.
Türkiye ihracatının herşeye rağmen 31 milyar doları aştığını kaydeden Satıcı, şöyle dedi:
``Bu ülke, bu millet krize rağmen, yüzde 9 küçülmeye rağmen, yüksek enerji maliyetlerine, olumsuz istihdam koşullarına rağmen, çökmüş finans sistemine rağmen, yatırım yaptığına pişman edilmiş sanayicinin pişmanlığına rağmen, destek olurken köstekleme sorununu bir türlü aşamayan bürokrasisine rağmen, ihracatını bu seviyelere ulaştırdı. Bu millet hep beraber başardı da gerekli desteği alamadı.``
Dış Ticaret Müsteşarlığı`nın olmayan kaynağıyla destek vermeye gayret ettiğini, ihracatçının cesaretini, ataklığını, zaman zaman çılgınca risk alma kabiliyetini buna kattığını anlatan Satıcı, işçilerin alın terini, müşterilerin kalite anlayışını, tasarımcıların yaratıcılıklarını, araştırmacıların bilgilerini aktardıklarını bildirdi.
Herkes birşeyler katarken, ihracatın ve üretimin önündeki engellerin kalkmadığını savunan Satıcı, 2002 yılına ümitli bakılabilmesi, 2001 yılında ihracatta sağlanan artışın sürekli kılınabilmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
``Ekonomik krizin en önemli göstergesi olan büyüme oranı eksiden artıya geçmeli, 2002 yılında Türkiye reel olarak büyümelidir. Devalüasyonu ihracata verilmiş dolaylı destek sayan zihniyetten kurtulup gerçek bir stratejiyi derhal hayata geçirmek zorundadır.
Döviz kurlarındaki esneklik korunmalı, fakat kurlardaki aşırı dalgalanmalar önlenmelidir.
Enerji maliyetleri gözden geçirilmeli, yüksek enerji maliyetlerinin dış pazarlarda rekabet gücümüzü zayıflattığı gerçeğinden hareketle enerji maliyetleri aşağıya çekilmelidir.
İstihdam üzerindeki maliyetlerin ihracatımıza olan olumsuz yansımaları tartışılmalı, esnek çalışma prensibi gündeme getirilmeli ve istihdam maliyetleri düşürülmelidir.
Bankalara sermaye koyularak yapılacağı anlaşılan mali sektörün rehabilitasyonu, reel sektörün yeniden yapılandırılması için gündeme getirilen İstanbul Yaklaşımı ile eşgüdüm halinde başlatılmalı, mali sektördeki iyileşmeyle beraber, ihracat finansmanı konusundaki olanaklar arttırılmalıdır.``
Satıcı, Türkiye`nin ihracatını çok daha yukarıya taşımak için yapılması gerekenlerin açık olduğunu, ancak, bunların gercekleşmesi için inançlı, kararlı, cesur adımlara ihtiyaç bulunduğunu kaydederek, ``Üretimin Türkiye`nin tek kurtuluşu olduğuna inanan ihracatçılar olarak bu adımların atılması yolunda her türlü çalışmaya, desteğe, hızlı adımlarla koşmaya hazırız`` dedi.
2001 yılı Aralık ayındaki ihracat da, yüzde 6.8 artışla 2 milyar 483 milyon 412 bin dolara çıktı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye`nin 2000 yılı ihracatı 27 milyar 201 milyon 538 bin dolar olarak gerçekleşmişti.
2001 yılı ihracatında sektörlere bakıldığında en büyük artışı yüzde 332.6 ile
zeytin ve zeytinyağı sağladı. 2000 yılında 31 milyon 183 bin dolar olan zeytin ve zeytinyağı ihracatımız 134 milyon 891 bin dolara ulaştı.
Taşıt araçları ve yan sanayii sektörü de yüzde 46.6 ile ihracatını en fazla artıran ikinci sektör oldu. Sektörün ihracatı bir yılda 2 milyar 677 milyon 171 bin dolardan, 3 milyar 925 milyon 645 bin dolara yükseldi.
Türkiye`nin tarım ürünleri ihracatı yüzde 17.1 artışla 4 milyar 820 milyon 221 bin dolar, sanayi ürünleri ihracatı yüzde 14 artışla 25 milyar 670 milyon 977 bin dolar, madencilik ihracatı da yüzde 1 artışla 572 bin 397 dolar oldu.
Bitkisel ürünler ihracatı yüzde 15 artarak 4 milyar 24 milyon 252 bin dolar, hayvansal ürünler ihracatı yüzde 31.3 artarak 224 milyon 996 bin dolara, ağaç ve orman ürünleri ihracatı yüzde 28.3 artışla 570 milyon 973 bin dolara çıkarken, tarıma dayalı işlenmiş sanayi ürünleri yüzde 9.7 artışla 3 milyar 780 milyon 920 bin dolara ulaştı.
İşlenmiş petrol ürünleri ihracatı da yüzde 16 artışla 2 milyar 193 milyon 306 bin dolara yükseldi.
Sanayi mamulleri başlığı altında değerlendirilen hazır giyim ve konfeksiyonun ihracatı ise sadece yüzde 0.5 artışla 7 milyar 489 milyon 459 bin dolar oldu.
İhracat sektörlerinden sadece halı ve tütünde gerileme yaşandı. Halıdaki ihracat düşüşü yüzde 12 ve tütünde de yüzde 14.1 olarak gerçekleşti.
TİM BAŞKANI OĞUZ SATICI
TİM Başkanı Oğuz Satıcı, 2001 yılı ihracat rakamları ile ilgili olarak yaptığı değerlendirmede, ihracatta ulaşılan seviyenin, 30 milyar dolarlık psikolojik sınırın geçilmesi açısından önemli olduğunu vurguladı.
Türkiye ihracatının herşeye rağmen 31 milyar doları aştığını kaydeden Satıcı, şöyle dedi:
``Bu ülke, bu millet krize rağmen, yüzde 9 küçülmeye rağmen, yüksek enerji maliyetlerine, olumsuz istihdam koşullarına rağmen, çökmüş finans sistemine rağmen, yatırım yaptığına pişman edilmiş sanayicinin pişmanlığına rağmen, destek olurken köstekleme sorununu bir türlü aşamayan bürokrasisine rağmen, ihracatını bu seviyelere ulaştırdı. Bu millet hep beraber başardı da gerekli desteği alamadı.``
Dış Ticaret Müsteşarlığı`nın olmayan kaynağıyla destek vermeye gayret ettiğini, ihracatçının cesaretini, ataklığını, zaman zaman çılgınca risk alma kabiliyetini buna kattığını anlatan Satıcı, işçilerin alın terini, müşterilerin kalite anlayışını, tasarımcıların yaratıcılıklarını, araştırmacıların bilgilerini aktardıklarını bildirdi.
Herkes birşeyler katarken, ihracatın ve üretimin önündeki engellerin kalkmadığını savunan Satıcı, 2002 yılına ümitli bakılabilmesi, 2001 yılında ihracatta sağlanan artışın sürekli kılınabilmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
``Ekonomik krizin en önemli göstergesi olan büyüme oranı eksiden artıya geçmeli, 2002 yılında Türkiye reel olarak büyümelidir. Devalüasyonu ihracata verilmiş dolaylı destek sayan zihniyetten kurtulup gerçek bir stratejiyi derhal hayata geçirmek zorundadır.
Döviz kurlarındaki esneklik korunmalı, fakat kurlardaki aşırı dalgalanmalar önlenmelidir.
Enerji maliyetleri gözden geçirilmeli, yüksek enerji maliyetlerinin dış pazarlarda rekabet gücümüzü zayıflattığı gerçeğinden hareketle enerji maliyetleri aşağıya çekilmelidir.
İstihdam üzerindeki maliyetlerin ihracatımıza olan olumsuz yansımaları tartışılmalı, esnek çalışma prensibi gündeme getirilmeli ve istihdam maliyetleri düşürülmelidir.
Bankalara sermaye koyularak yapılacağı anlaşılan mali sektörün rehabilitasyonu, reel sektörün yeniden yapılandırılması için gündeme getirilen İstanbul Yaklaşımı ile eşgüdüm halinde başlatılmalı, mali sektördeki iyileşmeyle beraber, ihracat finansmanı konusundaki olanaklar arttırılmalıdır.``
Satıcı, Türkiye`nin ihracatını çok daha yukarıya taşımak için yapılması gerekenlerin açık olduğunu, ancak, bunların gercekleşmesi için inançlı, kararlı, cesur adımlara ihtiyaç bulunduğunu kaydederek, ``Üretimin Türkiye`nin tek kurtuluşu olduğuna inanan ihracatçılar olarak bu adımların atılması yolunda her türlü çalışmaya, desteğe, hızlı adımlarla koşmaya hazırız`` dedi.