FT:Türkiye ya Rusya ya Arjantin olacak
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 14, 2002 13:45
Financial Times gazetesi, Türk ekonomisinin 2001 yılında IMF'nin desteğiyle uçurumun kenarından dönmeyi başarmasına karşın uzun vadeli görünümünün belirsizliğini koruduğunu öne sürdü.
Gazete, Türk ekonomisinin önümüzdeki dönemde olası performansını değerlendirirken "Türkiye, 2002 yılında ya 1999-2000 dönemindeki Rusya gibi büyük bir başarı öyküsü, ya da Arjantin gibi kredibilitesi zedelenen bir ülke olacak" görüşüne yer verdi.
Financial Times gazetesi, Türkiye'nin 2001 yılında dikkat çekici bir performans gösterdiğini belirtirek tüm olumsuz beklentilere karşın IMF'nin desteğiyle kendisini iflasın kenarından kurtarmayı başardığına dikkat çekti.
Türkiye'de borçlanma piyasasının geçen yıl güçlü bir performans gösterdiğini, yatırımcıların 12 ayda yüzde 22 oranında kazanç sağladıklarını belirten gazetede İMKB endeksinin değerinin lira bazında bir kat arttığı kaydedildi.
Buna karşın, dolar bazında piyasanın Şubat devalüasyonu öncesi değerinin yalnızca yüzde 60'ı düzeyinde bulunduğuna dikkat çekilen haberde Türk ekonomisinde daha fazla ilermenin sağlanmasının ise bankacılık sektörünün yeniden yapılanma çabalarına göstereceği tepkiye bağlı olduğu öne sürüldü.
Financial Times gazetesi, ING Barings'nin yükselen piyasalar baş ekonomisti Philip Poole'nin Türkiye'nin 2001 yılındaki başarılarının, geopolitik durumunun katkısıyla IMF'nin desteği sayesinde sağlandığı görüşüne yer verdi.
IMF'nin Türkiye'ye 10 milyar dolarlık krediyi taahhüt edeceğine işaret eden Poole, "IMF desteği olmazsa iflas riski sürerer" dedi. Buna karşın, Türkiye'nin uzun vadeli görünümün belirsizliğini korudugunu ö süren Financial Times, JP Morgan'ın "Türkiye, 2002'de ya 1999-2000 dönemindeki Rusya gibi büyük bir başarı öyküsü, ya da IMF'den büyük destek alan ancak kredibilitesinin zedelendiğini gören Arjantin ibi bir ülke olacak" değerlendirmesine dikkat çekildi.
Türk bankalarının yeniden yapılandırılmasıyla oyunun son perdesinin başlamak üzere olduğuna işaret eden Financial Times, banka hisselerinin İMKB'daki en çok işlem gören hisseler olduğunu belirtti.
TBMM tarafından onaylanan bankacılık yasasına da değinen gazete, iki krizi de bankacılık sektörünün zayıflığının yarattığını anımsatarak reel ekonominin desteklenmesi için bankaların bilançolarının mümkün olduğu kadar güçlendirilmesi gerektiği görüşünü yansıttı.
Financial Times gazetesi, yeni bankacılık yasasıyla bankalara sağlanacak kaynakların yolsuzluklara konu olması kaygılarına da değinirken, Batılı diplomatların IMF'nin yakın ilgisi ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'e yakın bankacılık düzenleyicilerinin profesyönelliğinin sorunlar yaşanmasını önleyeceğini umduklarını belirtti.
Financial Times gazetesi, Türkiye'nin 2001 yılında dikkat çekici bir performans gösterdiğini belirtirek tüm olumsuz beklentilere karşın IMF'nin desteğiyle kendisini iflasın kenarından kurtarmayı başardığına dikkat çekti.
Türkiye'de borçlanma piyasasının geçen yıl güçlü bir performans gösterdiğini, yatırımcıların 12 ayda yüzde 22 oranında kazanç sağladıklarını belirten gazetede İMKB endeksinin değerinin lira bazında bir kat arttığı kaydedildi.
Buna karşın, dolar bazında piyasanın Şubat devalüasyonu öncesi değerinin yalnızca yüzde 60'ı düzeyinde bulunduğuna dikkat çekilen haberde Türk ekonomisinde daha fazla ilermenin sağlanmasının ise bankacılık sektörünün yeniden yapılanma çabalarına göstereceği tepkiye bağlı olduğu öne sürüldü.
Financial Times gazetesi, ING Barings'nin yükselen piyasalar baş ekonomisti Philip Poole'nin Türkiye'nin 2001 yılındaki başarılarının, geopolitik durumunun katkısıyla IMF'nin desteği sayesinde sağlandığı görüşüne yer verdi.
IMF'nin Türkiye'ye 10 milyar dolarlık krediyi taahhüt edeceğine işaret eden Poole, "IMF desteği olmazsa iflas riski sürerer" dedi. Buna karşın, Türkiye'nin uzun vadeli görünümün belirsizliğini korudugunu ö süren Financial Times, JP Morgan'ın "Türkiye, 2002'de ya 1999-2000 dönemindeki Rusya gibi büyük bir başarı öyküsü, ya da IMF'den büyük destek alan ancak kredibilitesinin zedelendiğini gören Arjantin ibi bir ülke olacak" değerlendirmesine dikkat çekildi.
Türk bankalarının yeniden yapılandırılmasıyla oyunun son perdesinin başlamak üzere olduğuna işaret eden Financial Times, banka hisselerinin İMKB'daki en çok işlem gören hisseler olduğunu belirtti.
TBMM tarafından onaylanan bankacılık yasasına da değinen gazete, iki krizi de bankacılık sektörünün zayıflığının yarattığını anımsatarak reel ekonominin desteklenmesi için bankaların bilançolarının mümkün olduğu kadar güçlendirilmesi gerektiği görüşünü yansıttı.
Financial Times gazetesi, yeni bankacılık yasasıyla bankalara sağlanacak kaynakların yolsuzluklara konu olması kaygılarına da değinirken, Batılı diplomatların IMF'nin yakın ilgisi ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'e yakın bankacılık düzenleyicilerinin profesyönelliğinin sorunlar yaşanmasını önleyeceğini umduklarını belirtti.