Euro krizinin günah keçileri

İşte, farklı tarafların krize neden olarak gösterdiği günah keçileri.

 

 

02-ÂYunan HalkıÂ

 

Mart 2010'da Almanya'da yayımlanan bir gazetede yer alan Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'ya yazılmış açık mektupta, Yunan halkıyla ilgili nezaket sınırlarını zorlayan suçlamalarda bulunuldu. Yunanlıların çalışma alışkanlıklarını eleştirildiği mektupta, Yunan halkının da tıpkı Almanlar gibi 'erken kalkıp, tüm gün çalışması' için çağrı yapıldı.

 

Bu mektuptan kısa bir süre sonra da iki Alman siyasetçi, Avrupa Birliği'nden para istemeden önce Yunanistan'ı, ada ve heykellerini satmaya çağırdı.

 

03- Almanlar

 

Kriz çıkmasına neden olan günah keçileri arasında Almanlar da gösteriliyor. Almanya Başbakanı Angela Merkel, iflasa sürüklenen euro bölgesi üyelerine yardım için ilk etapta karşı tavır almıştı.

 

Almanya için yapılan diğer bir eleştiri de, Avrupa'nın geri kalanının Almanya'nın ekonomik başarısının kurbanı olduğu yönünde. Almanya dış ticaret fazlasını yüzde 80'ini, euro bölgesindeki diğer ülkelere karşı elde ediyor.

 

04- Çin

 

Batı'daki ekonomiler yavaşlarken, Doğu'da ise Çin, diğer ülkelerin sadece hayal edeceği hızda büyüme performansı sergiliyor. Çin için yapılan genel eleştiriler ise, bu ülkenin para biriminin değerini düşük tutarak ticaret dengesinde haksız rekabet sağlama, fikri hakları ihlal etme ve ithalata engelleme koyma olarak sıralanıyor.

 

 

05- Spekülatörler

 

İster kakao fiyatlarında isterse de ülke borçlarında olsun, piyasalardaki büyük oynamalarda spekülatörler her zaman bir şekilde suçlanır. ABD Başkanı Barack Obama'dan, Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu kadar bir çok isim büyük işlemler gerçekleştiren hedge fonların hareketlerinin sınırlanması çağrısında bulundu.

 

 

06- Fred Goodwin

 

2008 yılında İngiliz bankaları zor günler yaşadığında, RBS'in eski CEO'su Fred Goodwin, ABD tarihin en büyük dolandırıcılıklarından ponzi skandalına karışan Bernie Madoff'un, İngiliz versiyonu oldu. Goodwin yönetimde banka 39.1 milyar dolarla 2009'da, ülke tarihindeki en büyük şirket zararını yazdı. Goodwin, İngiliz bankalarının o dönemde çöküşe yaklaşmasının başlıca sorumlularından biri olarak gösteriliyor.

 

 

07- Ä°zlanda

 

Hem Hollandalı hem de İngilizlerin, İzlanda'daki bankalardaki yüklü pozisyonları, bu küçük ülkede yaşanan finans krizi sonrası tehlikeye girdi. İzlanda'da yapılan iki referandumda da yatırımcıların kayıp paralarının geri ödenmesi büyük çoğunlukla reddedildi. Şimdi ise Hollanda ve İngiltere, kendi yatırımcılarının paralarını kurtarmak için mahkeme sürecine hız vermiş durumda.

 

08- Gordon Brown

 

İngiltere'nin Eski Başbakanı Gordon Brown, daha önce Maliye Bakanlığı görevini yürütürken sarf ettiği, "İngiltere hiç bir zaman ani yükseliş ve düşüş dönemi yaşamayacak" sözlerle sıkça hatırlanıyor.

 

Ancak daha sonra hükümetin aşırı harcamaları ve konut ve varlık fiyatlarındaki hızlı artışı göz ardı etmesiyle borç büyüdü.

 

Bir zamanlar Gordon Brown'un "harika bir beyin"e sahip olduğunu söyleyen, İngiltere'nin şimdiki Başbakanı David Cameron ise mevcut durumda hem Brown'u hem de önceki hükümetin uygulamalarını suçluyor. İngiltere, yüzde 10.4'ü bulan bütçe açığının, gayri safi yurtiçi hasılaya oranıyla AB üyeleri arasında en kötü üçüncü sırada yer alıyor.

 

09- Kredi Derecelendirme Kuruluşları

 

Papandreu, Moody's'in Yunanistan'ın notunu 'çöp kategorisine' indirmesinden sonra sert tepki göstererek, "Kredi derecelendirme kuruluşları kaderimizi tayin etmeye çalışıyor ve çocuklarımızın geleceğini belirliyor" suçlamasında bulunmuştu.

 

10- Euro

 

İrlanda, İspanya ve Portekiz ve ardından Yunanistan euro birliğine dahil olarak, para politikalarının kontrolünü ellerinden yitirmiş ve hem devalüasyon hem de fazi silahını kaybetmişti.

 

Euroyu günah keçisi ilan edenler, örneğin; İrlanda'daki gibi hem konut hem de kredi krizinin, ülkenin merkez bankasının para politikasının ayarlama gücü olsaydı bertaraf edileceğini savunuyor.