Cinsiyet eşitsizliğinde Türkiye'nin karnesi kötü

Güncelleme Tarihi:

Cinsiyet eşitsizliğinde Türkiyenin karnesi kötü
Oluşturulma Tarihi: Mart 30, 2012 13:46

KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Başkanı Hamdi Doğan, kadınların yönetimdeki yerinin önemine işaret ederek, “Sürdürülebilir bir kalkınma gerçekleştirebilmesi; insan haklarına saygılı ve farklılıkların katma değerini iyi kullanabilen bir iş gücü oluşturması için yönetimde kadın erkek eşitliğinin önemli olduğuna inanıyoruz” dedi.

Haberin Devamı

KalDer tarafından düzenlenen ve ana teması “Yönetim kadının hakkıdır” olan sohbet toplantısında konuşan Doğan, Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) her yıl yayımladığı, dünyada kadın-erkek eşitliğinin durumu hakkında hazırlanan Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu'nda Türkiye'nin 2011'de 135 ülke arasında 122. sırada olduğuna işaret ederek, Türkiye'de çalışabilir durumdaki kadınların iş gücüne katılma oranının 1990'da yüzde 34,1, 2002'de yüzde 26,9, 2004'te yüzde 25,4, 2011'de ise yüzde 24 olduğunu, bu rakamın yüzde 50'nin üzerinde olması gerektiğini belirtti.

Doğan, kadın yeteneklerin kazanılması ve yönetimde cinsiyet eşitliğinin sağlanması konusunda “Yönetimde Kadın Erkek Eşitliği” konulu çalışmalarına değinerek, bu amaçla 2002 yılında BM Küresel İlkeler Sözleşmesi'ni imzaladıklarını, 2008'de Yönetimde Kadın Erkek Eşitliği Bildirgesi'nin hazırlık çalıştayını gerçekleştirdiklerini ve 2009'da bu bildirgeyi imzaya sunduklarını kaydetti.

Haberin Devamı

Hamdi Doğan, şöyle devam etti:
“Sürdürülebilir bir kalkınma gerçekleştirebilmesi, insan haklarına saygılı ve farklılıkların katma değerini iyi kullanabilen bir iş gücü oluşturması için yönetimde kadın erkek eşitliğinin önemli olduğuna inanıyoruz. Tüm yönetim kademelerinde kadının rol üstleniyor olması, yaratıcılık ve yenilikçilik artışı ile karlılığı – verimliliği, müşteri ve tüketiciyi temsil ederek memnuniyeti, çalışan memnuniyetini artırmakta, kurum – ülke imajını geliştirmekte, bu konuya duyarlı yatırımcıların ilgisini çekmektedir. Türkiye'de yönetimde kadının söz sahibi olmasında kağıt üzerinde 'haklar' anlamında önemli bir sorun olmamasına rağmen, hakların kullanımında, yani fırsat eşitliğinde, sorun vardır. Dernek olarak biz, paylaşımcı, katılımcı, şeffaf, hesap verebilir yönetim biçimimiz gereği, 'Yönetim kadının hakkıdır' bildirgesini imzaya açarak kadın–erkek fırsat eşitliğinin kuruluşlarımızda sağlanması için çalışacak üzere yola çıktık.”

Doğan, dernek üyelerinin 3'te birinin kadın olduğunu ve 500'ü aşan kadın üye sayısıyla en büyük kadın üye potansiyeline sahip STK'lardan birisi olduklarını ifade ederek, her yıl kongrelerinde oturumlardan birisini bu konuya ayırarak güncel tutmaya ve yeni kazanımlar elde etmeye çalıştıklarını dile getirdi.

Haberin Devamı

Türkiye'de öncelikle kadının yaşama hakkına yönelik tespit edilen sorunların görmezden gelinemeyeceğini aktaran Doğan, çalışan kadının ilerlemesi ve kariyerinde tepelere çıkabilmesinin sürecin bir başka önemli boyutu olduğunu bildirdi.

“Her ne kadar ülkemizde ki üst yönetici (CEO) kadın oranı Avrupa Birliği ortalamalarının üstünde gözüküyorsa da, yaygın işletme havuzunda yönetici kadın pozisyonu gerçekçi değildir” diyen Doğan, “Yönetim kadının hakkıdır” ilkesi doğrultusunda dernek olarak gerçekleştirecekleri etkinlikleri de anlattı.

“Avrupa'da ilk 10 ekonomi arasına girmek bu orandaki kadın istihdamıyla mümkün değil”

Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) Başkanı Gülden Türktan ise kadın kadar kalitenin de önemli olduğunu belirterek, kadının endüstriyel devrim nedeniyle yıllarca iş hayatından uzak kaldığını ve tutulduğunu söyledi.

Haberin Devamı

Kadın girişimciliğinin kadınların çalışmasından daha zor olduğunu anlatan Türktan, bu amaçla farklı cepheleri hedef alan çalışmalar yaptıklarını kaydetti.
Türktan, ilk olarak “hükümet”e yönelik lobi çalışmaları yaptıklarını ve onların parlamentoda kadına yer vermelerini istediklerini dile getirerek, TBMM'deki kadın milletvekili oranının yüzde 14 olduğunu hatırlattı.

Bu oranın çok az olduğunu ve parlamentoda kadının erkek egemenliğinde ezildiğini ifade eden Türktan, şöyle devam etti:
“Kadın girişimciliği çalışmalarımızda ikinci cephemiz kurumlar. Kurumlar kadınların satın alma davranışlarında etkin olduğunu anlayınca kadınlarla ilgili çalışma yaptılar. Artık kadına daha çok yer veriyorlar. Üçüncü cephe, kadının kendisi ve ailesidir. Kadınların iş hayatına atılması ve ve erkeğe ekonomik bağımlılığının azaltılması yönünde bilinçlendirmek amacıyla çalışıyoruz. Kadın istihdamı yükseltilmeli. Kadın istihdamı bu düzeydeyken '2023 hedefleri' arasında yer alan Avrupa'nın ilk 10 ekonomisi arasına girme hedefine ulaşmak mümkün değil. Dördüncü cephe olarak ise kadının kendisi. Kadının kurduğu işe destek vermeli, kadından alışveriş yapmalıyız. Çalışanlarımızı kadınlardan seçmeliyiz.”

Haberin Devamı

AvivaSa Genel Müdürü Meral Eredenk de Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınmasında kadın çalışanın fazlasıyla önem arz ettiğini belirterek, kadın istihdamının önemini anlattı.

Kendi şirketlerinde kadın çalışan oranının yüzde 60 civarında olduğunu ve bu oranı koruyacaklarını kaydeden Egemen, “Kadınlar için pozitif ayrımcılık yapmıyoruz. Bence kadın, doğru eğitim fırsatını yakaladığı ve iş hayatına girdiği anda önünde hiçbir engel kalmıyor” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!