Buğday üretimi 3 ton azaldı, sıkıntı kapıda
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Eylül 16, 2006 14:54
Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, yıllardır 21 milyon ton düzeyin de seyreden buğday üretiminin, bu yıl 2-3 milyon ton azaldığını belirterek, “Türkiye, önümüzdeki yıllarda buğday tüketimini karşılayamayacak duruma düşebilir” dedi.
Yetkin, İçkale Otelinde düzenlediği basın toplantısında derneğin buğday üretimini değerlendiren, “Buğday Raporu”nu açıkladı.
2006 yılı hububat hasat döneminin bittiğini hatırlatan Yetkin, Türkiye'de yıllardır 21 milyon ton düzeyini aşamayan buğday üretiminin, bu yıl 2-3 milyon ton azalarak, 18-19 milyon tona gerilediğini bildirdi.
Buğday rekoltesindeki düşüşün en önemli nedenlerinden birinin yıllardır uygulanan fiyat politikaları olduğunu savunan Yetkin, üretimden çekilen üretici sayısının ise 1 milyonu geçtiğini kaydetti.
Üretimdeki düşüşe kalitedeki düşüş de eklendiğinde Türkiye'nin yıl sonuna kadar en az 1 milyon ton buğday ithal etmesinin beklendiğini ifade eden Yetkin, kuraklık ve sulama problemleri, yüksek girdi fiyatları, düşük ürün fiyatları uygulamasıyla, tarımdan başka kesimlere aktarılan kaynağın en başta buğday üreticisini mağdur ettiğini söyledi.
Çiftçinin bu yıl kar etmediğine, ancak zarar da etmediğine işaret eden Yetkin, “çiftçi bu yıl da en iyi koşulda maliyetini karşılamıştır, böyle giderse Türkiye, önümüzdeki yıllarda buğday tüketimini karşılayamayacak durama düşebilir” dedi.
Buğday fiyatlarının geçen yılki seviyeye göre enflasyon düzeyinden düşük bir artış gösterdiğine işaret eden Yetkin, ancak çiftçiye verilen desteğin, girdi fiyatlarındaki aşırı artışı karşılayamadığını ve buğday üreticisinin gelir kaybına uğradığını ifade etti.
Buğday üretiminde en büyük sorunun, yüksek girdi fiyatları, düşük ürün fiyatları ve düşük verimlilik olduğunu belirten Yetkin, girdi fiyatlarının destek ve sübvansiyon yoluyla düşürülmesi gerektiğini vurguladı.
Tarım kesiminden başka kesimlere kaynak aktarmak ve bütçe açıklarını kapatmak amacıyla ürün fiyatlarının düşük tutulması uygulamasına da son verilmesi gerektiğini ifade eden Yetkin, çiftçi alacaklarının da gecikmeden ödenmesi gerektiğini kaydetti.
FINDIK FİYATLARI
Bir gazetecinin açıklanan fındık fiyatlarına ilişkin sorusu üzerine de, Yetkin, Fiskobirlik'in TMO'nun üzerinde fiyat vermesine rağmen, fındık üreticisinin zor duruma düştüğünü belirterek, “Fındık üreticisi kaybetmiş, fındığın üstünden para kazanmak isteyen kesim kazanmıştır” şeklinde konuştu.
Lisanslı depoculuk uygulamasına yönelik bir soruya karşılık da Yetkin, lisanslı depoculuk uygulamasına Türkiye'nin hızla entegre olması gerektiğini belirterek, ancak öncelikle ciddi bir altyapı ve planlama çalışmasının yapılması gerektiğini vurguladı.
2006 yılı hububat hasat döneminin bittiğini hatırlatan Yetkin, Türkiye'de yıllardır 21 milyon ton düzeyini aşamayan buğday üretiminin, bu yıl 2-3 milyon ton azalarak, 18-19 milyon tona gerilediğini bildirdi.
Buğday rekoltesindeki düşüşün en önemli nedenlerinden birinin yıllardır uygulanan fiyat politikaları olduğunu savunan Yetkin, üretimden çekilen üretici sayısının ise 1 milyonu geçtiğini kaydetti.
Üretimdeki düşüşe kalitedeki düşüş de eklendiğinde Türkiye'nin yıl sonuna kadar en az 1 milyon ton buğday ithal etmesinin beklendiğini ifade eden Yetkin, kuraklık ve sulama problemleri, yüksek girdi fiyatları, düşük ürün fiyatları uygulamasıyla, tarımdan başka kesimlere aktarılan kaynağın en başta buğday üreticisini mağdur ettiğini söyledi.
Çiftçinin bu yıl kar etmediğine, ancak zarar da etmediğine işaret eden Yetkin, “çiftçi bu yıl da en iyi koşulda maliyetini karşılamıştır, böyle giderse Türkiye, önümüzdeki yıllarda buğday tüketimini karşılayamayacak durama düşebilir” dedi.
Buğday fiyatlarının geçen yılki seviyeye göre enflasyon düzeyinden düşük bir artış gösterdiğine işaret eden Yetkin, ancak çiftçiye verilen desteğin, girdi fiyatlarındaki aşırı artışı karşılayamadığını ve buğday üreticisinin gelir kaybına uğradığını ifade etti.
Buğday üretiminde en büyük sorunun, yüksek girdi fiyatları, düşük ürün fiyatları ve düşük verimlilik olduğunu belirten Yetkin, girdi fiyatlarının destek ve sübvansiyon yoluyla düşürülmesi gerektiğini vurguladı.
Tarım kesiminden başka kesimlere kaynak aktarmak ve bütçe açıklarını kapatmak amacıyla ürün fiyatlarının düşük tutulması uygulamasına da son verilmesi gerektiğini ifade eden Yetkin, çiftçi alacaklarının da gecikmeden ödenmesi gerektiğini kaydetti.
FINDIK FİYATLARI
Bir gazetecinin açıklanan fındık fiyatlarına ilişkin sorusu üzerine de, Yetkin, Fiskobirlik'in TMO'nun üzerinde fiyat vermesine rağmen, fındık üreticisinin zor duruma düştüğünü belirterek, “Fındık üreticisi kaybetmiş, fındığın üstünden para kazanmak isteyen kesim kazanmıştır” şeklinde konuştu.
Lisanslı depoculuk uygulamasına yönelik bir soruya karşılık da Yetkin, lisanslı depoculuk uygulamasına Türkiye'nin hızla entegre olması gerektiğini belirterek, ancak öncelikle ciddi bir altyapı ve planlama çalışmasının yapılması gerektiğini vurguladı.