Bir numara ehliyetli yolsuzluk

Güncelleme Tarihi:

Bir numara ehliyetli yolsuzluk
Oluşturulma Tarihi: Mart 07, 2015 22:41

TÜRKİYE’deki en yaygın yolsuzluk davranışı Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı’nın (TESEV) yolsuzluk araştırmasıyla ortaya çıktı.

Haberin Devamı

Ehliyeti kaptırmamak için polis memuruna para vermek. Katılımcıların yüzde 87’sinin verdiği bu yanıtı “Vergi muafiyeti veya vergi düşürme için kamu görevlilerinin para kabul etmesi” izliyor. “Özel muamele için doktora hediye vermek” ise katılımcıların yüzde 51’i tarafından yolsuzluk olarak algılanmıyor. Bu, hediye verme kültürüne dayandırılıyor. Yolsuzluğun en az olduğu düşünülen meslek gruplarının başını öğretmenler ve doktorlar çekiyor.
1206 katılımcıyla 28 Şubat-11 Mart 2014 tarihleri arasında yapılan araştırma katılımcıların yüzde 82’sinin Türkiye’de yolsuzluk olduğuna inandığını gösteriyor. Rapora göre yolsuzluğu Türkiye’nin en önemli sorunu olarak görenlerde önemli bir artış var. Katılımcıların yüzde 44’ü yolsuzluğun Türkiye’nin en acil çözülmesi gereken sorunu olduğunu düşünüyor. Katılımcıların yüzde 9’unun geçen sene içerisinde rüşvet verdiğini belirtmesi, “AB’de yapılan anketlerde ortaya çıkan rakamın oldukça üzeri” olarak değerlendiriliyor.

AHLAKİ KRİZ VAR

Haberin Devamı

Katılımcıların yüzde 69.40’ı zamanımızda toplumda ahlaki kriz yaşandığı, yüzde 69.20’si ise yolsuzluk alanında katı idari denetimlerin olmadığı düşüncesinde. Yüzde 67’lik kesim ise yolsuzluktan kaynaklanan problemlerin geçmişten miras kaldığını düşünüyor. Bununla birlikte yüzde 51 yolsuzluğun tamamen ortadan kalkmasa da azaltılabileceği görüşünde. Yüzde 11’lik kesim ise yolsuzluğun hiçbir zaman ortadan kalkamayacağına inanıyor. Katılımcıların yüzde 81’i “Yolsuzluk vakaları kamu hizmetlerini aksatma pahasına bile olsa göz ardı edilmemelidir” görüşünde; yüzde 8’lik kesim ise kamu hizmetleri düzgün bir şekilde devam ediyorsa yolsuzluğun göz ardı edilebileceğini düşünüyor. Katılımcıların yüzde 70’inin, kamu görevlilerine para/hediye vermenin veya iyilik yapmanın problemlerini çözmeye hiçbir katkı sağlamayacağı düşüncesi “insanların rüşveti etkili bir araç görmedikleri ve dolayısıyla buna başvurmadıklarını göstermesi açısından çok olumlu” değerlendiriliyor.

EN AZ ÖĞRETMENLER

En çok yolsuzluğa karıştığı düşünülen kamu görevlileri yüzde 13 ile polis memurları. Bu meslek grubunu belediye ve vergi memurları ile belediye meclis üyeleri izliyor. Katılımcıların yarısı kamu görevlilerinin çoğunun veya hepsinin yolsuzluğa karıştığına inanıyor. Öğretmenler, öğretim görevlileri, profesörler ve doktorlar yolsuzluğun en az yaygın olduğu düşünülen meslek grupları. Katılımcıların yüzde 72’si öğretmenlerin ya hiç yolsuzluğa bulaşmadıklarını ya da çok azının bulaştıklarını düşünüyor. Doktorlar için bu oran yüzde 58. Katılımcıların yüzde 51’i bir milletvekilinin kişisel sorunlara çözüm bulmak için bedava yemek davetini kabul etmesini bile problemli buluyor. Rapora göre yolsuzluğun en hızlı olduğu alan büyük şirketler ve özel sektör. Bunu sırayla gümrük, kamu sektörü, belediyeler ve Başbakanlık izliyor.

Ben olsam kabul etmezdim

Haberin Devamı

Anketin en can alıcı sorusu “Az gelirli bir pozisyonda çalışsaydınız birinin problemini çözmek için size rüşvet, hediye verilmesini veya iyilik yapılmasını kabul eder miydiniz?”. Bu soruya katılımcıların yüzde 75’i böyle davranışları tasvip etmedikleri yanıtını veriyor. “Kabul ederdim, herkes bunu yapıyor diyenlerin oranı yüzde 5.” “Eğer çözülmesi gereken büyük bir sorununuz varsa ve çözülmesi için doğrudan sizden para istenirse, ne yapardınız?” sorusuna verilen yanıtlara göre ise katılımcıların yüzde 75’i büyük problemlerini çözmek için dahi olsa böyle bir yönteme başvurmayacağını söylüyor.

Öncelik mal beyanı

TESEV’in raporunda yolsuzlukla mücadele yöntemleri ve öneriler de yer alıyor. Buna göre kamu görevlilerinin mal varlıklarının beyan edilmesi, neyin yanlış gittiğine dair bir erken uyarı sistemi işlevi görmesi sebebiyle yolsuzluğun önlenmesinde çok önemli bir rol oynuyor. Ancak mevcut sistem yapılan bildirimler gizli tutulduğundan ve ilgili kişiye bir soruşturma açılmadığı sürece açıklanmadığından çok etkin bulunmuyor. Bunun yerine kanunun beyanların teyit edilmesini içerecek bir biçimde değiştirilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!