BDDK: Krizlerin maliyeti 47.2 milyar dolar

Güncelleme Tarihi:

BDDK: Krizlerin maliyeti 47.2 milyar dolar
OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 24, 2003 00:00

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), krizlerin maliyetinin 47.2 milyar dolarla 2001 yılı milli gelirinin yüzde 32'sine ulaÅŸtığını bildirdi.BDDK tarafından düzenlenen basın toplantısında, ''Türk Bankacılık Sektörünün Güçlendirilmesine Yönelik Çabalar ve Ä°mar Bankası Olayı'' baÅŸlıklı raporu açıklandı. BDDK BaÅŸkan Yardımcısı Ercan Türkan, sunum öncesi yaptığı konuÅŸmada, Ä°mar Bankası olayının sektör ve ülke gündeminin bir nolu konusu haline geldiÄŸini ancak sektördeki kazanımların ikincil plana atılmış durumda bulunduÄŸunu söyledi. Sistemin tamamı yerine sadece bu konuya odaklanmanın yanlışlığına iÅŸaret eden Türkan, ''Tek bir günah keçisi aranıyor olması, mevcut kazanımların kaybedilmesi riskini de beraberinde getiriyor'' dedi. BaÅŸkan yardımcıları Nebil Ä°lseven ve Ercan Türkan tarafından sunulan raporun, ''YaÅŸanan tecrübeler ışığında Ä°mar Bankası olayından çıkarılan dersler'' baÅŸlıklı bölümde, en önemli aÅŸamanın lisans verme aÅŸaması olduÄŸunun bir kez daha görüldüğü vurgulandı. DiÄŸer ülkelerde de rastlanıyor olmasının yolsuzlukları haklı göstermeyeceÄŸi vurgulanan raporda, ÅŸu görüşlere yer verildi: "Ancak, insan unsurunun olduÄŸu her yerde, hatta en geliÅŸmiÅŸ ekonomilerde ve en köklü ve güçlü finansal kuruluÅŸlarda dahi, bir operasyonel risk faktörü olarak yolsuzlukla karşılaşılabilmektedir.     İç kontrol sistemlerindeki zayıflıklar yolsuzluklar için elveriÅŸli bir ortam yaratmaktadır. Bilgi iÅŸlem sistemleri saÄŸladıkları yararlara raÄŸmen aynı zamanda önemli bir operasyonel risk kaynağı olmaktadır.''     Denetim otoritelerine düşen görevin yolsuzlukları teknolojinin imkar verdiÄŸi asgari seviyeye çekebilecek ve bunları en etkin ve en kısa sürede tespit edecek teknikleri geliÅŸtirebilmek olduÄŸu dile getirilen raporda, bu görevin etkin ÅŸekilde yerine getirilmesinin, yerinde denetim sürecinde finansal dedektiflik tekniklerinden de yararlanmayı gerektirdiÄŸi kaydedildi. ''En yakın ve sıcak gündemimizi Ä°mar Bankası sorununun çözülmesi oluÅŸturmaktadır'' denilen raporda, bu çerçevede tasarruf sahiplerinin maÄŸduriyetlerini en aza indirecek bir ödeme planının hazırlanarak uygulamaya sokulacağı, tasfiye sürecinin süratle sonuçlandırılacağı belirtildi. Raporda, kamuya olan maliyeti azaltmaya yönelik takibat süreçlerinin de sonuçlandırılacağı, sorumlulara cezai müeyyidelerin uygulanması konusunda gereken çabanın gösterileceÄŸi vurgulandı.          KRÄ°ZLERÄ°N MALÄ°YETİ Rapora göre, krizlerin maliyeti 47.2 milyar dolarla 2001 yılı milli gelirinin yüzde 32'sine ulaÅŸtı. Kamu bankalarının görev zararı, 19 milyar dolar, kamu bankalarına sermaye desteÄŸi 2.9 milyar dolar, Fon bankalarının çözümlenmesi 22.5 milyar dolar, özel banka sermayelerinin güçlenmesi 2.8 milyar dolar olarak maliyette yer aldı. Faizler ve kur deÄŸiÅŸim nedeniyle Fon'un Hazine'ye borcu, 31 Temmuz 2003 tarihi itibariyle 28.2 milyar dolara yükseldi. Devralınan bankalarda toplam yükümlülüklerin, mevduat sahipleri bazında 26 milyar dolar, diÄŸer alacaklılar bazında 6 milyar dolar dolar olmak üzere toplam 32 milyar dolar olduÄŸu kaydedilen raporda, sigortaya tabi mevduat nedeniyle kamunun riskinin 16.8 milyar dolar, tasfiye halinde alacaklılar ve sigorta  kapsamı dışındaki mevduat sahiplerinin riskinin de 15.2 milyar dolar olduÄŸu kaydedildi. Bankaların, yabancı kreditörlerin haklarını gözetmek için Fon'a devredilmediÄŸide vurgulanan raporda, devir tarihi itibariyle toplam yurtdışı yükümlülüklerin 1 milyar 260 milyon dolar olduÄŸu bunun toplam yükümlülükler içindeki payının yüzde 4.1 düzeyinde bulunduÄŸu dile getirildi.     Raporda, devir zararlarının yüzde 65'inin hakim ortaklara ait olduÄŸu belirtilerek, toplam devir zararının, hakim ortaklardan alacaklar 11 milyar dolar, operasyonel zarar 6.3 milyar dolar olmak üzere 17.3 milyar dolar olduÄŸu belirtildi. Fon tarafından devralınan 8.1 katrilyon liralık aktifin yüzde 60'ını hakim ortaklardan alacakların oluÅŸturduÄŸuna iÅŸaret edilen rapora göre, gayrinakti riskler dikkate alındığında hakim ortakların kullandıkları kaynak miktarı 11.6 milyar dolar seviyesine yükseliyor. Hakim ortakların kendi bankalarından 9 milyar 906 milyon dolar, devralınan diÄŸer fon bankalarından 1 milyar 733 milyon dolar kredi kullandıkları belirlendi.  TMSF'nin toplam tahsilatı 1.8 milyar dolar olarak gerçekleÅŸti. Bunun 1 milyar 308 milyon doları kredi tahsilatı, 229 milyon doları iÅŸtirak satışı, 141 milyon doları banka satışından saÄŸlandı.      HAKÄ°M ORTAKLARDAN 10 MÄ°LYON DOLARLIK TAHSÄ°LAT Fon'un, fon bankaları tarafından yapılan satışların satışlar ve Çukurova Grubu ile yapılan sözleÅŸme kapsamında devredilen iÅŸtiraklerin hariç tutulduÄŸu toplam tahsilatı 1.8 milyar dolar oldu. Bu rakam içinde hakim ortaklar ve kurumsal kredi tahsilatından 1 milyar 259 milyon dolar olmak üzere toplam 1 milyar 308 milyon dolar, banka satışından 141 milyon dolar, gayrimenkul satışından 150 milyon dolar, menkul satışından 1 milyon dolar ve iÅŸtirak satışından saÄŸlanan 229 milyon dolar yer alıyor.     Özellikle hakim ortaklardan olan 11 milyar dolarlık kredi alacağının önemli bir bölümünün protokole baÄŸlandığı dile getirilen raporda, 31 AÄŸustos itibariyle, hakim ortakların protokole baÄŸlanan 3 milyar 644 milyon dolarlık kredi borcunun sadece 10 milyon doları ödendi.     Kurumsal müşterilerin protokole baÄŸlanan 719 milyon dolarlık borcunun 115 milyon doları tahsil edilirken, bireysel müşteriler protokol kapsamındaki 6 milyon dolarlık borcun yarısını ödediler. TMSF'nin tahsilatının neden düşük kaldığına da deÄŸinilen raporda, bunun nedenleri arasında, 7672 sayılı Kanun ile görevlendirilen mahkemelerin diÄŸer davalardan kaynaklanan ağır iÅŸ yükü, davaların uzaması için davalılar tarafından her yola baÅŸvurulması ve borçlunun mal varlığının TMSF'nin alacağına yetmemesi olarak gösterildi. Borçlunun mal varlığının TMSF alacağına yetmediÄŸi hallerde tahsilatın mümkün olamadığı belirtilen raporda, TMSF'ye devrolunmadan önce bankaln, mali sorunlarını gizlemek ve açıklayabilmek amacıyla grup ÅŸirketlerini kullandıkları bildirildi.      Ä°MAR HARİÇ 5 BÄ°N 685 DAVA AÇILDI İmar Bankası hariç olmak üzere TMSF'nin hukuk mücadelesinin de sergilendiÄŸi rapora göre, 30 AÄŸustos 2003 itibariyle, Ä°mar Bankası hariç olmak üzere, 1926'sı hakim ortaklara, 505'i yöneticilere karşı olmak üzere toplam 5 bin 685 adet dava açıldı. TMSF, dava ve icra dosyalarını 606'sı sözleÅŸmeli, 172'si kadrolu toplam 778 avukat takip ediyor. Fon'un ilamlı icra takipleri 34, ilamsız icra takipleri 4 bin 298,12 bin 756 firmaya kredi alacakları için dava yoluyla takipler de 30 bin 522'yi bulurken, Bankalar Kanunu'na, Türk Ticaret Kanunu'na ve diÄŸer kanunlara aykırılıktan dolayı toplam 1307 suç duyurusunda bulunulduÄŸu bunların 42'sinin kesinleÅŸtiÄŸi de belirtildi."MEVDUAT TUTARININ 8 KATRÄ°LYON OLDUÄžU ORTAYA ÇIKTI"Raporda, ''Yapılan çalışmalar sonucu BDDK'ya son raporlama tarihi olan 25 haziran itibariyle 746.9 trilyon lira olarak bildirilen tasarruf mevduatı tutarının yaklaşık 8 katrilyon 144 trilyon lira seviyesinde olduÄŸu ortaya çıktı'' denildi. BDDK BaÅŸkan Yardımcısı Ercan Türkan ve Fon BaÅŸkan Yardımcısı Nebil Ä°lseven tarafından sunumu yapılan ''Türk Bankacılık Sektörünün Güçlendirilmesine Yönelik Çabalar ve Ä°mar Bankası Olayı'' baÅŸlıklı raporda, Ä°mar Bankası'nın Fon'a devrinden önce yaÅŸanan olaÄŸanüstü geliÅŸmelere iliÅŸkin bölümde, 12-25 Haziran döneminde bankadan toplam 89.8 trilyon lira ve 24.7 milyon dolarlık mevduat çekiliÅŸinin yaÅŸandığı, 12 Haziran'da 41.9 trilyon lira olan net likiditenin 25 haziran itibariyle 6.6 trilyon liraya düştüğü kaydedildi.     Talimatlara aykırı bir ÅŸekilde off-shore hesaplarının mevduata dönüştürüldüğüne iliÅŸkin emareler görüldüğü vurgulanan raporda, bunun üzerine Bankalar Yeminli Murakıplar Kurulu'ndan yerinde inceleme yapmasının istendiÄŸi belirtildi. Bankanın 26 Haziran tarihinde BDDK'ya bilgi ve belge göndermeyi kestiÄŸi ve bu suretle uzaktan gözetimi engellediÄŸi, aynı tarihte BDDK tarafından atanan yönetim kurulu üyeleri dışındaki üyelerin toplu halde istifa ettikleri kaydedilen raporda, ''Söz konusu kiÅŸiler böyle bir dönemde Türk Ticaret Kanunu ve Borçlar Kanunu hükümleri gereÄŸince kendilerinden beklenen özen ve basireti göstermeyerek, istifalarıyla bankayı yönetim zaafiyetine düşürmüşlerdir'' denildi. NEDEN FARKLI BÄ°R YOL Ä°ZLENDÄ°? Fon'a devre iliÅŸkin olarak ''Neden Ä°mar Bankası için farklı bir yol izlendi?'' baÅŸlıklı deÄŸerlendirmede ÅŸu görüşlere yer verildi: "Daha önce yönetim ve denetimi Fon'a devredilen bankaların faaliyet izinleri devir tarihinde kaldırılmamıştır. Bu bankalar için yeniden yapılandırılarak elden çıkarma stratejisi benimsenmiÅŸtir. 20 banka için izlenen yöntem gereÄŸince, devralınan bankanın bilanço içi ve dışı düş yükümlülüklerinin fon tarafından üstlenilmesi gerekmektedir.    Eldeki veriler, bankanın bilanço içi yükümlülüklerini tamamına yakınının 50 milyar liranın altındaki tasarruf mevduatından, bilanço dışı yükümlülüklerinin ise büyük ölçüde Uzan Grubu risklerinden ibaret olduÄŸunu göstermekteydi.     Böyle bir yol, mudilerin haklarının korunması açısından pratikte bir fark ortaya çıkmayacağı ve Gruba ait yükümlülükler üstlenilmeyerek kamusal maliyet en aza indirileceÄŸi için tercih edilmiÅŸtir.''     Ä°mar Bankası'nda ilk incelemeler neticesinde iÅŸlemlerin kayıt dışı bırakıldığı veya eksik beyan edildiÄŸi ve gerçek mevduat rakamının kamu otoritelerinden gizlendiÄŸinin ortaya çıkmasından dolayı, ilan edilen sürecin uzadığı belirtilen raporda, banka kayıtlarına ulaşılmasının, Merkez Yatırım'daki canlı kayıtlar ve yedekleme sistemleri tamamıyla kapatılarak, durdurulan bilgi-iÅŸlem raporlarının ikamesinin, kilit konumdaki yöneticilerin toplu halde istifa etmesiyle engellendiÄŸi bildirildi.     Yapılan çalışmalar sonucu BDDK'ya son raporlama tarihi olan 25 Haziran itibariyle 746.9 trilyon lira olarak bildirilen tasarruf mevduatı tutarının yaklaşık 8 katrilyon 144 trilyon lira seviyesinde olduÄŸunun ortaya çıktığı da vurgulandı. Kamu otoritelerine bildirilenin yaklaşık olarak 10 katı kadar gizlenen mevduat olduÄŸunun ortaya çıkması üzerine, bu büyüklükteki bir ödemenin TMSF kaynaklarından karşılanması mümkün olamadığı için Hazine MüsteÅŸarlığı ile Hükümetin devreye girmesinin gerektiÄŸi belirtildi.    Ä°mar Bankası mudilerine yapılacak ödemelere iliÅŸkin esasları belirlenen kararname taslağının 12 Eylül 2003'de Hazine MüsteÅŸarlığı'na gönderildiÄŸi dile getirilen açıklamada, kararnamede belirtilecek usul ve esaslara uygun olarak ve bütçe imkanları çerçevesinde ödemelerin yapılacağı vurgulandı. Kayıt sisteminin nasıl manipüle edildiÄŸinden ÅŸube müdürlerinin durumuna kadar ayrıntılara yer verilen raporda, incelemeler neticesinde 12 Haziran tarihli talimattan sonra tasarruf mevduatı içerisinde off-shore'dan dönüşütürülen mevduatının 616 trilyon lira, 17.5 milyon dolar ve 9.4 milyon Euro tutarında olduÄŸunun belirlendiÄŸi duyuruldu. BDDK, DÄ°BS MAÄžDURLARINA ÖDEMEYE OLUMLU BAKIYOR 30 Haziran 2003 tarihi itibariyle devlet iç borçlanma senedi (DÄ°BS) portföyü 15 milyar lira olan bankanın DÄ°BS satışı yapıyor gibi göstermek suretiyle de müşterilerinden 728.4 trilyon lira tutarında para topladığının ortaya çıktığı belirtilen raporda, ''Kurumumuz, DÄ°BS maÄŸdurlarına ödeme yapılması konusuna olumlu bakmaktadır. bu husustaki önerimiz, 12 Eylül 2003 tarihli yazımızla yetkili organ olan Hazine MüsteÅŸarlığı'na iletilmiÅŸtir'' denildi.         BDDK BaÅŸkanı Engin Akçakoca, basın toplantısında soruları yanıtlarken de,  Ä°mar Bankası'nda hakim ortağın bankayı geri istemesiyle ilgili muhabatın BDDK ve Fon olmadığını söyledi. Akçakoca, ''Onun baÅŸka herhalde temas yolları vardır diye düşünüyorum. Yasa bankaların mali durumlarının ne zaman ne olduÄŸunu tarif ederek hangi iÅŸlemin uygulanabileceÄŸini emrediyor. Dolayısıyla BDDK da bunun dışında bir iÅŸlem yapamıyor'' dedi. Tüm kurumların ve denetleyicilerin Ä°mar Bankası'nda olanları görmemiÅŸ olmalarının olaya daha deÄŸiÅŸik bir boyut kazandırdığını da belirten Akçakoca, ''Bunun ortaya çıkması ancak finansal dedektiflikle mümkün olabilecek bir olay diye deÄŸerlendiriyoruz. Bu iÅŸlem ve bilgi teknolojleri kullanılarak bu tür yapılan olaylara deÄŸiÅŸik yaklaşılması ve deÄŸiÅŸik ele alınması bize bir ders olarak ortaya çıkıyor'' diye konuÅŸtu.     Bir baÅŸka soru üzerine, hazırlıkları sürdürülen tahsilatın hızlandırılmasına iliÅŸkin yasa konusunda bir çalışma yaptıklarını da kaydeden Akçakoca, ''Bunun aksayan yönleri olacağına inanıyoruz. Çünkü canlı bankacılık sistemini de etkiliyor. Dolayısıyla biraz daha ciddi bakmakta yarar var. Bankalarda çalışan kiÅŸileri doÄŸrudan etkiliyor. Biraz farklı yaklaÅŸmakta yarar var'' dedi.      ''BANKANIN BÄ°LANÇOSU DA YOK'' Akçakoca, hazırlanan yasanın Adabank ve Telsim'in durumunu etkileyip etkilemeyeceÄŸinin sorulması üzerine de, ÅŸu anda bu konuda birÅŸey söyleyemeyeceÄŸini kaydetti. Engin Akçakoca, Ä°mar Bankası'nda mudilerin ve DÄ°BS maÄŸdurlarına somut hangi çözüm önerisi öngördüklerinin sorulması üzerine de, mevduat konusunda öneriyi Hazine ile birlikte yaptıklarını, ilgili kararnamenin çıkmasıyla detayların açıklanmasının daha doÄŸru olacağını ifade etti.     Engin Akçakoca, DÄ°BS için de bir yasa taslağı hazırlayıp gönderdiklerini belirterek, ''Olumlu bakıldığını da tahmin ediyorum. Ama hükümetin bileceÄŸi bileceÄŸi bir iÅŸ'' diye konuÅŸtu. Akçakoca, ''Ödemelerin ne zaman yapılacağına iliÅŸkin öngörünüz varmı?'' sorusuna da ''Yok'' yanıtını verdi. Ä°mar Bankası'nda bilançoyu henüz oluÅŸturamadıklarını, ÅŸu anda ellerinde devlet iç borçlanma senetleri ve mevduat dökümünün bulunduÄŸunu kaydeden Akçakoca, gün gün geriye giderek bu bilançoyu oluÅŸturmaya çalışacaklarını bildirdi. Akçakoaca, ''Bizim yaptığımız çalışmada bir tarih itibariyle mevduat dökümü ve devlet iç borçlanma senedi dökümünü yakalayabiliyoruz. Bizim için önemli olan da o zaten. Bankanın kendi sisteminde de zaten 170 günden fazla geriye gitmek mümkün deÄŸil. Ama geriye gidilmesine iliÅŸkin kayıtlara da zaten ÅŸu anda ulaÅŸamadık. Åžu anda bankanın bilançosu da yok. Yok edilmiÅŸ ve karartılmış. Dolayısıyla bir mevduat ve bunun dışında baÅŸka pasif varsa bunun karşılığı, hangi kaynaklarda kullanıldığı, nerelere plase edildiÄŸi de ÅŸu anda görülebilir durumda deÄŸil'' diye konuÅŸtu.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!