Bankalar vergi rekortmeni oldu, işadamları bozuldu

ÖNCEKİ gün İstanbul ve Ankara'da açıklanan Kurumlar Vergisi rekortmenleri listesinde bankaların ağırlıkta olması, iş dünyasında tepki yarattı. İş dünyası örgütleri, ‘‘Bankalar vergi rekotmeni olduğu zaman, özel sektör batıyor demektir’’ görüşünde birleşiyor.

TÜRKİYE'nin Kurumlar Vergisi rekortmenleri listesinde ilk sıraları bankaların alması iş dünyasının tepkisine neden oldu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Fuat Miras, sektörü bankacılık faaliyetleri dışında işlerle ilgilenmekle suçlarken, ‘‘bankalar tüccarlık ve sanayicilik yapıyor. Dünyanın hiçbir yerinde böylesine kárlı işlerle uğraşan bankacılık sektörü yok’’ derken, Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, ‘‘Bankaların ödediği vergiler bu sistemde kazanılan paranın zekatı bile değildir’’ dedi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Mehmet Yıldırım da ‘‘Bankalar vergi rekortmeni olduğu zaman, özel sektör batıyor demektir’’ değerlendirmesinde bulundu.

Bankacılık sektörünün çok kárlı bir sektör olduğunu ve bu nedenle de herkesin bu sektör için mücadele ettiğini söyleyen TOBB Başkanı Fuat Miras, şöyle konuştu: ‘‘Ancak finans sektörü, kendi kuruluş icaplarını yerine getirmiyor. Bankacılık sektörü bir ticarethane gibi kár elde etmek için her türlü şeye tevessül ediyor. Bankacılık sektörünün hükümet tarafından artık düzeltilmesi lazım. Dünyanın hiçbir kesiminde bu kadar kárlı sektörlerle uğraşan bankacılık sektörü yok. Bankalar bankacılık mı yapacaklar yoksa ticaret mi? Buna karar verilmesi lazım. Bu konu Türkiye'nin bir yarası olarak devam ediyor. Bankacılık sektörü kendi asli görevinden çok tüccarlık ve sanayicilik yapıyor. Bu fevkalade yanlış.’’

Bankaların Kurumlar Vergisi rekortmenliğinin açıklanmasını, ‘‘Ben bu günü Türk özel sektör bankacılığı, Türk ulusu, ekonomisi ve sanayisi adına ibret verici bir gün olarak değerlendiriyorum. Bu utanç verici bir gelişmedir’’ diyerek değerlendiren Ankara Sanayi Odası Başkanı Zafer Çağlayan da, şöyle devam etti: ‘‘Çünkü bankalar bu kárları bankacılık faaliyetlerini yaparken, asli görev ve fonksiyonlarını yerine getirirken elde etmemişlerdir. Bilakis, acz şartlar içinde olduğu zamanlarda devlete satmış oldukları paraların bir sonucudur. Bankacılık sektörünün elde etmiş olduğu bu kazançlar bankacılık sisteminin kar hanesine yazılırken Türk ekonomisinin, sanayisinin ve insanının zarar hanesine yazılmıştır.’’

Bankaların vergi rekortmeni olmasının halkın milli gelirden almış olduğu payın ciddi anlamda azalması anlamına geldiğini belirten Çağlayan, ‘‘ Bankaların ödediği vergiler bu sistemden kazanılan paranın zekatı bile değildir. Diğer taraftan ilk 100 arasına giren 42 bankanın bizim tanıdığımız bildiğimiz koca koca holdinglerin bankası olması ayrıca üzüntü verici bir gelişmedir.’’

ÖZEL SEKTÖR BATIYOR

İstanbul Ticaret Odası Başkanı Mehmet Yıldırım ise gelişmeleri, ‘‘Bankalar vergi rekortmeni olduğu zaman, özel sektör batıyor demektir. Bunun başka bir izah tarzı yok. Şu an yüzde 30-35 ve yüzde 25'lerle para topluyorlar ama, yüzde 200 faiz ile sattıkları kredilerde herhangi bir indirim yok. Yani özel sektörü batırıcı bir ekonomi çıktı ortaya. Bu çok yanlış bir ekonomi. Geçen yılda aynı durum söz konusu idi’’ sözleriyle değerlendirdi. (A.A.)

Bankalar, vergide Türkiye sıralamasına da hakim

AKBANK, 221 trilyon 588 milyar liralık vergi ile İstanbul'dan sonra Türkiye'nin de 1999 yılı kurumlar vergisi rekortmeni oldu. Maliye Bakanlığı, Kurumlar Vergisi'nde ilk 100'e girenleri açıkladı. Türkiye'nin en fazla kurumlar vergisi ödeyen 100 kurumunun 71'i İstanbul, 22'si de Ankara'daki şirket ve kurumlardan oluşuyor. En çok vergi ödeyen 100 kurum listesinde 32 banka yer alıyor. Listede Akbank'ı, 139 trilyon 550 milyar lira ile İş Bankası izliyor.

Kurumlar Vergisi'nde Türkiye rekortmenleri

KURUMLAR VERGİSİ

(Milyon TL)

Akbank 221.558.080

İş Bankası 139.550.154

Garanti Bankası 123.284.515

Merkez Bankası 110.592.245

Türk Telekom 105.530.013

Tüpraş 92.722.395

Vakıflar Bankası 91.366.774

Halk Bankası 86.312.911

Ziraat Bankası 67.241.177

Koçbank 46.132.844