ABD, dünya devi bankalara 250 milyar dolarlık şemsiye açıyor

Güncelleme Tarihi:

ABD, dünya devi bankalara 250 milyar dolarlık şemsiye açıyor
Oluşturulma Tarihi: Ekim 15, 2008 00:00

İngiltere’yi örnek alan ABD, dünya devi bankalarına toplam 250 milyar dolarlık "kurtarma şemsiyesi" açarak, ortak olmak üzere adım attı.

ABD’nin bankalara yeni destek planını Başkan George W. Bush açıkladı. Bush, yeni plana göre Hazine’nin 250 milyar dolara banka hisselerini doğrudan satın alacağını belirterek, "Aldığımız önlemler, serbest piyasayı korumayı amaçlıyor" dedi.

ABD, küresel finans krizi nedeniyle bankacılık sisteminde yaşanan güven bunalımını aşmak için 250 milyar dolarlık yeni bir plan açıkladı. Önceki gün Avrupa ülkelerinin ’banka batmasına izin yok’ kararı doğrultusunda, peş peşe koordineli olarak gerçekleştirdiği 2.5 trilyon dolarlık hamleyi gören ABD, dün temelde aynı önlemleri içeren benzer bir planı devreye soktu. ABD Başkanı George W. Bush, yeni plana göre Hazine’nin 250 milyar dolara banka hisselerini doğrudan satın alacağını belirterek, "Aldığımız yeni önlemler, serbest piyasayı ortadan kaldırmayı değil, onu korumayı amaçlıyor" dedi.

Borsalar açılmadan

ABD’de borsalar açılmadan 1 saat önce yeni planla ilgili ayrıntıları açıklayan Bush, bankacılık sistemi odaklı 250 milyar dolarlık planın önceki gün Avrupa’da alınan benzer önlemleri içerdiğine işaret ederek, "Bu çabalar, finans sistemini istikrara kavuşturmak ve ekonominin toparlanmasına yardım etmek yoluyla doğrudan Amerikan halkına yarar sağlamak için tasarlandı" diye konuştu. Hazine Bakanlığı, FED (ABD Merkez Bankası) ve FDIC (ABD’nin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu) tarafından hazırlanan plan doğrultusunda devletin doğrudan banka hisselerini satın alacağını belirten Bush, alınan önlemlerin geçici olduğu, bankacılık sektörünü devletleştirme niteliği taşımadığı yönünde güvence verdi.

850 milyar doların parçası

Bush, yeni plan için ek bir kaynak kullanılmayacağını belirterek, "Federal hükümet, kurtarma paketindeki 700 milyar dolarlık ’ekonomiyi kurtarma paketi’nin (’tatlandırıcı’ ile 850 milyar dolara çıkmıştı) 250 milyar dolarlık kısmını, hisse alarak bankalara sermaye enjekte etmekte kullanacak. Bu adım, bankaların şirketlere, şahıslara ve birbirlerine kredi vermeye devam etmesine katkıda bulunacaktır" dedi. Hazine Bakanı Henry Paulson ise, yeni planla alınan önlemlerle ilgili olarak yaptığı açıklamada, "Finans piyasalarında güveni yeniden inşa etmek için ne yapmamız gerekiyorsa onu yapıyoruz" dedi.

İstemiyoruz ama zorunluyuz

Amerikan ekonomisini kurtarmak için radikal bir karar aldıklarını söyleyen Paulson, "Bu aldığımız önlemler, yapmak istediklerimizden değil, yapmak zorunda olduklarımızdan oluşuyor" dedi. FED Başkanı Ben Bernanke de gelişen koşullara göre yeni önlemler de alabileceklerini vurgulayarak, "Yeni gelişmeler ışığında evrimleşen bir politika izleyeceğiz. Finans sistemimizi ve ekonomimizi tamir etme hedefine ulaşana kadar kesinlikle geri adım atmayacağız" diye konuştu.

Yeni planla birlikte gelen hisse alımına bazı bankaların üst düzey yöneticileri karşı çıkmasına rağmen Hazine Bakanı tarafından ikna edildi. Paulson, 9 büyük bankanın CEO’larına planı önceden anlatarak yeni plana destek vermelerini sağladı.

125 milyar dolar 9 büyüğe gidecek

Bank of America Corp. ve Merrill Lynch & Co.: 25 milyar dolar

Citigroup Inc.: 25 milyar dolar

JPMorgan Chase & Co.: 25 milyar dolar

Wells Fargo & Co.: 25 milyar dolar

Goldman Sachs Group Inc.: 10 milyar dolar

Morgan Stanley: 10 milyar dolar

State Street Corp.: 3 milyar dolar

Bank of New York Mellon Corp.: 2 milyar dolar

ABD’nin bankalara ortaklık planında neler yer alıyor

ABD’nin 9 büyük bankasına 125 milyar dolarlık kaynak ayrılacak.

İkinci 125 milyar dolarlık dilimden ise ABD’deki diğer tüm bankalar yararlanacak.

Sağlıklı bankalar ile finans şirketlerinin de bir kısım hisseleri satın alınacak.

ABD hükümeti, devlet yardımı alan kuruluşların ’demek ki zor durumda’ damgası yemesini engellemek için paketi sistemdeki tüm bankaları dahil etti.

Hazine tarafından satın alınacak hisseler, oy hakkı bulunmayan ’tercihli’ hisselerden oluşacak.

Sektöre güven aşılamak isteyen Hazine, hisselerinin değerinde düşüş yaşanmaması ve diğer ortakların zarar görmesini önlemek amacıyla ’tercihli’ hisse alımını seçti.

Plan, bankaların ihraç ettiği menkul değerlere 3 yıl boyunca garanti de getiriyor. Böylece bankaların yükümlülükleri için daha kolay finansman sağlaması amaçlanıyor.

Önceki gün Avrupa ülkelerinin açıkladığı 2.5 trilyon dolarlık pakette olduğu gibi ABD’de de bankalararası para piyasalarında yapılan borçlanmalara devlet garantisi getiriliyor.

İki hafta önce mevduat güvencesini 250 bin dolara çıkaran ABD, yeni planla özellikle KOBİ’leri düşünerek, bu tip şirketlerin vadesiz mevduatlarına tam güvence getiriyor.

Hazine’nin bankalar ortak olması bu kuruluşlar için bazı kısıtlamalara da beraberinde getiriyor. Örneğin, bankaların CEO’lar gibi üst düzey yöneticilerle ’altın paraşüt’ olarak adlandırılan yüz milyonlarca dolarlık tazminatları içeren yeni sözleşmeler yapmasına izin verilmiyor. Ayrıca, CEO’ların maaşlarının vergiden düşülmesine de belirli sınırlamalar getiriliyor.

Paulson ve Bernanke karşı çıkmışlardı

BANKACILIK sistemine özel olarak hazırlanan 250 milyar dolarlık yen plan paket, ABD Hazine Bakanı Henry Paulson için yeni bir yaklaşım olarak değerlendiriliyor. Şimdiye kadar ki ekonomiyi krizden kurtarma girişimlerinde öncelikli olarak likit olmayan mortgage kaynaklı ’toksik’ varlıkları hedefleyen Paulson, bankaların hisselerinin doğrudan devlet tarafından satın alınmasına şiddetle karşı çıkmıştı. Paulson, ABD Merkezi Bankası (FED) Başkanı Ben Bernanke tarafından desteklenen bu tip bir müdahalenin ’kazanlar’ ile ’kaybedenler’ ayrımına yol açacağını savunuyordu. Paulson’a göre hisseleri devlet tarafından satın alınan bankalar ’zor durumda damgası’ yiyecekti. Ancak, yeni plana tüm bankacılık sisteminin dahil edilmesiyle Hazine Bakanı Paulson’un endişeleri de ortadan kaldırılmış oldu.

İlk reçeteyi İngiltere yazdı

ÖNCEKİ gün Avrupa’nın 2.5 trilyon doları, dün de ABD’nin de 250 milyar doları bulan bankacılık sistemine güven aşılama planları, aslında İngiltere’nin imzasını taşıyor. Geçtiğimiz hafta İngiltere tarafından açıklanan 250 milyar sterlinlik kriz reçetesini yazarlar arasında Başbakan Gordon Brown ve Hazine Bakanı Alistair Darling’in yanı sıra UBS AG, Swiss Bank ve J.P. Morgan Cazenove gibi finans şirketlerinin yöneticileri bulunuyor. İngiltere’yi yeni bir plan geliştirmeye zorlayan ise İrlanda korkusu oldu. İrlanda’nın mevduat garanti vermesi, İngiltere’yi harekete geçirdi.

Yeni plan, piyasaların canlanmasına yardımcı olacak

ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Ben Bernanke, ABD’nin mali kurtarma planının, piyasalarda normalliği sağlayacağını ve ekonominin canlanmasına zemin hazırlayacağını söyledi. Bernanke, Wall Street Journal internet sitesinde yazdığı makalede, "Bu adımlar, piyasanın daha fazla normal işlemesine izin verecek ve mali piyasaların canlanmasına daha fazla destek için özel sermayeyi cesaretlendirecek" dedi. Washington yönetiminin mali sistemde güveni yeniden sağlamak amacıyla, "mali ve ekonomik toparlanmanın zeminini hazırlayacağını" belirten Bernanke, "Ekonomimiz, piyasalarda istikrar sağlanmadığı sürece en iyi şekilde işlemeyecek" ifadesini kullandı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!