AB, Türkiye’ye doping oldu yola bu tabloyla çıkıyoruz

Güncelleme Tarihi:

AB, Türkiye’ye doping oldu yola bu tabloyla çıkıyoruz
OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 05, 2005 00:00

Türkiye ekonomisi, 42 yıllık AB’ye üyelik sürecinde en hızlı toparlanmayı son 5 yılda yaÅŸadı. Aralık 1999’daki Helsinki Zirvesi’nden sonra tarihinin en büyük krizini yaÅŸayan, ancak yine de AB rotasından ÅŸaÅŸmayan Türkiye, IMF’yle gerçekleÅŸen anlaÅŸmaların da desteÄŸiyle ekonomide önemli baÅŸarılara imza attı. Türkiye, Avrupa ülkelerindeki refahı yakalamayı hedefliyor.TÃœRKÄ°YE, Avrupa BirliÄŸi (AB) perspektifini daha somut kazandığı son 5 yılda ekonomisinde atılımlar yaÅŸadı. Aralık 1999’da Türkiye’nin tam üye adaylığını ‘eÅŸitlik’ ilkesiyle teyid eden Helsinki Zirvesi’nden itibaren Maastricht Ekonomi Kriterleri’ne uyum için çaba harcayan Türkiye bu yolda Uluslararası Para Fonu (IMF) ile birlikte hareket etti. Uygulamaya alınan ilk program 2001 Åžubat ayında çöktü. Ancak, çöküşün ardından yine IMF ile daha saÄŸlam adımlarla yola devam edildi. 3 Kasım 2002’de yapılan genel seçimlerden tek parti iktidarının çıkması, iktidar olan AKP’nin de hem IMF ile AB ekonomi kriterlerine uyum hedefi hem de tam üyelik süreci için güçlü bir siyasi irade koyması, Türkiye ekonomisinin 20 yıllık rakamlarını 2 yılda olumlu yönde altüst etti. Milli gelir ikiye katlandı, ihracat patladı, yabancı sermaye giriÅŸi ve özelleÅŸtirme gelirleri bugüne kadar yapılanların toplamından fazla oldu. Åžimdi hedef AB üyesi ülkeler kadar refah düzeyi yüksek bir Türkiye yaratmak.Ä°KÄ°YE KATLANAN RAKAMLAR: 2000 yılında 27 milyar dolar ihracat 2004’te 63 milyar doları aÅŸtı, bu yıl itibariyle 70 milyar doların üzerinde seyrediyor. Aynı dönemde ithalat da 54.5 milyar dolardan 97.5 milyar dolara çıktı. Türkiye’nin toplam dış ticareti ise bu yıl 170 milyar doların üzerinde gerçekleÅŸecek. Yine 2000 yılında 2.965 dolar olan kiÅŸi başına milli gelirimiz ise 2004 sonu itibariyle 4.172 dolara çıktı. Düştükçe iyileÅŸen makro ekonomik göstergelerden enflasyon ve faiz cephesinde de çok belirgin düzelmeler gördük. 2000 yılında yüzde 39 olan yıllık enflasyonumuz geçen yılın sonunda yüzde 9.2’ye geriledi. Faizler ise yüzde 15’lerde kadar geriledi.ÖZELLEÅžTÄ°RME: Türkiye’nin özelleÅŸtirme ve doÄŸrudan yabancı sermaye giriÅŸi bakımında son derece kötü olan karnesi de AB rotasına tam girdikten sonra patladı. Geçen yıl 3.8 milyar dolar olan doÄŸrudan yabancı sermaye giriÅŸinin bu yılın ikinci yarısında yoÄŸunlaÅŸan satın alma ve özelleÅŸtirmelerle birlikte 15 milyar doları aÅŸması bekleniyor. Åžu ana kadar 17 milyar dolarlara ulaÅŸan 2005 yılı özelleÅŸtirme gelirlerinin de 22 milyar dolara çıkacak.IMF ÇIPA OLDU, BAÅžARDIK: Türkiye, AB Maastriht kriterlerine yaklaÅŸmasını saÄŸlayan ekonomik programları IMF rehberliÄŸinde uyguladı. Ä°lk 3 yıllık istikrar porgramımız 2000 yılı başında uygulamaya alındı, ancak 2001 Åžubat ayında siyasi kriz nedeniyle çöktü. Ancak Kemal Derviş’in devreye giriÅŸiyle program ‘dalgalı kur’ esasına göre daha sıkı uygulandı. Bu porgram sürerken 3 Kasım 2002’de yapılan seçimlerle AKP tek başına iktidar oldu. Yeni hükümetin AB hedefi ile paralel giden ekonomik programı bozmaması ve programın temel ihtiyacı olan ‘siyasi istikrarı’ saÄŸlaması asıl baÅŸarıyı getirdi. Hükümet bir taraftan da AB ile tarihi karar dönemlerinde büyük bir siyasi irade gösterdi.6 ayda 1099 yeni yabancı sermayeli ÅŸirketHAZÄ°NE MüsteÅŸarlığı’nın açıkladığı istatistiklere göre, Türkiye’de bu yılın ilk altı aylık döneninde 1099 yeni yabancı sermayeli ÅŸirket kurulurken, 256 yabancı sermayeli ÅŸirket ÅŸube açtı. Yabancılar Türkiye’deki 26 ÅŸirkete de ortak oldular. Buna göre bu yılın ilk altı aylık döneminde, yeni kurulan yabancı sermayeli ÅŸirketler, yabancı ÅŸirketlerin Türkiye’de açtıkları ÅŸubeler ve Türkiye’deki mevcut ÅŸirketlere ortaklıklar nedeniyle yabancı sermayeli ÅŸirket sayısında toplam bin 1381 adetlik artış yaÅŸandı.2 YILDA 3480: Yabancı sermaye için Türkiye’den izin alma zorunluluÄŸunun kaldırıldığı 17 Haziran 2003’ten bu yılın haziran ayı sonuna kadar olan yaklaşık iki yıllık dönemde ise yabancılar, Türkiye’de toplam 3 bin 480 yeni ÅŸirket kurdu ve 757’de ÅŸube açtı. Aynı dönemde yabancıların ortak olduÄŸu Türkiye’deki ÅŸirketlerin sayısı ise 266 olarak gerçekleÅŸti. Böylece son iki yılda Türkiye’deki yabancı sermayeli ÅŸirket sayısında toplam 4 bin 503 adetlik artış oldu. Bu yıl ocak-haziran döneminde kurulan yabancı sermayeli ÅŸirketlerin toplam kayıtlı sermaye tutarı 254.7 milyon dolar olarak belirlendi. Bunun 127.6 milyon dolarının yabancılara, geri kalan kısmının ise Türk yatırımcılara ait olduÄŸu bildirildi. Bu yılın ilk altı ayında yabancıların kurduÄŸu yeni ÅŸirketler, ÅŸubeler ve itirak ettikleri ÅŸirketlerin 231’i imalat sanayiinde, 995’i hizmetler, 195’i ise diÄŸer sektörlerde faaliyet gösteriyor. FÄ°Ä°LÄ° GÄ°RÄ°Åž 1.4 MÄ°LYAR DOLAR: Son iki yıllık dönemde kurulan ya da iÅŸtirak edilen yabancı sermayeli ÅŸirketlerin toplam kayıtlı sermayesinin ise 1 milyar 692.3 milyon dolar olarak açıklandı. Bu sermayenin de yüzde 50.7’sini oluÅŸturan 875.4 milyon dolarlık kısmı yabancılara ait bulunuyor. Hazine MüsteÅŸarlığı’nın verilerine göre bu ölçüde yüksek sayıda yabancı sermayeli ÅŸirket kurulmasına raÄŸmen Türkiye’ye bu yılın ilk altı aylık döneminde fiilen giren yabancı sermaye tutarı ise sadece 1 milyar 406 milyon dolar düzeyinde kaldı. 1995 başından bu yıl haziran ayı sonuna kadar olan dönemde Türkiye’ye toplam 11 milyar 614 milyon dolarlık fili yabancı sermaye giriÅŸi kaydedildi. Bu sermayenin 8 milyar 176 milyon dolarlık kısmı AB ülkelerinden, 2 milyar 189 milyon doları AB dışındaki diÄŸer OECD ülkelerinden, 1 milyar 249 milyon doları ise diÄŸer ülkelerden geldi.Sermayeler küçükTÃœRKÄ°YE’de kurulan yabancı sermayeli ÅŸirketlerin çok büyük bir bölümünü 50 bin dolardan daha az sermayeye sahip küçük ÅŸirtekler oluÅŸturdu. Son iki yılda Türkiye’de kurulan yabancı sermayeli ÅŸirketlerin 3 bin 41’le büyük bölümünü sermayesi 50 bin dolardan daha düşük ÅŸirketler oluÅŸturdu. Bu ÅŸirketlerin 716’sının 50 bin-100 bin dolar, 352’sinin 100 bin-200 bin dolar, 210’inin 200 bin-500 bin dolar. 184’ünün ise 500 bin dolardan daha yüksek sermayeye sahip olduÄŸu belirlendi.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!