Türkiye petrol mü buldu da, YTL bu kadar değer kazandı

Güncelleme Tarihi:

Türkiye petrol mü buldu da, YTL bu kadar değer kazandı
Oluşturulma Tarihi: Mart 10, 2006 00:00

İSO Başkanı Tanıl Küçük, YTL’deki değerlenmenin sanayinin genelinde sorunları tetiklediğini savunarak "Aşırı değerli YTL’nin nedenini de bulamıyoruz. Petrol mü, altın madeni mi bulduk da böyle oldu? Cari açık finansmanında sorun yok deniyor. Peki nereye kadar yok? Nereye kadar sürer bu durum"diye konuştu.

İSTANBUL Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük, sanayide sadece belli sektörlerde değil genelde ciddi güçlük olduğunu söyledi ve başta hükümet olmak üzere tüm tarafların elbirliği yaparak çözüm adımları atmasını istedi. Tanıl Küçük, makro ekonomik verilerdeki iyileşmeleri takdir ettiklerini, ancak YTL’nin bu kadar değerlenmesine de anlam veremediklerini belirterek "Aşırı değerli YTL’nin nedenini bulamıyoruz. Ne yaptık da bu kadar değerlendirdi. Petrol mü, altın madeni mi bulduk? Cari açık finansmanında ’sorun yok’ deniyor. Peki nereye kadar yok? Nereye kadar sürer bu durum" dedi.

REEL SEKTÖRE YANSIMADI:

Tanıl Küçük, yıllık enflasyonun 37 yıl sonra yüzde yüzde 7.7’ye indiğini, mali disiplinden taviz verilmediğini, faizlerin düştüğünü, bütçe performansının son derece iyi olduğunu söyledi ve şöyle devam etti: "Özelleştirmede tarihi adımlar atıldı. Doğrudan yatırım girişi fevkalade boyutlarda. Takdirle karşılıyoruz ama bu olumlu veriler reel sektöre olumlu yansımadı. Değerli YTL mali politikalardaki bu başarıyı destekledi reel sektöre ise köstek oldu."

İYİLER İTHALATLA İYİ:

Türkiye ekonomisinde 2002, 2003, 2004, 2005 yıllarında yaşanan büyümelerde sanayicilerin büyük katkısı olduğunu söyleyen Tanıl Küçük, şöyle konuştu: "Bu performans devam edecek sanılıyor. Ancak bu üretim ve ihracat artışları atıl kapasiteler devreye girdiği, verimlilik arttığı için oldu. Şimdi sanayicinin yatırım yapması gerekiyor. Bu noktada da kárlılık önemli sorun olarak önüne çıkıyor. Kár edemediğimiz için yatırım yapamıyoruz. Bizim derdimiz 4 yıllık performansın devamını sağlamak. İmalat sanayiinde belirli sektörlerde görülen iyileşmeler incelendiği zaman bunların ithalat ağırlıklı üretim yaptıkları görülüyor. Yani iyiler aslında ithalatla iyi durumdalar. İthalat yapıyorlar çünkü, maliyet ve fiyat tutturamıyorlar."

HEM ÇİN HEM YTL VURUYOR:

Küçük, bazı sektörlerin rekabet güçlerinin gerilediğini belirterek, "Tekstil, hazır giyim, deri, ayakkabı sektörleri Çin’in rekabet etkisiyle olduğu kadar aşırı değerli YTL’nin de olumsuz etkisiyle geriledi. Bu sektörler düne kadar hızlı koşan, ihracatın lokomotifi sektörlerdi. Bunların önündeki engelleri kaldırsak yine hızlı koşabilirler" dedi. Küçük, aslında sanayinin geneline sorun olduğunu belirtti ve "Mesela otomotiv yan sanayisi de kárlılık yaratamaz duruma geldi, o da geldi değerli YTL’ye çattı" diye konuştu.

PERFORMANS ALARM VERİYOR:

Tanıl Küçük, 2005’in büyümeyle tamamlanmasının yeterli görülmesini de eleştirdi ve performansın alarm verdiğini belirtti. İSO Başkanı, "Sanayi üretimi 2005’te yüzde 5.5 büyüdü. 2004’te ise yüzde 9.8 büyümüştü. 2004’te ihracat yüzde 33 yükselmişti, 2005’te yüzde 15.8 artabildi. Yani hem sanayi hem de ihracat aslında yarı yarıya performans kaybetmiş durumda."

Tampon mekanizmalar yok korumasız hareket ediyoruz

İSO Başkanı Tanıl Küçük, yeniden yapılanma süreçlerinin en az hasarla atlatmaya çalışmak gerektiğini savunarak, "Küresel rekabet koşulları da, küresel finans sisteminin dayatmaları da gerçek. Ancak sınırların kalkması ülkelerin pazar olarak, işgücü olarak tümüyle teslim etmesi anlamına da gelmiyor. Bütün ülkeler kendilerini ekonomik anlamda koruyacak refleksi gösterebilir. Buna hakları var. Türkiye de bunu yapabilir" dedi. Hem finansal hem de mal ve hizmet dolaşımı anlamında Türkiye’nin çok korumasız hareket ettiğini savunan Küçük, "Dışa açık ekonomiye hiç itirazımız yok. Makro ekonomik istikrar da dünya ekonomisiyle daha entegre hale getirdi ama ortada bir sanayi politikası olmayınca bazı sektörler hızla gerilemeye başladı. Bütün bunlar; dünya ekonomisine plansız programsız kontrolsüz girişin sonucu. Şimdi buna çare üretmemiz lazım" diye konuştu.

Sanayinin yarısı zorda ithalatla büyüyen var

İSO
Başkanı Tanıl Küçük, rakamların sanayinin yarısının ’zorda’ olduğunu gösterdiğini belirtirken, imalat sanayiinde yükselen sektörler de analiz edildiğinde ortaya çıkan tabloyu şöyle anlattı: "2001- 2005 arası yıllık ortalama yüzde 37 büyüyen büro-ofis makinaları sektörünün 100 birimlik üretiminde ithalatın payı yüzde 27. Yine aynı dönemde yılda yüzde 27 büyüyen haberleşme cihazlarında, 100 birimlik üretiminde ithalatın payı yüzde 23. Kimyasal madde ürünleri yüzde 11 büyümüş ithalatın payı yüzde 23. Yani büyüyenler ara malı ithalatıyla büyüyor. Toplamda 2005’te imalat sanayi yüzde 4.9 büyümüş fakat ara mal ithalatı yüzde 20.4 artmış. Bu giderek dışa bağımlı hale geldiğimizi gösteriyor. Üretimi gerileyen tekstil hazır giyim ve deride ise ithalat bağımlılığı hala çok düşük. 100 birimlik üretimlerinde ithalat oranı yüzde 13-15 seviyesinde."

Hálá Japonya’dan sonra en pahalı elektrik bizde

İSO
Başkanı Tanıl Küçük, siyasette ve kamuoyunda sanayicilerin sorunları abarttığına dair bir kanaat bulunduğunu bunu aşmak için çaba harcadıklarını belirterek, şöyle konuştu: "Bunun nedeni herhalde anketimizden iyimser sonuçlar çıkması. Bu umutları boşa çıkarmayacak olan siyasi iradedir. Hálá Japonya’dan sonra en pahalı elektriği kullanıyoruz. Primler, vergiler çok yüksek. Artık hükümetin harekete geçmesi lazım. Diyoruz ki; sanayi sıkıntıya düşmek üzere. Bu olmadan adımlar atılsın. Hangi adım neye mal olur onu da birlikte hesaplayalım. Asla enflasyonla mücadeleden vazgeçilmesin. Bunları bozmadan ne yapılması gerektiğini beraber bulmalıyız."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!