"Vatandaşın yüzde 90'ı kıdem tazminatı alamıyor"

Güncelleme Tarihi:

Vatandaşın yüzde 90ı kıdem tazminatı alamıyor
Oluşturulma Tarihi: Kasım 13, 2013 14:02

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, kıdem tazminatı konusunda önemli açıklamalar yaptı. Babacan "Zaten kıdem tazminatı hakkı olan vatandaşların yüzde 90'ı kıdem tazminatı alamıyor" dedi. Kredi kartında aşırılığın oluştuğu alanlara daha fazla düzenleme yapacaklarını belirterek, "Makul bir miktarda kredi genişlemesinin de önünü açık tutacağız. O makul kelimesinin altını çizerek söylüyorum. Aşırılık ekonomimize zarar veriyor. Kredi hacmi büyüyecek ama makul ve dengeli büyüyecek" dedi.

Haberin Devamı

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan Türkiye Sigorta Birliği'nin (TSB) Bireysel Emeklilik Sistemi'nin (BES) 10. yıl dönümü dolayısıyla düzenlediği basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

BES'TE DEVLET KATKISI 1 MİLYAR 950 MİLYON
"2014'te devlet katkısı için ne kadar bir bütçe ayrıldı?" sorusuna karşılık Babacan, 2014 bütçesine koydukları devlet katkısının 1 milyar 950 milyon lira olduğunu belirterek, "Yaklaşık 8 milyar liraya kadar vatandaş ilave prim yatırırsa bunun 4'te 1' i kadarını da devlet yatırmaya hazır. Bunun üzerinde olursa da her zaman önü açık. Bu sadece endikatif bir rakam. BES ile ilgili kaynak gerektiğinde bu kaynağı bütçemizin diğer kalemlerinden bulmak mümkün. İlave büyüme olursa bununla ilgili ek ödenek sağlanacaktır" diye konuştu.

"BES'teki performansın devamını bekliyor musunuz? Kıdem tazminatı fonları kurulacak mı?" sorusuna ise Babacan, "Bütçe boyutuna bakacak olursak bütçeye koyduğumuz rakam yılbaşı ödeneği olarak yüzde 56 daha fazla. Sonuç itibariyle hedefleri de açıklamış değiliz. Sektör kendi hedefler koyuyor ve o hedeflere ulaşmak için çalışıyor ama bizim BES 'te hedefimiz şudur diye açıkça ortaya koyduğumuz bir rakam yok" diye cevap verdi.

"Tasarruf etmek için vatandaşların daha çok sebebi olacak"

"VATANDAŞLARIN YÜZDE 90'I HİÇBİR ŞEKİLDE KIDEM TAZMİNATI ALAMIYOR"

Haberin Devamı

Ali Babacan, makroekonomik politikalar açısından özellikle krediye dayanan bir tüketim konusunda aldıkları ve alacakları tedbirler bir arada düşünüldüğünde tasarruf etmek için vatandaşların daha çok sebebi olacağını söyledi.

Kıdem tazminatı konusuna da değinen Babacan, bu konunun Türkiye'nin çalışma hayatı ile ilgili en büyük problemlerinden biri olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"İstatistiklere baktığımızda kıdem tazminatı hakkı doğan vatandaşlarımızın sadece yüzde 10'unun bu haktan yararlanabildiğini, yüzde 90'nın ise hiçbir şekilde kıdem tazminatı alamadığını görüyoruz. Fakat yüzde 10'luk kesim aynı zamanda sendikalarımızın daha aktif olduğu bir kesim. Dolayısıyla sendikalarımıza sorduğumuzda 'bizim böyle bir problemimiz yok' diyorlar. Çünkü kamuda çalışan hakkını alıyor. Kurumsallaşmış şirketlerde ve özel sektörde olanlar da hakkını alıyor. Ancak sendikasız kesim bu hakkını alamıyor. Sendikasızlardan da kötüsü, işsizlerin hiç temsilcisi yok. Dolayısıyla sendikalı küçük bir kesimin temsilcisi ve işveren masaya oturuyor. İşsizlerin ve çalışan geniş kitlelerin temsilcisi o masa etrafında yok."

Babacan, bu konu hakkında karar verirken tüm kitleleri düşünerek karar vereceklerini ifade ederek, "Çalışma Bakanlığımızın taslak çalışmasında kıdem tazminatı sisteminden kıdem tazminatı fonuna geçerken model aslında BES'e göre kurgulanmış durumda. Mecburi yapmak durumunda da değiliz. Bir işyerindeki işçilerin çoğunluğu kıdem tazminatı fonuna geçmek istiyorsa bunu çalışanlara bırakabiliriz. Ama çalışanlar 'eski sistemde devam etmek istiyorum' diyorsa o da devam etsin. Fona geçmek isteyenler için de bu kapının da açılması gerekiyor. Yüzde 90' lık mağdur bir kitle var. Onların da hak kayıplarını düşünerek hareket etmek lazım" diye konuştu.

Kıdem tazminatı fonları BES'e yönelirse o noktada da devlet katkısını vereceklerine işaret eden Babacan, bunun da kıdem tazminatı fonunun gelişmesi için ilave bir teşvik olacağını söyledi.

"KREDİ KARTINDA GEREKLİ EK DÜZENLEMELERİ ÇALIŞIYORUZ"

Babacan, bireysel krediler, tüketici kredileri kredi kartları ile ilgili düzenlemelerin önemli bir bölümünü yaptıklarını, bunların yayımlanıp uygulamaya girdiğini belirterek, "Geride kalan 3 çalışma alanı vardı. Bu üç alanla alakalı etki analizleri üzerinde çalışılıyor. Bu çalışma bittikten sonra hangi alanda ne kadar düzenleme yapacağımızın kararını vermiş olacağız. Aşırılığın oluştuğu alanlara daha fazla düzenleme yapacağız ama makul bir miktarda kredi genişlemesinin de önünü açık tutacağız. O 'makul' kelimesinin altını çizerek söylüyorum. Aşırılık ekonomimize zarar veriyor. Kredi hacmi büyüyecek, ama makul ve dengeli büyüyecek" ifadesini kullandı.

Ali Babacan, kredilere, ihracat, yatırım ve KOBİ'ler içinse "evet" dediklerini, ancak tüketim içinse dikkatli olmaya devam edeceklerini vurgulayarak, gerekirse ilave tedbirler alacaklarını söyledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!