Digiturk yayın bedelini artırmazsa, 2010 için hemen ihaleye çıkılacak
Güncelleme Tarihi:
Mustafa KUTLAY
Oluşturulma Tarihi: Mart 27, 2008 00:00
Türkiye Futbol Federasyonu, Turkcell Süper Lig karşılaşmalarının 2008-2009 yayın hakkını elinde bulunduran Digiturk ile fiyat artırma pazarlığına oturdu. Federasyon, Digiturk’ten 2008-2009 için ödenen 150 milyon doları artırmasını istiyor. İstenen artırım olmazsa, 2010 yılı yayın ihalesine hemen çıkılacak.
HASAN Doğan başkanlığındaki Türkiye Futbol Federasyonu’nun yeni yönetimi, Digiturk ile 150 milyon dolar olan 2008-2009 Turkcell Super Lig yayın değerini artırmak için pazarlık masasına oturdu. Aynı zamanda Fortis Türkiye Kupası’nın yayın hakkını da 1 yıl daha elinde bulunduran Digiturk, ödediği bedelde Federasyon’un istediği iyileştirmeyi yapmazsa, 2010 için naklen yayın ihalesine hemen çıkılacak.
YÜZDE 30 ARTIŞ İSTENDİ
Turkcell Süper Lig’in yayın gelirlerini artırmaya yönelik bir girişiminiz olacak mı?
- Süper Lig’in yayın haklarında şu anda 150 milyon dolarlık bir değer var ve 2010’a kadar da Digiturk tarafından satın alınmış. Lig’in isim hakkı da yine 10 milyon dolar karşılığında Turkcell’de. Bu 2010’a kadar olan değerde Digiturk ile görüşmelerimiz devam ediyor. Hem Türkiye Kupası için hem de Süper Lig’in yayın haklarında iyileştirme talep ettik 2010’a kadar olan süreç için. Bu iyileştirme istediğimiz düzeyde olursa, ilave yüzde 30 civarında yayın hakkı geliri elde etmeyi planlıyoruz.
İKİLİ YAYIN DA OLABİLİR
Bir süre önce Süper Lig’in ikili yayını gündeme gelmişti?
- 2010 için konuşuluyor o. Yani 2010’da ikili yayın mı olsun, tekli yayın mı olsun. Şu anda bizim konuştuğumuz 2008 ve 2009 süreci. 2010 ile ilgili görüşüm şu; tekli veya ikili. Hangisi Türk futboluna en büyük değeri verecekse onun tarafında oluruz. O gün teklifleri alırız. Hangi modelde daha fazla gelir elde ediyorsak, onu tercih ederiz. İlk önce 2008 ve 2009’da hem Fortis Türkiye Kupası hem Turkcell Süper Lig’in yayın haklarında bir iyileştirme konusunda ciddi çalışma içindeyiz.
D-SMART’IN TEKLİFİ GÜNDEMDE
D-Smart’ın da Süper Lig yayın hakları konusunda bir teklifi oldu? Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
- D-Smart’ın teklifi hala gündemde. Burada DSmart’ın teklifi, 2010 ile ilgili ihaleye hemen çıkılması. Biz bunu da değerlendiriyoruz. Eğer bir iyileştirme olmazsa 2008-2009 ile ilgili, 2010’un ihalesine hemen çıkmayı planlıyoruz. Teklif alma usulü ile yapacağız onu. Yani tekli ve çiftli teklifleri alıp, hangisi daha yüksekse onu yarıştıracağız.
’Kupa’da ihalesiz yayın 10 milyon dolar kaybettirdi
Yayın gelirlerindeki son durum nedir?
- İki tür yayın hakkımız var. Biri Türkiye Ligi yayın hakları, diğeri Fortis Türkiye Kupası yayın hakları. Bir de milli takımın yurtdışı yayın hakları var. Türkiye Kupası’nın yeni formatını Levent Bıçakçı döneminde yapmıştık. 13.5 milyon dolarlık bir ihale bedeli ile 2 yıllığına ihale etmiştik. Sonraki dönemde, 500 bin dolar farkla bu ihalesiz olarak 14 milyon dolara bir kuruluşa (Digiturk) verildi. Şu anda 1 senesi bitti bunun. Elimizde 24 milyon dolarlık teklif var. Fakat, 1 senesi daha olduğu için bu teklifi işleme koyamıyoruz. Bunun ihalesiz olarak yapılmasından dolayı Türk futbolunun kaybettiği değere dikkat çekmek istiyorum.
Türk futbol ekonomisi 6 milyar dolar
Türkiye’de futbol endüstrisi dediğimiz zaman bir büyüklük telafuz etmek mümkün mü?
- Futbol endüstrisinin etkilendiği diğer sektörleri de içine alırsanız, 5-6 milyar dolarlık bir etki yaratabilir. Klüp bütçeleri olarak baktığımız zaman en fazla 600-700 milyon dolarlık bir bütçe olarak görünüyor.
10 stat yapalım 2016’yı alalım
Stad kalitesini artırmadan uluslararası organizasyonları üstlenme şansımız var mı?
- Dünya şampiyonalarına, Avrupa şampiyonalarına ev sahipliği yapmak istiyoruz. Bu stadlarla bunu bize vermezler. Bu konuda Başbakan’ın büyük desteği var. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’ne ait tesisler şehrin içinde ve değerleri yüksek. Bunların satılarak, şehrin daha makul bölgelerindeki arazilerin üzerine yapılacak yeni stadlar eski stadların arazilerinin satılması ile finanse edilebilir. Türkiye’deki stadlarda 3-4 yıl içinde büyük bir değişim sağlanabilir. İnanıyorum ki, 3 sene içinde mükemmel 10 stad yapılabilir. Bu da bizim 2016’daki Avrupa Şampiyonası’nı almamızı sağlayacak bir projedir.
Terim’in ücreti 3 büyüklerin teknik direktörlerinden az
Fatih Terim’in aldığı ücret bir dönem çok tartışılmıştı.
- Fatih Terim, Levent Bıçakçı ile birlikte yönetimde olduğumuz dönemde çalışmaya başlamıştı. Prensipte mütabakat sağlandıktan sonra konu ücrete geldi. Terim’e sorduğumuzda, "Türkiye milli takımı antrenörlüğü için ücret konuşmam, takdirinize uyarım" dedi ve ona takdir edilen ücret herhangi bir kulüpte alabileceği ücretin yarısıdır. Şu anda üç büyük klüplerin antrenörlerinden daha az ücret almaktadır.
Milli takıma giden futbolcu için özel sigorta geliyor
Milli takıma çağrılan oyuncuların sakatlanması durumunda kulüplerin ücret talep etmeleri ile ilgili bazı tartışmalar olmuştu.
- Kulüpler bu konuda haklı. Oyuncuların paralarını kulüpler veriyor ama diğer taraftan da milli bir görev. Milli takım oyuncularını geniş kapsamlı bir sigorta kapsamına alabiliriz diye düşünüyoruz. Sakatlıklardan doğabilecek zararların tamamının karşılanabileceği bir sigorta geliştirebiliriz.
Başesgioğlu ile sahalara sendika gelebilir
Batıda, hakemlerin, oyuncuların sendikaları var. Türkiye’de böyle oluşum yok. Olması gereken ne?
- Türkiye’de çok fazla dernek var. Bunların etkin olmaları gerekir. Bu konuda bizim direkt olarak taraf olmamız doğru olmaz. Fakat yardım isterlerse yanlarında oluruz. Sendikalaşma haklarını talep edecek olanlar onlar. Futbolcuların sosyal güvenliğini sağlayacak çalışmalar yapılabilir. Şu anki Spor Bakanı eski Çalışma Bakanı. Bakanımız da alt yapıya sahipken bir şeyler yapılabilir.
YÜZDE 30 ARTIŞ İSTENDİ
Turkcell Süper Lig’in yayın gelirlerini artırmaya yönelik bir girişiminiz olacak mı?
- Süper Lig’in yayın haklarında şu anda 150 milyon dolarlık bir değer var ve 2010’a kadar da Digiturk tarafından satın alınmış. Lig’in isim hakkı da yine 10 milyon dolar karşılığında Turkcell’de. Bu 2010’a kadar olan değerde Digiturk ile görüşmelerimiz devam ediyor. Hem Türkiye Kupası için hem de Süper Lig’in yayın haklarında iyileştirme talep ettik 2010’a kadar olan süreç için. Bu iyileştirme istediğimiz düzeyde olursa, ilave yüzde 30 civarında yayın hakkı geliri elde etmeyi planlıyoruz.
İKİLİ YAYIN DA OLABİLİR
Bir süre önce Süper Lig’in ikili yayını gündeme gelmişti?
- 2010 için konuşuluyor o. Yani 2010’da ikili yayın mı olsun, tekli yayın mı olsun. Şu anda bizim konuştuğumuz 2008 ve 2009 süreci. 2010 ile ilgili görüşüm şu; tekli veya ikili. Hangisi Türk futboluna en büyük değeri verecekse onun tarafında oluruz. O gün teklifleri alırız. Hangi modelde daha fazla gelir elde ediyorsak, onu tercih ederiz. İlk önce 2008 ve 2009’da hem Fortis Türkiye Kupası hem Turkcell Süper Lig’in yayın haklarında bir iyileştirme konusunda ciddi çalışma içindeyiz.
D-SMART’IN TEKLİFİ GÜNDEMDE
D-Smart’ın da Süper Lig yayın hakları konusunda bir teklifi oldu? Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
- D-Smart’ın teklifi hala gündemde. Burada DSmart’ın teklifi, 2010 ile ilgili ihaleye hemen çıkılması. Biz bunu da değerlendiriyoruz. Eğer bir iyileştirme olmazsa 2008-2009 ile ilgili, 2010’un ihalesine hemen çıkmayı planlıyoruz. Teklif alma usulü ile yapacağız onu. Yani tekli ve çiftli teklifleri alıp, hangisi daha yüksekse onu yarıştıracağız.
’Kupa’da ihalesiz yayın 10 milyon dolar kaybettirdi
Yayın gelirlerindeki son durum nedir?
- İki tür yayın hakkımız var. Biri Türkiye Ligi yayın hakları, diğeri Fortis Türkiye Kupası yayın hakları. Bir de milli takımın yurtdışı yayın hakları var. Türkiye Kupası’nın yeni formatını Levent Bıçakçı döneminde yapmıştık. 13.5 milyon dolarlık bir ihale bedeli ile 2 yıllığına ihale etmiştik. Sonraki dönemde, 500 bin dolar farkla bu ihalesiz olarak 14 milyon dolara bir kuruluşa (Digiturk) verildi. Şu anda 1 senesi bitti bunun. Elimizde 24 milyon dolarlık teklif var. Fakat, 1 senesi daha olduğu için bu teklifi işleme koyamıyoruz. Bunun ihalesiz olarak yapılmasından dolayı Türk futbolunun kaybettiği değere dikkat çekmek istiyorum.
Türk futbol ekonomisi 6 milyar dolar
Türkiye’de futbol endüstrisi dediğimiz zaman bir büyüklük telafuz etmek mümkün mü?
- Futbol endüstrisinin etkilendiği diğer sektörleri de içine alırsanız, 5-6 milyar dolarlık bir etki yaratabilir. Klüp bütçeleri olarak baktığımız zaman en fazla 600-700 milyon dolarlık bir bütçe olarak görünüyor.
10 stat yapalım 2016’yı alalım
Stad kalitesini artırmadan uluslararası organizasyonları üstlenme şansımız var mı?
- Dünya şampiyonalarına, Avrupa şampiyonalarına ev sahipliği yapmak istiyoruz. Bu stadlarla bunu bize vermezler. Bu konuda Başbakan’ın büyük desteği var. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’ne ait tesisler şehrin içinde ve değerleri yüksek. Bunların satılarak, şehrin daha makul bölgelerindeki arazilerin üzerine yapılacak yeni stadlar eski stadların arazilerinin satılması ile finanse edilebilir. Türkiye’deki stadlarda 3-4 yıl içinde büyük bir değişim sağlanabilir. İnanıyorum ki, 3 sene içinde mükemmel 10 stad yapılabilir. Bu da bizim 2016’daki Avrupa Şampiyonası’nı almamızı sağlayacak bir projedir.
Terim’in ücreti 3 büyüklerin teknik direktörlerinden az
Fatih Terim’in aldığı ücret bir dönem çok tartışılmıştı.
- Fatih Terim, Levent Bıçakçı ile birlikte yönetimde olduğumuz dönemde çalışmaya başlamıştı. Prensipte mütabakat sağlandıktan sonra konu ücrete geldi. Terim’e sorduğumuzda, "Türkiye milli takımı antrenörlüğü için ücret konuşmam, takdirinize uyarım" dedi ve ona takdir edilen ücret herhangi bir kulüpte alabileceği ücretin yarısıdır. Şu anda üç büyük klüplerin antrenörlerinden daha az ücret almaktadır.
Milli takıma giden futbolcu için özel sigorta geliyor
Milli takıma çağrılan oyuncuların sakatlanması durumunda kulüplerin ücret talep etmeleri ile ilgili bazı tartışmalar olmuştu.
- Kulüpler bu konuda haklı. Oyuncuların paralarını kulüpler veriyor ama diğer taraftan da milli bir görev. Milli takım oyuncularını geniş kapsamlı bir sigorta kapsamına alabiliriz diye düşünüyoruz. Sakatlıklardan doğabilecek zararların tamamının karşılanabileceği bir sigorta geliştirebiliriz.
Başesgioğlu ile sahalara sendika gelebilir
Batıda, hakemlerin, oyuncuların sendikaları var. Türkiye’de böyle oluşum yok. Olması gereken ne?
- Türkiye’de çok fazla dernek var. Bunların etkin olmaları gerekir. Bu konuda bizim direkt olarak taraf olmamız doğru olmaz. Fakat yardım isterlerse yanlarında oluruz. Sendikalaşma haklarını talep edecek olanlar onlar. Futbolcuların sosyal güvenliğini sağlayacak çalışmalar yapılabilir. Şu anki Spor Bakanı eski Çalışma Bakanı. Bakanımız da alt yapıya sahipken bir şeyler yapılabilir.