Çağlayan: Avrupa'da bize geçmişte hasta diyenler şimdi komada

Güncelleme Tarihi:

Çağlayan: Avrupada bize geçmişte hasta diyenler şimdi komada
Oluşturulma Tarihi: Aralık 29, 2011 09:56

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Avrupa'nın şu anda ciddi krizlerle karşı karşıya kaldığı durumda, Türkiye'nin dimdik ve sağlam bir yapıda ve örnek gösterilen bir ülke konumunda olduğunu belirterek, “Ama Türkiye'nin, her güzelin bir kusuru olduğu gibi cari açık problemi var. Sebebi katma değerli yüksek teknolojili ürün ihracatı yapamadığımız için...” dedi.

Haberin Devamı

Çağlayan, TİM Dış Ticaret Kompleksi'nde, Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Sektöründe 1. ARGE Proje Pazarı Etkinliği ödül töreninde yaptığı konuşmada günümüzde artık ARGE ve inovasyon kelimelerinin insan hayatının en önemli konusu haline geldiğini kaydetti.

Dünyada bugün büyük ekonomi ve ülke olmanın yolunun ARGE, inovasyon ve teknolojik ürünlerden geçtiğine işaret eden Çağlayan, artık dünyada herkesin ARGE, inovasyon yapmaya ve teknolojik ürün geliştirmeye çok önem verdiğini ifade etti.

Çağlayan, Türkiye'nin en büyük ithalat kalemini enerjinin oluşturduğunu anımsatarak, kimya sektörünün de Türkiye'nin en fazla cari açık verdiği sektörlerin başında geldiğini, sektörün 35-40 milyar dolara yakın ithalat yaparken, yine kimya sektörünün ihracatının 16 milyar dolar seviyelerinde olduğunu anlattı.
Türkiye'nin kimya sektöründeki çalışmalarını yüksek katma değerli ürünlere taşıması gerektiğine işaret eden Çağlayan, bundan sonra her üründe olduğu gibi kimya sektöründe de yapılacak çalışmalara ARGE ve inovasyonu katılması gerektiğini vurguladı.

Bakan Çağlayan, hükümet olarak yaptıkları çalışmalarla cumhuriyetin 100. kuruluş yıl dönümü olan 2023 yılının temellerini attıklarını belirterek, bundan 10 yıl önce Türkiye'de siyasi ve ekonomik istikrarın bulunmadığını, insanların bir gün sonrasını daha öngöremediklerini söyledi.

On yıl önce Türkiye'nin hem siyasi hem de ekonomik kimyasının bozulduğunu dile getiren Çağlayan, “Bir anayasa kitapçığından dolayı Türkiye'nin ekonomisinin o hale geldiği söylenirdi. Anayasa kitapçığı bahane, leblebi şeker atsanız yine bozulacaktı. Çünkü iş bozulmuştu” dedi.

Zafer Çağlayan, Türkiye'nin bugün artık ARGE'yi, inovasyonu konuştuğuna değinerek, aslında Türkiye'nin bunları yıllar önce konuşması gerektiğini, Türkiye'nin çok ciddi patinaj yaptığını, zaman kaybettiğini ifade etti.

Bugün hükümet olarak 2023 tarihinin temel parametreleri ortaya koydukların dile getiren Çağlayan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“10 yıl evvel bir gün sonrayı göremezken, bugün 12 yıl sonrasının programını yapıyoruz. Önemli hedefler koyuyoruz. TİM'in ortaya koymuş olduğu ve benimde sonuna kadar destekçisi olduğum 500 milyar dolar ihracat hedefini koyduk. Kişi başına geliri 25 bin doların üstüne çıkartalım dedik. Türkiye'nin dünyada ilk 10 ekonomi içinde yer almasını istedik. Yapar mıyız? Bal gibi yaparız.

Avrupa'nın şu anda ciddi krizlerle karşı karşıya kaldığı durumda Türkiye dimdik ve sağlam bir yapıdadır. Örnek gösterilen bir ülkedir. Ama Türkiye'nin, her güzelin bir kusuru olduğu gibi cari açık problemi var. Sebebi katma değerli yüksek teknolojili ürün ihracatı yapamadığımız için. Aldığımız sattığımızdan daha fazla olduğu için. Biz 500 milyar dolar ihracatın temel taşlarını bugün burada koyuyoruz.”

“Avrupa komalık oldu”

Bakan Çağlayan, Türkiye'nin bugün 28 yaş ortalamasına sahip 74 milyonluk bir nüfusu olduğunu anımsatarak, bunun yanında Avrupa'nın yaş ortalamasının ise 43 ile 45 yaş arasında bulunduğunu, Avrupa'da önümüzdeki 10 yılda bir milyon 600 bin şirketin ikinci nesil olmadığı için kapanacağını söyledi.

Türkiye bugün çok önemli bir konumda bulunduğuna işaret eden Çağlayan, Türkiye'nin iletişimde ulaşımda, her türlü altyapıda 169 üniversitesi ve her yıl 700 bin genç üniversite mezunu ile önemli bir ülke olduğunu belirtti.

Çağlayan, “Bundan 10 yıl önce IMF'in kapısında 1 milyar dolar borç almak için 'takla atmadığımız' kalmıştı. 1 milyar dolar alınmasa memur maaşları ödenmeyecekti. Bugün, 'IMF kendi yoluna, biz kendi yolumuza gidelim' dedik. Avrupa'da bize geçmişte 'hasta' diyenler şimdi kendileri komalık durumdalar. Allah onlara şifa versin. Tespih tanesi gibi arka arkaya dizildi Avrupa'nın birçok ülkesi. Şimdi biz onlara bir model olduk. Nasıl başardık bunu? İşte kendi gücümüzü kendi imkanlarımızı kullanmaya başladık” diye konuştu.

Bakan Çağlayan, dünyada 2009 yılında yaşanan ekonomik krizden sonra, dünyanın da kimyasının bozulduğunu ifade ederek, önceden gelişmiş ülkelerin dünya ekonomisinde söz sahibi olduğunu, ancak son gelişmelerle birlikte, Türkiye'nin de içinde bulunduğu gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisinde söz sahibi bulunduğunu anlattı.

Bundan 10 yıl önce dünya ihracatının yüzde 62'sinin gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere yapıldığını anlatan Çağlayan, bugün bu oranın yüzde 50 seviyesine gerilediğini, gelecek 10 yılda ise bu oranın yüzde 62 ile gelişmekte olan ülkelerin lehine döneceğini belirtti.

Zafer Çağlayan, 2008 yılındaki küresel krizin kapitalizmin tarifini de değiştirdiğini dile getirerek, artık paradan para kazanma devrinin bittiğini, kim teknolojik ürün yaparsa onun ön plana çıkacağını kaydetti.

Dünyada yaşanan ekonomik krizin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın söylediği gibi Türkiye'ye teğet geçtiğini ifade eden Çağlayan, o gün başbakanının söylemine gülenlerin bugün mahcup olduğunu dile getirdi.

Çağlayan, dünyadaki son gelişmelerle birlikte rekabetin şartlarının da değiştiğini anlatarak, önceden büyük balığın küçük balığı yediğini, ancak şimdi ise hızlı balığın yavaş balığı yuttuğunu kaydetti.

Hükümet olarak bilim ve teknolojiye çok önem verdiklerine değinen Çağlayan, “2023 yılına kadar uçağımızı, helikopterimizi, otomobilimizi yapacağız. Bunları yaparken de ARGE harcamalarımızı milli gelirimizin yüzde 3 seviyesine getireceğiz” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!