17 yıl öncenin mutlu tablosu yok oldu gitti

Güncelleme Tarihi:

17 yıl öncenin mutlu tablosu yok oldu gitti
OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 03, 2005 00:00

Galatasaray Spor Kulübü 100. kuruluÅŸ yıldönümünü kutlamaya hazırlandığı 2004-05 sezonunda futbol dışındaki dallarda çok kötü sonuçlar alıyor. Bayan basketbol takımı ligin son haftasında aldığı yenilgiyle 2. lige düştü. Erkek basketbolcular ligin bitimine dört hafta kala küme düşmemek için çırpınıyor.Erkek voleybol takımı genç kadrosuyla ligin orta sıralarında iddiasızca geziniyor. Geçen yıl kapatılıp yeniden kurulan bayan voleybol takımı ÅŸampiyonluk mücadelesi veriyor. Ama 2. ligde! Halbuki bundan 17 yıl önce 1987-88 sezonunda basketbolda ve voleybolda hem erkek hem bayan takımları aynı anda ÅŸampiyonluk mücadelesi veriyordu.Galatasaray bayan basketbol takımının genç oyuncuları sezon başından beri verdikleri ligde kalma mücadelesinin sonuna gelmiÅŸler. Ama haftalardır süren yenilgi serisi devam etmiÅŸ. Az önce ligin son maçında güçlü Fenerbahçe’ye 15 sayı farkla yenilmiÅŸler. Artık akıbetleri Burhaniye’deki maça baÄŸlı. Burhaniye Belediyesi’nin BOTAŞ’a yenildiÄŸi haberi gelince sevinç çığlıkları Ahmet Cömert Spor Salonu’nda yankılanıyor. Ama bu çok uzun sürmüyor. Çünkü Burhaniye’nin bir sayıyla kazanıp ligde kaldığı ve Galatasaray’ın 2. lige düştüğü haberi geliyor. Sezon başından beri takımı sırtlayan Seda, Tuğçe, Belgin göz yaÅŸlarına boÄŸuluyor. Galatasaray’ın düştüğü duruma camianın sembol isimlerinden eski yönetici Yalçın Granit (73) , o günü şöyle yorumluyor: ‘O kızların gözyaÅŸlarını görünce benim aÄŸlayasım geldi.’Halbuki Galatasaray, bayan basketbol liginde, 11 lig ve 6 kupa ÅŸampiyonluÄŸuyla adeta bir hegemonya kurmuÅŸtu. 1986’da kurulan bayan takımı BeÅŸiktaş’ın antrenörü Fehmi SadıkoÄŸlu ile beraber yedi oyuncusunu transfer ederek iÅŸe baÅŸladı. 1. ligdeki ilk sezonda yenilgisiz ÅŸampiyonluÄŸa ulaÅŸtı. O takımın oyun kurucusu ve kaptanı Zeynepgül Ene (35) Galatasaray’ın bayan basketbolunu farklı bir düzeye taşıdığını düşünüyor: ‘İlk iki sezon çok hissedilmedi ama Galatasaray’da farklı bir yapı vardı. Bayan basketbolunun profesyonelleÅŸmesine öncülük etti. Hele 1989’da ABD’li antrenör Betsy Bailey’nin geliÅŸi devrim gibiydi. Hepimiz hayatımızı basketboldan kazandık. Oyuncular üniversite okumak yerine basketbolu tercih etmeye baÅŸladılar.’1990’DAN BERÄ° YARI FÄ°NAL BÄ°LE GÖRMEDÄ°LERTıpkı bayan basketbolcular gibi, erkek basketbol takımı da 1980’lerin ikinci yarısında lige ağırlığını koymuÅŸtu. 1984-85 ve 1985-86’daki iki ÅŸampiyonluktan sonra sarı-kırmızılılar, 1986-87’de final oynadı. Takımın özellikle yabancı oyuncuları Micheal Scearce, Paul Dawkins ve Nihat Izic basketbolseverlerin kafasında yer etti. Ãœstelik bu çıkış Eczacıbaşı ve Efes Pilsen gibi müessese kulüplerinin hakim olduÄŸu bir dönemde yapılmıştı. Bu baÅŸarının mimarlarından eski yönetici Yalçın Granit’e göre bugünkü durum farklı: ‘O zaman da müessese takımları vardı ama hem spora bu kadar büyük bütçeler ayırmıyorlardı hem de tek bir dala konsantre deÄŸillerdi. ÖrneÄŸin Eczacıbaşı hem voleybol hem basketbolla ilgileniyordu. Yine de çok büyük paralar harcamadan iki ÅŸampiyonluk kazandık. O birlik ve beraberliÄŸi yakalamıştık. 1990’larda daha fazla para harcandığı halde takım baÅŸarısızdı.’ Galatasaray 1989-90’daki son ÅŸampiyonluktan sonra bir daha yarı final yüzü bile göremedi. 1980’lerin ikinci yarısında Galatasaray planlı bir çalışmayla voleybolda çok baÅŸarılı bir dönem geçirdi. Eczacıbaşı’nın filede büyük üstünlük kurduÄŸu dönemde, 1986-87’de kıyasıya bir mücadeleden sonra Galatasaray ÅŸampiyonluÄŸa ulaşırken tribünler dolu ve taraftar coÅŸkuluydu. Hatta futbol takımı baÅŸlarında Alman teknik direktör Jupp Derwall ile tribünde yerini alırdı. ‘Futbolcularla aynı uçakla Ankara’ya deplasmana gider dönerdik. Yönetim bize güvenip uzun vadeli çalışmamıza imkan verdi. Önce iyi bir altyapı oluÅŸturduk. Sonra Ahmet Gülüm, Payidar Demir gibi oyuncuları diÄŸer takımlardan topladık. Öyle büyük bütçeye de sahip deÄŸildik’ diye anlatıyor Enver Göçener. 1979-1992 arasında baÅŸantrenörlük yapan Göçener’in yönetiminde Galatasaray, 1987-88 ve 1988-89’da da ÅŸampiyondu. O tarihten beri tüm ÅŸampiyonlukları Eczacıbaşı, Halkbank ve Arçelik gibi müessese kulüpleri kazandı. Åžampiyon takımın smaçörü Payidar Demir (45) o havanın kolay kolay yakalanamayacağını söylüyor: ‘O zamanki milli takımın 4-5 oyuncusu kadromuzdaydı. Åžimdi bu düzeyde oyuncuları biraraya getirmek mümkün deÄŸil. Eczacıbaşı ve Sönmez Filament gibi takımlar daha fazla para veriyordu ama biz daha baÅŸarılıydık.’YÖNETÄ°M Ä°LGÄ°SÄ°NÄ° ÇEKTÄ° BAÅžARI DÜŞTÃœErkeklerdeki baÅŸarıyla yetinmeyen Galatasaray ÅŸube sorumlusu yönetici Ersin Borteçen, 1987-88’de çok iyi bir bayan voleybol takımı kurdu. Eczacıbaşı’nın 15 yıllık hegemonyasını kırmaya çok yaklaşıp ligi ikinci bitirdiler. Bugün Vakıfbank GüneÅŸ Sigorta’nın menajerliÄŸini yapan Nalan Ural (40), 1987’de yüksek bir ücret karşılığı Galatasaray’ın transfer ettiÄŸi dört milli oyuncudan biriydi. ‘Eczacıbaşı’ndan çok daha iyi maddi olanaklar sununca Galatasaray’a geldik. Ä°ki-üç sezon iddialıydık. Yöneticiler Ersin Borteçen ve Aziz BaÅŸdoÄŸan her zaman bizimle yakından ilgiliydi.’Nalan Ural’a göre Galatasaray’ın baÅŸarılı döneminin püf noktası iyi bir organizasyon ve bunu saÄŸlayan ilgili yöneticilerdeydi: ‘Organizasyondaki aksaklığı gördüğü anda sporcunun motivasyonu düşer. Ondan hiçbir ÅŸey beklenemez. Galatasaray’da başımızdaki yöneticiler belki kendi ceplerinden bile para harcıyordu.’Kendi dönemlerinde Faruk Süren’in eksilmeyen desteÄŸinden bahseden Zeynepgül Ene de benzer görüşte: ‘BaÅŸarılı olduÄŸumuz dönemde gördük ki bu tamamen çalışma ve organizasyon iÅŸi. Kafamızı baÅŸka bir ÅŸeye yormadan günde 3,5 saat antrenman yapıp kazandık o ÅŸampiyonlukları.’Yalçın Granit ise bugünkü yapısıyla Galatasaray’ın 20 yıl önceki baÅŸarıları tekrarlamasının çok zor olduÄŸunu düşünüyor: ‘Şimdi milli takımın yarısı Efes’te, yarısı Ãœlker’de oynuyor. Onlarla baÅŸetmek zor. BaÅŸarı için basketbol ÅŸubesini özerkleÅŸtirmek ama buna uygun gelir kaynaklarını da yaratmak gerekir. Ama önce seyirciyi tribüne çekmek lazım. Tribünler dolduktan sonra sponsorlar takıma zaten ilgi gösterir.’GS’NÄ°N ALTIN SEZONLARI1986-87’de futboldaki ÅŸampiyonluÄŸun yanı sıra voleybol erkek takımı da ligi ilk sırada bitirdi. Erkek basketbolcular iki ÅŸampiyonluÄŸun ardından finalde Karşıyaka’ya yenildi. Ä°stanbul ÅŸampiyonu bayan basketbolcular 1. lige yükseldi. 1987-88’de futbol ve voleybol erkek takımı tekrar ÅŸampiyondu. Bayan basketbolcular ilk ÅŸampiyonluklarını yenilgisiz kazandı. Bayan voleybolcular Eczacıbaşı’nın ardından ikinci sırayı aldı. Ayrıca Galatasaray atletizmde yıllardır ÅŸampiyonluÄŸu bırakmıyor, kürekte ve yüzmede büyük baÅŸarılara imza atıyor, sutopunda Ä°YÄ°K’le beraber zirveye oynuyordu. BaÅŸkan Ali Tanrıyar her fırsatta Galatasaray’ın bu üstünlüğünü vurguluyordu. Ama köprünün altından çok sular aktı. 2004-05 sezonu futbol dışı dallardaki baÅŸarısızlığın en yüksek noktaya ulaÅŸtığı sezon halini aldı.1987-88 SEZONUFutbol: Lig ÅŸampiyonu ve CumhurbaÅŸkanlığı Kupası galibi.Basketbol erkek: Lig dördüncüsü.Basketbol bayan: Yenilgisiz lig ÅŸampiyonu.Voleybol erkek: Lig ÅŸampiyonu.Voleybol bayan: Lig ikincisi.2004-05 Mart ayı sonuFutbol: Lig ikincisi ve Türkiye kupası yarı finalisti.Basketbol erkek: 1. ligde 13. ve küme düşme hattında.Basketbol bayan: 1. ligde 11. ve küme düştüVoleybol erkek: Lig 12.’si.Voleybol bayan: 2. ligde.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!