Yılmaz, İtalya boykotu için genelge yayınladı

Güncelleme Tarihi:

Yılmaz, İtalya boykotu için genelge yayınladı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 1998 00:00

Haberin Devamı

Başbakan Mesut Yılmaz, İtalya'ya yönelik tepkilerin Türkiye aleyhine durumlar yaratmaması için ‘‘gizli’’ bir genelge yayınladı. Genelgede, tepkinin bir hükümet politikası gibi algılanmasına yolaçacak davranışlardan kaçınılması istendi.

Başbakan Mesut Yılmaz, İtalya ile yaşanan sorunlar yüzünden bu ülkeye karşı uygulanan tepkide dikkatli olunması ve zaman zaman bir ekonomik boykot düzeyine ulaşan bu tepkinin bir hükümet politikası gibi algılanmasına yolaçacak davranışlardan kaçınılması gerektiğini bildirdi. Yılmaz, yayınladığı 'gizli' genelgede 'Bu tepkilerin bir hükümet politikası gibi algılanmasına yolaçacak davranışların, sonuçta bumerang etkisi yaratarak temelde haklı olduğumuz bir davada ülkemizi haksız konuma düşürebileceği gerçeğinin gözardı edilmemesi gerekmektedir' dedi.

Başbakan Yılmaz, kamu alımlarında İtalyan firmalarının ihale dışı bırakılabileceğini, ancak bunun da bahane yaratılmaması için 'ilan edilmeksizin' uygulanmasının iyi olacağını belirtti.

Mesut Yılmaz, genelgesinde, İtalyan mallarının boykotunun doğurabileceği hukuki duruma dikkat çekti. Yılmaz, 1963 tarihli Ankara Anlaşması, 1973 yılında yürürlüğe giren katma protokol, 1 Ocak 1996'da yürürlüğe giren Gümrük Birliği ve Türkiye'nin 26 Mart 1995 tarihinde kurucu üye olarak katıldığı Dünya Ticaret Örgütü'nden kaynaklanan yükümlülüklerinin, 'ithalat, ihracat veya transit ticaretle ilgili kısıtlamaların, keyfi ayrım aracı ya da taraflar arasındaki ticarette örtülü bir sınırlama niteliği taşımamasını öngördüğünü' anımsattı.

RESMİ MAKAMLAR

Genelgede, resmi makamların iki ülke arasındaki ticarete sözle ya da idari önlem almak şeklinde doğrudan müdahale etmemesinin de büyük önem taşıdığı vurgulandı. Resmi makamların bu yönde bir hareket içine girmelerinin, gerek gümrük birliğine ilişkin Ortaklık Konseyi kararı, gerekse GATT Anlaşması'na aykırı davranılması sonucunu doğurabileceği ve Türkiye'nin haksız konuma gelmesine yolaçabileceği kaydedilen genelgede 'DTÖ yükümlülüklerimiz açısından üzerinde önemle durulması gereken bir diğer husus, İtalya ile yapılan ticaretin hükümet kanalıyla önlendiğine ilişkin herhangi bir resmi düzenleme veya belgenin bulunmaması gereğidir' denildi.

Genelgede, hizmet ticareti alanında DTÖ Genel Anlaşması çerçevesinde 'en fazla kayrılan ülke' ilkesinin kabul edildiği, bu nedenle İtalyan hizmet sektörüne ayrımcılık yapılmasının mümkün olmadığı belirtildi.

KAMU ALIMLARI

Başbakan Yılmaz imzalı genelgede, kamu alımlarında ise durumun tamamen farklı olduğuna dikkat çekildi. Genelgede bu konuda şu görüşlere yer verildi: 'Türkiye, kamu alımları konusunda Avrupa Birliği'ne karşı henüz herhangi bir yükümlülük altına girmediği gibi, DTÖ Çok Taraflı Kamu Alımları Anlaşması'na da taraf olmayıp, bu anlaşmayı gözlemci statüsünde izlemektedir. Dolayısıyla, kamu ihalelerinin duyurulması başta olmak üzere, bu anlaşmanın öngördüğü usul ve esaslara uymakla yükümlü değildir. Bunun sonucu olarak, İtalya'nın, Türkiye'nin kendisini kamu ihaleleri dışında bıraktığı şeklinde yapabileceği suçlamaları veya öne sürebileceği iddiaları, hukuki bir temele oturtabilmesi olası bulunmamaktadır.'

Yılmaz şöyle devam etti:

‘‘İtalyan mallarını boykot girişimlerinin, halkın ve kamu denetimi dışındaki meslek kuruluşlarının Türk halkının duygu ve infialini yansıtan eylemleri olarak kalması gerekmektedir. Burada kamu denetimi dışındaki meslek kuruluşlarından kasıt, kanunen üyelik koşulu bulunmayan ve üyelik aidatlarının ödenmesi kanunen zorunlu kılınmayan kuruluşlardır.’’

Kamu alımlarında devreye sokulacak önlemlerin 'ilan edilmeksizin' uygulamaya konulması istenen genelgede, böyle yapılarak İtalya'nın bahane yaratmasının önüne geçilebileceği vurgulandı.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!