TCMB: Kamu bankaları gecelik repodan çıkıyor

Güncelleme Tarihi:

TCMB: Kamu bankaları gecelik repodan çıkıyor
Oluşturulma Tarihi: Haziran 07, 2001 00:00


Merkez Bankası Piyasalar Genel Müdürü Akil Özçay, kamu ve fon bankalarının 15 Haziran'dan itibaren müşterilerilerle gecelik repo yapmayacağını bildirdi.
Haberin Devamı

Hazine Müsteşarlığı Mensupları Vakfı ile İstanbul Mülkiyeliler Vakfı tarafından düzenlenen ''Kamu Bankalarının Dünü, Bugünü, Yarını''konulu panelin 2. oturumunda konuşan Özçay, 16 Mart'ta Merkez Bankası dahil tüm piyasaya 21.8 katrilyon lira düzeyinde olan kamu bankalarının toplam yükümlülüklerinin yapılan operasyonlar sonucunda 31 Mayıs'ta 20.3 katrilyon liraya indiğini belirtti.

Faiz yükündeki azalmayla birlikte kamu bankalarının piyasaya yönelik yükümlülüklerindeki azalmanın 4-6 katrilyon lira düzeyinde gerçekleştiğini anlatan Özçay, yükümlülüklerin azaltılmasında önceliğin kamu bankalarının ticari bankalara yönelik borçlarına verildiğini kaydetti.

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Güven Sak da Türkiye'de ''kamu bankalarını özelleştirelim bitsin''yaklaşımının çok doğru olmadığını belirtirken, dünyada da kamu bankası sektörünün bulunduğunu, ilk 10 banka içinde Fransa'da kamu bankalarının payının yüzde 10, Belçika'da yüzde 27.6, İzlanda'da yüzde 75, Arjantin'de yüzde 60, Yunanistan'da yüzde 77.8, Türkiye'de ise yüzde 56 payı olduğunu vurguladı.

''ÖNEMLİ OLAN KAMU BANKALARININ REKABETİ BOZMAMALARI''

Doğru kaynak aktarılması halinde kamu bankacılığının yanlış olmadığını ifade eden Sak, şöyle devam etti:

''Önemli olan kamu bankalarının bankacılık sektöründeki rekabeti bozmamaları. Tüm bankalara aynı şartlar uygulanmalı. Kamu bankaları müşterileri arasında ayrım yapmamalı. Tercihli müşterileri olmamalı.''

Kamu bankalarının görev zararlarının sıfırlanmasına yönelik operasyon ile görev zararı karşılığı verilen menkul kıymetlerin sonuçta özel sektör bankalarının aktifine aktarıldığını öne süren Sak, operasyondan beklenen portföy yapısının değişmediğini, hala gecelik faizde tutulan paranın devlet iç borçlanma senetlerine gidemediğini kaydetti.

Demirbank'ın fona devrinden sonra Merkez Bankası'nın kur ve faiz politikasının olmaması ve siyasi risk yüzünden bankaların bilançoda devlet iç borçlanma senedi taşıma riskinin arttığını anlatan Güven Sak, Rekabet Kurumu daha etkin çalıştırılarak kamu bankalarının KİT olmadan faaliyetlerine devam edebileceğini belirtti.

Sak, ''Rekabeti bozucu davranışlar, yolsuzluk kaynağı rekabeti bozucu ayrımcılıklar giderilir, önlemler alınırsa bu bankalar disiplin altına alınır. Disiplin altına alınmazsa satış gündeme gelir. Satılmazsa da kapatılabilir'' diye konuştu.

Panelde konuşan gazeteci Zülfikar Doğan da, kamudan yetişen birçok bankacının, Hazine Müsteşarı'nın özel bankalara geçerek başarılı çalışmalar yaptığını söyledi. Doğan, buna rağmen ''kamu bankalarında profesyonel yönetici yok'' demenin doğru bir yaklaşım olmadığını ifade etti. Birçok özel bankanın angarya olduğu için emekli maaşı ödemediğine dikkati çeken Doğan, ''O zaman kamu bankalarını çok şubeli ve hantal diye eleştirmek haksızlık olur'' dedi.

Emlak Bankası'nın kapatılacağına ilişkin açıklamaların ardından son 1-2 ayda bankadan 200 trilyon lira çekildiğini, kredi borçlarının geri dönmediğini anlatan Doğan, kamu bankalarının bu şekilde yıpratılmasının doğru olmadığını, bu yaklaşımla en küçük özel sektör bankasının bile zarar edeceğini söyledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!