"Petrolde 100 doların altı zor"

Londra'da konuşan Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başekonomisti Fatih Birol, Birol, petrol ve doğalgaz fiyatlarının Türkiye için çok önemli olduğunu, Türk ekonomisinin "en büyük baş ağrılarından" cari açığın esas tetikleyicisinin petrol ve doğalgaz fiyatları olduğunu vurguladı.

"O bakımdan umarım, petrol ve doğalgaz fiyatlarında bir düşme görürüz. Ama bence yine de hazırlıklı olmamız lazım" diyen Birol, petrol fiyatlarının 100 dolar civarında seyredebileceğini, 100 dolar seviyesinden çok ciddi olarak aşağıya düşmesini beklemediğini kaydetti.

Birol, "Umuyorum ama bekleyemiyorum. 100 dolar civarında kalabilir, birazcık aşağıya, birazcık yukarıya gidebilir ama birkaç ay öncesinde olduğu gibi 50 dolar civarlarına gelmesini düşünmek biraz iyimserlik olur" dedi.

Yeni rafineriler
Avrupa'daki rafinerilerin kapanma sürecine girmesinin, Türkiye'ye yeni rafineri yatırımlarını artırıp artırmayacağına ilişkin de Birol, Avrupa'da petrol talebinde azalma olacağını, talebi tetikleyen araç satışlarında belli bir doyuma ulaşıldığını belirterek, "Avrupalılar zengin olunca bir araba aldılar, biraz daha zengin olunca iki araba aldılar ama 10 tane satın alacak halleri yok, belli bir doyuma ulaştı" dedi.

Buna karşın Türkiye'de otomobil ve kamyon sayısının hızlı bir şekilde artmaya devam ettiğini, bunun da petrola olan talebi ciddi bir şekilde tetiklediğini dile getiren Birol, "O bakımdan Türkiye'de petrol ürünlerine olan talep çok fazla ve Türkiye'nin jeopolitik olarak son derece güzel bir yerde olması, Türkiye'de yakın zamanda mevcut rafinerilere ek olarak yeni rafineriler olabileceği ihtimalini artırıyor. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde Türkiye'de yeni rafinerilerin inşasına başlanabileceğini düşünüyorum" diye konuştu.

"Maliyet açısından nükleer enerji önemli bir opsiyon"
"Türkiye'nin nükleer enerjiye ihtiyacı olduğunu her fırsatta dile getirdiğinin ve Türkiye'nin bu yönde çalışmaları olduğunun" anımsatılması üzerine de Fatih Birol, nükleer enerjiyle ilgili özellikle Fukuşima'daki olaydan sonra dünyada önemli bir kafa karışıklığı yaşandığını, bu kafa karışıklığının giderek azaldığını ve nükleer enerjinin hem ekonomik hem de çevre açısından avantajlarının görülmeye başlandığını anlattı.

IEA Başkanı Birol, "Buna en güzel örnek geçen hafta içerisinde İngiltere'nin, Fransızlar'la birlikte nükleer santral yapma kararı almış olması. Bence bu oldukça önemli bir sinyal, sadece İngiltere için değil tüm dünya ülkeleri için..." dedi.

Türkiye'deki durumun ise çok farklı olduğunu kaydeden Birol, nüfusun hızlı bir şekilde artıp, ekonominin büyüdüğünü, bununla birlikte elektriğe olan ihtiyacın İngiltere, Almanya ve diğer ülkelerden üç dört misli daha hızlı artığını, bu nedenle talebi karşılamak için yeni santraller kurmak gerektiğini belirtti.

Birol, "Nükleer enerjinin de maliyet ve çevre açısından Türkiye için son derece önemli bir opsiyon olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki 20 yıl içerisinde Türkiye'nin eğer elektrik enerjisinin yüzde 20'si nükleer enerjiden gelirse, bunun Türkiye için son derece yararlı olacağını düşünüyorum ve bu konuda atılan adımları canı gönülden destekliyorum. Maliyet açısından da nükleer enerjinin önemli bir opsiyon olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

"Türkiye'nin lehine olur"
Kuzey Irak'taki petrol ve doğalgaz rezervlerinin Türkiye'nin enerji politikalarına etkisine ilişkin bir soru üzerine ise Birol, Türkiye'nin geleceğinde enerjinin son derece önemli bir rol oynayacağını kaydetti.

O nedenle, hem Kuzey Irak'la, hem Bağdat'la Türkiye'nin ilişkilerini geliştirmesinin, enerji anlaşmaları yapmasının Türkiye'nin lehine olduğunu belirten Birol, sözlerini şöyle tamamladı:

"Çünkü yanımızda son derece zengin petrol ve doğalgaz yataklarına sahip bir komşumuz var. Bu komşumuzla ilişkilerimizi iyi bir şekilde geliştirirsek, bundan hem biz hem de Iraklılar faydalanabilir. Yani biz yıllar boyunca Irak'ta olanlardan dolayı Irak'ın cefasını çektik, biraz da sefasını çekme zamanı geldi diye düşünüyorum."