Kimsenin elinde kristal küre yok

Güncelleme Tarihi:

Kimsenin elinde kristal küre yok
Oluşturulma Tarihi: Haziran 20, 2009 00:00

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mustafa Koç, "kriz dibi gördü mü, çıkış başladı mı" tartışmalarına dikkat çekerek, "Kimsenin elinde kristal küre yok. Zamanı iyi kullanmak ve hızlı hareket etmek çok büyük önem arz ediyor " dedi.

Kimi ’V’ diyor kimi ’L’

Bodrum’da yapılan TÜSİAD YİK toplantısındaki konuşmasında, kafaların iyice karıştığını dile getiren Koç, şunları söyledi: "Kafalar o kadar karışmış ki, iyimserler ’v’ harfine benzetiyor, kötümserler ’l’ harfine. Kimileri ise sürecin gelişimini ’w’ şeklinde öngörüyor. Aslında bu tartışmaları küçümsüyor değiliz, hepsinin temelinde farklı varsayımlar var ve sonuçta kimsenin elinde geleceği gösteren ’kristal bir küre’ yok. Ancak asıl tartışılması gereken konu bizce çok farklı. Küresel planda, bizim Türkiye’de çoğunlukla göz ardı ettiğimiz bir başka tartışma daha alttan alta sürüyor aslında. Bu tartışma kısaca, kriz sonrası dünyada daha etkili, daha verimli, daha rekabetçi bir ekonomik yapı nasıl oluşturulabilir, bu yapı hangi yeni iş alanlarını yaratır, biz bu yapıda nasıl bir rol oynayabiliriz."

Teşvikteki soru işaretleri

Konuşmasında daha çok kaynaklar konusunda kafalarında bazı soru işaretleri bulunduğunu belirten Koç, zaten artmakta olan bütçe açıklarının bu yeni programın işlerlik kazanmasıyla daha da artacağını vurguladı. "Bu açıklar ne şekilde finanse edilecek" diye soran Koç, sözlerine şöyle devam etti: "Kısıtlı olan iç tasarruflara başvurulacak olursa, büyümenin finansmanı konusunda çok ciddi bir sorunla karşı karşıya kalmaz mıyız? Büyümeyi dış kaynakla finanse etmeyi düşünüyorsak, bunu nasıl bir model içinde gerçekleştireceğiz? Bütçe istikrarı için önemli olan faiz dışı fazladan tamamıyla vaz mı geçiyoruz? Vazgeçmiyorsak, bunu sağlamak için hangi ek yapısal tedbirleri uygulamayı düşünüyoruz?"

Tam üyelik hedefine yol haritası ile destek verilmeli

AVRUPA
Birliği (AB) ilişkilerinden sorumlu bir Devlet Bakanlığı kurulmuş olmasının, "2014’te tam üyelik" hedefini samimiyetle savunmayı sağlayacak bir yol haritası ile desteklenmesi gerektiğini söyleyen Mustafa Koç, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: "Demokratik gelişimimizi tamamlayacak olan reformlar yeniden öne alınmalı. Türkiye’nin çağdaş bir hukuk devleti olabilmesi yolunda ilerlememizi sürdürebilmek için gerekli altyapının kurulmasına, gerekli reformların tamamlanmasına hız verilmeli."

IMF ile müzakere büyüme açısından önemli

IMF
ile devam eden müzakere sürecine değinen Mustafa Koç, bu müzakere sürecinin sonucunun büyümenin finansmanı açısından büyük önem taşıyacağını kaydetti. Koç, bu konudaki belirsizliğin ortadan kalkması, dış kaynak finansmanının ve ertelenen yatırım harcamalarının önünün açılmasına da katkıda bulunacağını belirterek, şöyle konuştu: "Krizden çıkış yılın son çeyreğinde başlayabilir veya 2010’a kalabilir. Sert, ya da yumuşak olabilir. Her ne olursa olsun, çıkış sonrasında ekonominin dümenini ne yöne çevireceğimize ilişkin çalışmalarla, çıkışı sağlıklı bir şekilde gerçekleştirecek çalışmaları paralel biçimde götürmek zorundayız."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!