İhale yasaklılarına ‘TC kimlik’ şoku

Güncelleme Tarihi:

İhale yasaklılarına ‘TC kimlik’ şoku
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 17, 2010 11:36

Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş'nin (TEDAŞ) internet sitesinde ihale yasaklısı 10 firmadan 7'sinin yetkilisinin vatandaşlık numaraları ile birlikte duyurması, hukukçuların ve listede adı yer alanların tepkisine neden oldu.

İhale yasaklısı firmalar listesinde adının T.C. kimlik numarası ile birlikte verilmesine tepki gösteren Eskişehirli sanayici Ali Özen, bir hurda ihalesinde verdikleri fiyatın yüksek olmasından kaynaklı geri çekildiklerini, bu yüzden TEDAŞ'ın yasaklı firmalar listesine girdiklerini belirtti. Yasak süresinin bir yıl olduğunu hatırlatan Özen, “Bu bizim için kötü bir durum. Nasıl olduğuna şaşırdım. Şartnamede ihalenin yasaklanması durumunda özel bilgilerimizin yayınlanacağı söylenmemişti. Bu bize noter kanalıyla bildirildi” dedi.

“İHALEDEN SONRA İŞ YAPAMADIM"

Yasaklı firmalar listesinde olduğunu, firmanın kendisinin bilmesinin yeterli olacağını dile getiren Özen, “Bu ihaleden bu yana doğru dürüst iş yapamıyorum. Bu durumdan haberdar değildim. Bu yüzden olabileceği konusunda şu anda şüphe duyuyorum. En kısa zamanda bir avukatla görüşerek işlem başlatacağım” diye konuştu.

Listede adı bulunan ancak kimliğinin açıklanmasını istemeyen bir vatandaş da, malzeme alım ihalesine katıldıklarını, ancak TEDAŞ ihalelerinden bir yıl süreyle men edildiklerini anlatarak, TC kimlik numarasının herkesin görebileceği bir yerde yayınlanmasını doğru bulmadığını kaydetti.

İLKİZ: KANUN ÇIKMALI

Konuyla ilgili değerlendirme yapan avukat Fikret İlkiz, gizliliğin sağlanması, verilerin saklanması, korunması, silinmesi ve değiştirilmesi gibi durumların kişinin temel hak ve özgürlükleri ile birlikte düşünülmesi gerektiğini savundu. İlkiz, Kamu İhale Kanunu çerçevesinde ihale yasakları ile ilgili karar verilebileceğini aktararak, “Bu karar verilmiş olmasına rağmen ilanı gerekmez. Zaten katılan firmalar yasaklı olup olmadıklarının bildirildiği andan itibaren ihalelere katılamayacaktır. Burada kişisel verilerin gizliliği, hem gerçek hem tüzel kişilerin verilerinin gizliliğinin korunması esastır” dedi. Gizliliğin korunması konusunda çıkarılmış bir kanunun olmamasının eksikliğine işaret eden İlkiz, bu konudaki tasarının TBMM'de beklediğini anımsattı. İlkiz, kanunun acilen çıkması gerektğini vurgulayarak ihale yasaklısı şirketlerin kamu kurumlarının internet sayfalarında yer almasının yanlış olduğunu kaydetti.

SÖKMEN: SUÇ TEŞKİL EDER

İzmir Barosu Başkanı Özdemir Sökmen de, “Bu tür verilerin internette yayınlanması doğru değil. İhale şartnamelerinde bile gizli tutma şartı ve yayınlanmaması konusunda hüküm vardır. Böyle bir hüküm olmasına karşın yine de gizli veriler yayınlanıyorsa suç teşkil eder ve vatandaşa maddi ve manevi tazminat açma hakkı verir” bilgilerini verdi. Verilerin gizliliği konusunda Hükümet'i de eleştiren Sökmen, “Bu Hükümet döneminde öyle şeyler yapıldı ki, insanların özel hayatına rahatça girilebiliyor. Bu alanın kontrol altında tutulması da kolay değil. İktidarın yeterli tedbir aldığı söylenemez. Bu durumu yaşayanlar kamu kurumu söz konusu ise İdare Mahkemeleri'ne tam yargı davası açabilirler. Eğer özel kurum söz konusu ise Asliye Hukuk Mahkemeleri'ne başvurulabilir” dedi.

GÜLŞEN: GEREKÇELER DE AÇIKLANMALI

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi Başkanı Sedat Gülşen ise ihale yasaklısı firmaların kamuoyuna aktarılması zorunlu ise gerekçelerinin de yer almasının gerektiğini vurgulayarak, böylece kötü niyetli firmalarla personel yetersizliği, değişen ekonomik koşullar gibi nedenlerle yükümlülüklerini ellerinde olmadan yerine getiremeyen firmaların birbirinden ayırt edilebileceğini söyledi. Gülşen, özel kimlik bilgilerinin yayınlanmasının ise yanlış olduğunu savunarak, sadece ihaleye giren firmanın isminin ve adresinin verilmesinin yeterli olabileceğini dile getirdi.
Bu konuda TEDAŞ'dan ise bir açıklama yapılmadı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!