Esprit’in stratejik ortağı oldu, 30 milyon Euro ihracatı garantiledi
Güncelleme Tarihi:
Demet CENGİZ BİLGİN
Oluşturulma Tarihi: Haziran 24, 2010 00:00
Türkiye’nin en büyük hazır giyim ve konfeksiyon ihracatçılarından olan ve geçen yılı 250 milyon dolar ciro ile kapatan Hey Tekstil, 16 yıldır üretim yaptığı Esprit’in stratejik ortağı oldu. Esprit’in örme, t-shirt gibi üst gruplarının tamamını kendilerinin üreteceğini belirten Hey Tekstil’in sahibi Aynur Bektaş, “Bu 30 milyon Euro ihracat demek” dedi.
2009 yılını sanayi ve dış ticaret şirketi olarak 250 milyon dolar ciro ile kapatan Türkiye’nin önde gelen hazır giyim ve konfeksiyon ihracatçılarından Hey Tekstil, 16 yıldır üretim yaptığı Esprit’in stratejik ortağı oldu. Esprit’in örme, t-shirt gibi üst gruplarının tamamını kendilerinin yapacağını belirten Hey Tekstil’in sahibi Aynur Bektaş, “Burada 30 milyon Euro’luk ihracattan bahsediyoruz” dedi. Aynur Bektaş, yaptığı yatırımlar nedeniyle geçtiğimiz hafta TBMM Üstün Hizmet Ödülü’nü aldı.
Olimpiyat’ı bile iptal eder
İstanbul’un yanısıra Çerkeş, Hacıbektaş, Batman’da üretimi bulunan Hey Tekstil’in stratejik ortaklık ile kalite ve verimliliği artıracağını, fiyatı ise düşüreceğini belirten Aynur Bektaş şöyle konuştu: “Birkaç hafta önce bu anlaşmayı imzaladık. Fakat bu anlaşmanın tek şartı içeride üretim. Çoğu firma imalattan kaçtı, fasona döndü. Fakat üretim koşulları Esprit gibi büyük firmalar için çok önemli. Çalışma koşulları, edinilmiş haklar, sömürülen işçiler, çocuk işçiler olimpiyatları bile iptal ettirebilecek kadar ciddi bir konu. Artık bir anne çocuğuna başka bir çocuğa ürettiği bir şeyi almak istemiyor. Çalışanların hakları ve koşulları açısından dünyadaki standartları eksiksiz yerine getirmek gerekiyor.”
İhracatı artıracak yöntem
İçeride üretimde yüzde 5 olan kayıp oranının dışarıda üretimde yüzde 10-11’e çıktığını hatırlatan Bektaş, buradan elde ettikleri kazanımı da müşteriye yansıttıklarını söyledi. Tasarım-üretim desteği, kaliteli-ucuz üretim modeline ağırlık vererek Türkiye’nin, Esprit ile yaptıkları türden anlaşmalar ile ihracatını artırabileceğini vurgulayan Bektaş, kimsenin gelip Türkiye’de fabrika satın almayacağını, ancak stratejik ortaklıklarla dünya ticaretinden daha çok pay kapılacağını belirtti.
Anadolu ayakta tuttu
Üretimin daha çok Anadolu’ya kaydırılması gerektiğini söyleyen Bektaş, Türkiye’nin üretim gücünü muhafaza etmesinde Anadolu’nun belirleyici olacağını kaydetti. 2005’te başlayan sıkıntılı sürece global krizin de eklenmesiyle Türkiye’de KOBİ’lerin gittiğini, atölyelerin dayanamadığını hatırlatan Bektaş, “Bu yüzden uluslararası piyasada fiyat tutturamıyoruz. Sektör krizin daha başında limitini, kredisini tüketmişti. Biz anadolu sayesinde ayakta kaldık” diye konuştu. Sanayi ve dış ticaret şirketi olarak geçen yılı 250 milyon dolar ile kapatan Hey, yüzde 30 adet, yüzde 20 ciroda büyüme kaydetmiş. Şirket bu yıl da yüzde 20 büyüme bekliyor. Hey Group 2009 cirosu ise 500 milyon dolar civarında.
Çevreye açılan Türk markalarla bambaşka bir dünya oluşacak
TÜRK markaların göz kamaştıran bir büyüme içinde olduklarına dikkat çeken Aynur Bektaş “LC Waikiki, bir H&M, bir ZARA olma yolunda. Çevre ülkelerde mağazalarımız artıyor. Türkiye hâlâ çok büyük ihracat yapıyor bu alanda. Arap ve çevre ülkelerde Türk perakendesinin yapılanması gerçekleştiğinde hazır giyim ihracatımız daha da artar. Markalarımız belki sadece marka ve mağazalaşmaya odaklanacak, üretimle uğraşmayacak ve bu işi onlar adına biz yapacağız. Beş yıla kalmayacak çevreye açılan Türk markalarla bambaşka bir dünya oluşacak. Üstelik bu ülkeler kapalı ekonomi oldukları için krizlerden de etkilenmiyor” diye konuştu. Bektaş, 85 milyona doğru giden Türkiye nüfusunun da Türk markalar ve üreticiler için fırsat sunduğunu söyledi.
Tekstili çöpe süpürelim ama yerine ne koyalım
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın son Amerika seyahatinde yaptığı bir sohbette Türkiye’de tekstilin son 10 yılına girdiğini söylemesinin moralleri bozduğunu belirten Aynur Bektaş şu açıklamayı yaptı: “Türkiye’de sektör yılı 19-20 milyar dolar ihracat ile kapar. Türkiye’nin milli geliri 8-10. bin değil de 20 bin dolar olsa işçilik gideri çok artar ve üretim mümkün olmaz. Ama her yıl 750 bin gençin istihdama katıldığı çok genç bir ülkeyiz. İşsizlik ciddi problem. Tarım ve tekstil Türkiye’nin dünyada yüzde 4-5 pay aldığı ender sektörlerden. Tamam tekstilden çıkalım, tekstili çöpe süpürelim ama onun yerine ne iş yapalım? Sektör için 2023 yılında 60 milyar dolar ihracat hedefi konulmuş. Dünyada 600 milyar dolarlık bir bu sektörden vazgeçmemiz mi isteniyor? Tekstil bitse de biz çıkamayız.”
Türk firmaların hayat kurtaran Avrupa, İstanbul Anadolu üçgeni
DEĞİŞEN dünya düzeninde Türk ihracatçı firmaların başka türlü konumlamaya geçtiğini, yurtdışında ofis-Anadolu’da üretim-İstanbul’da showroom, tasarım üçgeninde öne çıktıklarını belirten Aynur Bektaş, Hey Trends firması örneğini verdi: “Piyasa yapıcı ve organizatör olduk. Hey Trends 2002’de tasarım ofisini açtı 15 çalışanı var. Barcelona, Paris, Milano’da ofisi bulunuyor. Hey Trend şirketimiz tasarım yapıyor, pazarlıyor, Türkiye’de de ürettiriyor. Yatırımı yok ama Türkiye’de fiyat tutmuyorsa Türkmenistan’da ürettirebiliyor. Avrupa-İstanbul-Anadolu, Türk firmaların hayat kurtaran üçgeni oldu.”
Olimpiyat’ı bile iptal eder
İstanbul’un yanısıra Çerkeş, Hacıbektaş, Batman’da üretimi bulunan Hey Tekstil’in stratejik ortaklık ile kalite ve verimliliği artıracağını, fiyatı ise düşüreceğini belirten Aynur Bektaş şöyle konuştu: “Birkaç hafta önce bu anlaşmayı imzaladık. Fakat bu anlaşmanın tek şartı içeride üretim. Çoğu firma imalattan kaçtı, fasona döndü. Fakat üretim koşulları Esprit gibi büyük firmalar için çok önemli. Çalışma koşulları, edinilmiş haklar, sömürülen işçiler, çocuk işçiler olimpiyatları bile iptal ettirebilecek kadar ciddi bir konu. Artık bir anne çocuğuna başka bir çocuğa ürettiği bir şeyi almak istemiyor. Çalışanların hakları ve koşulları açısından dünyadaki standartları eksiksiz yerine getirmek gerekiyor.”
İhracatı artıracak yöntem
İçeride üretimde yüzde 5 olan kayıp oranının dışarıda üretimde yüzde 10-11’e çıktığını hatırlatan Bektaş, buradan elde ettikleri kazanımı da müşteriye yansıttıklarını söyledi. Tasarım-üretim desteği, kaliteli-ucuz üretim modeline ağırlık vererek Türkiye’nin, Esprit ile yaptıkları türden anlaşmalar ile ihracatını artırabileceğini vurgulayan Bektaş, kimsenin gelip Türkiye’de fabrika satın almayacağını, ancak stratejik ortaklıklarla dünya ticaretinden daha çok pay kapılacağını belirtti.
Anadolu ayakta tuttu
Üretimin daha çok Anadolu’ya kaydırılması gerektiğini söyleyen Bektaş, Türkiye’nin üretim gücünü muhafaza etmesinde Anadolu’nun belirleyici olacağını kaydetti. 2005’te başlayan sıkıntılı sürece global krizin de eklenmesiyle Türkiye’de KOBİ’lerin gittiğini, atölyelerin dayanamadığını hatırlatan Bektaş, “Bu yüzden uluslararası piyasada fiyat tutturamıyoruz. Sektör krizin daha başında limitini, kredisini tüketmişti. Biz anadolu sayesinde ayakta kaldık” diye konuştu. Sanayi ve dış ticaret şirketi olarak geçen yılı 250 milyon dolar ile kapatan Hey, yüzde 30 adet, yüzde 20 ciroda büyüme kaydetmiş. Şirket bu yıl da yüzde 20 büyüme bekliyor. Hey Group 2009 cirosu ise 500 milyon dolar civarında.
Çevreye açılan Türk markalarla bambaşka bir dünya oluşacak
TÜRK markaların göz kamaştıran bir büyüme içinde olduklarına dikkat çeken Aynur Bektaş “LC Waikiki, bir H&M, bir ZARA olma yolunda. Çevre ülkelerde mağazalarımız artıyor. Türkiye hâlâ çok büyük ihracat yapıyor bu alanda. Arap ve çevre ülkelerde Türk perakendesinin yapılanması gerçekleştiğinde hazır giyim ihracatımız daha da artar. Markalarımız belki sadece marka ve mağazalaşmaya odaklanacak, üretimle uğraşmayacak ve bu işi onlar adına biz yapacağız. Beş yıla kalmayacak çevreye açılan Türk markalarla bambaşka bir dünya oluşacak. Üstelik bu ülkeler kapalı ekonomi oldukları için krizlerden de etkilenmiyor” diye konuştu. Bektaş, 85 milyona doğru giden Türkiye nüfusunun da Türk markalar ve üreticiler için fırsat sunduğunu söyledi.
Tekstili çöpe süpürelim ama yerine ne koyalım
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın son Amerika seyahatinde yaptığı bir sohbette Türkiye’de tekstilin son 10 yılına girdiğini söylemesinin moralleri bozduğunu belirten Aynur Bektaş şu açıklamayı yaptı: “Türkiye’de sektör yılı 19-20 milyar dolar ihracat ile kapar. Türkiye’nin milli geliri 8-10. bin değil de 20 bin dolar olsa işçilik gideri çok artar ve üretim mümkün olmaz. Ama her yıl 750 bin gençin istihdama katıldığı çok genç bir ülkeyiz. İşsizlik ciddi problem. Tarım ve tekstil Türkiye’nin dünyada yüzde 4-5 pay aldığı ender sektörlerden. Tamam tekstilden çıkalım, tekstili çöpe süpürelim ama onun yerine ne iş yapalım? Sektör için 2023 yılında 60 milyar dolar ihracat hedefi konulmuş. Dünyada 600 milyar dolarlık bir bu sektörden vazgeçmemiz mi isteniyor? Tekstil bitse de biz çıkamayız.”
Türk firmaların hayat kurtaran Avrupa, İstanbul Anadolu üçgeni
DEĞİŞEN dünya düzeninde Türk ihracatçı firmaların başka türlü konumlamaya geçtiğini, yurtdışında ofis-Anadolu’da üretim-İstanbul’da showroom, tasarım üçgeninde öne çıktıklarını belirten Aynur Bektaş, Hey Trends firması örneğini verdi: “Piyasa yapıcı ve organizatör olduk. Hey Trends 2002’de tasarım ofisini açtı 15 çalışanı var. Barcelona, Paris, Milano’da ofisi bulunuyor. Hey Trend şirketimiz tasarım yapıyor, pazarlıyor, Türkiye’de de ürettiriyor. Yatırımı yok ama Türkiye’de fiyat tutmuyorsa Türkmenistan’da ürettirebiliyor. Avrupa-İstanbul-Anadolu, Türk firmaların hayat kurtaran üçgeni oldu.”