Enflasyon hedefini tutturmak zorlaşıyor

Güncelleme Tarihi:

Enflasyon hedefini tutturmak zorlaşıyor
Oluşturulma Tarihi: Nisan 06, 2003 00:00

EKONOMİK konularda hükümetin verdiği izlenimlerin oluşturduğu dengede enflasyon hedefini tutturmak zordu. Gerçekleşmeler de bu beklentiyi doğruluyor.Kamu borçlarının kör-topal döndürülmesi ileride gerçekleşecek reel faizlerin ciddi bir biçimde düşmesiyle mümkün olacaktır. İçinde bulunduğumuz şartlarda, gerçekleşecek reel faizlerin düşüşü, nominal faizlerin düşmesiyle değil, enflasyonun bugünkü düzeyinden daha yüksek olmasıyla sağlanacak gibi görünmektedir. Toplum olarak bu konuyu anlamakta zorluk çekiyoruz.SORUMLU KAMUYılın ilk üç ayında toptan eşya fiyatları yüzde 12'nin üzerinde arttı. Bu oran geçen yılın aynı döneminde yüzde 8.8 idi. Geçen yıldan bu yıla ilk üç aydaki enflasyon artışının en önemli nedeni imalat sanayi fiyat artışları oldu. Geçen yılın ilk üç ayında yüzde 4.3 artan imalat sanayi fiyatları bu yıl yüzde 9.4 arttı. Bu dönemde kamu sektöründeki imalat sanayi fiyatları yüzde 15 artarken, özel sektör fiyatlarındaki artış yüzde 6.8 oldu.Kamu sektörü geçen yıl ertelenen zamları bu yıla taşıdı. Kamuda öngörülen finansman hedefleri göz önüne alındığında, en azından bu yıl, kamu sektörünün hedeflenen enflasyon doğrultusunda fiyat ayarlamaları yapabilmesi zor görünüyor. Ucuzlatılacağı söylenen enerji fiyatları bu yılın ilk üç ayında ancak yüzde 2.2 arttı. Çok yakında, ortalama enflasyona olumsuz bir darbe de enerji fiyatlarındaki artıştan gelecektir.Tarım fiyatları geçen yıla göre aynı oranda artmıştır. Tek fark, geçen yılın ilk üç ayında tarım fiyatları artışında düşen bir eğilim vardı, bu yıl eğilim tersine döndü. Bu yılın ilk üç ayında tarım fiyatlarındaki aylık artış giderek yükseliyor.İKİLEMMevsimsel hareketler de göz önüne alındığında, yaz aylarında tarım fiyatlarındaki düşüşler nedeniyle ortalama enflasyonun çok düşük, hatta negatif çıkabileceği de düşünülse, özel sektör imalat sanayi fiyat artışları (çekirdek enflasyon) yıl sonunda toptan eşya fiyat artışlarının yüzde 30'dan daha düşük olma olasılığının çok düşük olduğunu söylüyor. Daha gerçekçi bir beklenti enflasyonun yıl sonunda yüzde 40'lar civarına gelmesidir.Türkiye ekonomisine ciddi boyutlarda dış kaynak gelmesi durumunda, enflasyon daha düşük gerçekleşebilir. Yani, reel faizlerin bugünkü düzeylerinde ancak yeni dış kaynak gelmesi durumunda işleri idare edebiliriz. Aksi taktirde, makro ekonomik dengeler enflasyonun artması yoluyla reel faizleri düşürecektir.Daha açık bir ifadeyle, Hazine'nin borçlanabileceği fonları nominal olarak arttırmak durumundayız. Borçlanabilir fonların nominal olarak artması, ya dış kaynak yoluyla ya da mali sistemin kendi dinamikleri içinde enflasyon yoluyla gerçekleşecektir. Dış mali desteğin gelmemesi durumunda, Merkez Bankası'nın kısa dönemde enflasyonu dizginleyerek mali sistemi nominal olarak büyütmemesine yönelik bir gücü çok zayıftır. Dolayısıyla, enflasyonun hedeflenenin üzerinde çıkması para politikasının hedeflenen doğrultuda yürütülememesinden değil, kamu finansmanında planlananların gerçekleşmemesinden olacaktır.Kamu zam yapmayarak enflasyon artışını dizginlemeye çalışsa, finansman açıkları büyüyüp borçlanma ihtiyacı artacaktır. Bu yılın ilk üç ayındaki gibi, kamu borçlanma ihtiyacını dizginleyecek boyutta zam yapsa, enflasyon doğrudan şişmeye devam edecektir.Borçların çevrilebilmesi ve enflasyon ikilemi hep vardı. Ama, bu yıl bu ikilem çok daha açık bir biçimde görülüyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!