DB: Kredi Türkiye'nin AB’ye uyumunu sağlayacak

Vorkink, Devlet Bakanı Ali Babacan’la birlikte düzenlediği basın toplantısında, üzerinde müzakereler tamamlanan, haziran ayında da Banka yönetimince onaylanması beklenen kredi hakkında bilgi verdi.

Dünya Bankası’nın Türkiye’ye kullandıracağı 1 milyar dolarlık kredinin, onaylandığında Banka tarafından bu yıl içinde bir ülkeye verilmiş en yüksek kredi olacağını söyleyen Vorkink, kredinin koşullarının da son derece uygun olduğunu ifade etti.

REFORM PROGRAMI

Vorkink, İki eşit taksitte kullandırılacak söz konusu krediyle yürütülecek programın özellikle orta-uzun vadede ulaşılmak istenen hedefler açısından çok geniş bir kapsamı olduğunu anlattı. Vorkink, programın, kamu sektörü, finansal-mali sektör, sosyal alan olmak üzere üç ana alanı kapsadığını belirterek, "Bu programın Türkiye’ye gelecekte çok fazla getirisi olacağına inanmaktayız. Bu program, Türkiye’nin sürekli büyümesi, makro ekonomik alanda sürekli istikrar kazanmasına destek olacak" dedi.

Vorkink, birkaç ay değil, yıllar için geçerli olacak programın, Türkiye’nin AB’ye katılımına, bankacılık ile diğer alanlarda AB standartlarına ulaşmasına yardımcı olacağını söyledi.

Yapısal reformların özellile bütçeleme-planlama süreçleri içinde büyük önem taşıdığını, muhasebe, denetim sistemlerinin daha saydam, kamuoyunun bilgilendirileceği bir hale getirilmesi gerektiğine işaret eden Vorkink, bu konularda gerekli düzenlemelerin kısmen zaten yapılmış olduğunu hatırlattı.

Vorkink, özellikle geçen yaz kabul edilen kamu ihale yasası, bilgi alma hakkıyla ilgili yasa, kamuda mali kontrolle ilgili yasanın, daha saydam bir yapı oluşması açısından önemli adımlar olduğunu anlattı.

GÜÇLÜ BANKACILIK SEKTÖRÜ

Güçlü bir bankacılık sisteminin ekonominin istikrarı açısından büyük önem taşıdığını belirten Vorkink, BDDK ile TMSF’nin güçlendirilmesinin ekonomideki istikrarı artıracağını, verimli, etkin çalışmayı beraberinde getireceğini vurguladı.

Vorkink, bu program çerçevesinde hükümetin kamu bankalarını yeniden yapılandırmayı üstleneceğini, böylece bu bankaların önümüzdeki günlerde özelleştirilmelerinin mümkün hale geleceğini anlattı.

Bu programın, hükümetin sağlık ile eğitime yeterli ödenek ayırmasına da yardımcı olacağını söyleyen Vorkink, sosyal korumaya gereksinimi olan kişilerin de bundan yararlanacağını ifade etti. Vorkink, programın sosyal koruma kısmının toplumun özellikle bazı kesimleri için önem taşıdığını, yoksul kesimin ihtiyaçlarının karşılanmasına önemli katkılar sağlayacağını anlattı.

REFORMLARA DESTEĞİN GÖSTERGESİ

Dünya Bankası yönetiminin haziran ayında görüşeceği bu kredinin Banka’nın Türk ekonomisindeki reformlara desteğinin de bir göstergesi olduğunu vurgulayan Vorkink, "Bu ayrıca şunu gösteriyor: Türk hükümeti sadece yapısal reformları projelendirmekle kalmamış, bunları projelendirerek yaşama geçirme yönünde de kararlılık sergilemiştir" dedi.

Vorkink, kredinin, Türkiye’nin reformlar açısından atmış olduğu adımların bir göstergesi olduğunu, ekonomik anlamda kazancın da bir göstergesi olacağını kaydetti.