Beyaz et sektöründe durum

Güncelleme Tarihi:

Beyaz et sektöründe durum
Oluşturulma Tarihi: Eylül 09, 2006 10:55

Şen Piliç Gıda Sanayi A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Gürdamar, beyaz et sektöründe ihracatın önündeki engelin yem fiyatları olduğunu belirterek, “Tarım ülkesi olmamıza rağmen yemi diğer ülkelere göre 2 kat daha fazla fiyata alıyoruz. Bu durumda ihracatımızı çoğaltmamız çok kolay değil” dedi.

Sakarya'nın Söğütlü ilçesi Alifuatpaşa beldesinde bulunan fabrikalarında yılda 80 bin tavuk üreten Şen Piliş A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Gürdamar, tavukçuluk sektöründe ihracatın çok az olduğunu, bunun en önemli nedeninin de yem maliyetleri olduğunu savundu.

Gürdamar, “Çünkü bizim esas maliyetimiz yemdir. Yemin hammaddesi hububattır. Tarım ülkesi olmamıza rağmen yemi diğer ülkelere göre, 2 kat daha fazla fiyata alıyoruz. Bu durumda ihracatımızı çoğaltmamız çok kolay değil. Yani biz bugün yemi 250-300 dolara alıyorsak, Amerikalı, Arjantinli üreticiler 100-120 dolara alıyor. Yem maliyetlerinin yüksek olması bizi engelliyor” dedi.

KUŞ GRİBİNİ ÜLKE OLARAK ÇABUK ATLATTIK”

Devletin ve özel sektörün, kuş gribiyle ilgili Avrupa Birliği (AB) nezdinde bütün önlemleri aldığını anlatan Gürdamar, en son teknolojiyle çalıştıklarını, Sakarya'da 500 üreticiyle işbirliği halinde olduklarını dile getirdi.

Sakarya ekonomisinde önemli bir yere sahip olduklarını vurgulayan Gürdamar, şunları söyledi:

“Bu sektörün üretiminin 5'te 1'i Sakarya'dan karşılanıyor. Bunun nedeni buranın pazara yakın ve insanlarının bu işe uygun olmasıdır. 2006 yılının başında kuş gribi vakası yaşadık. İnsanlarımız ve sektörümüz etkilendi. Ama kuş gribini ülke olarak çabuk atlattık. Ama bununla yaşamayı öğrenmeliyiz. Kuş gribi 2005 yılından önce de vardı, bundan sonra da olacak. Ama insanlarımızın, bu kadar etkilenmesi gereksizdi. Çünkü Avrupa'da ve dünyada entegre tesislerde kuş gribi görülmüş değildir. Türkiye bu konuda hazırlıklı. Devlet de, özel sektör de hazırlıklarını yaptı. Biz sadece bu konuda değil, diğer güvenlik konularında da sürekli üreticilerimize eğitim veriyoruz. Türk halkı bu konuda emin olmalı, entegre tesislerin kesimhanelerinden, hasta tavuk geçmez. Şu anda herhangi bir olumsuz durum yok.”

“KANUNLAR, YÖNETMELİKLER UYGULANMALI”

Avrupa ülkelerinin de kuşların göç yolları üzerinde olduğunu hatırlatan Gürdamar sözlerine şöyle devam etti:

“Kanunlarımız, yönetmeliklerimiz AB ile entegredir. Fakat bunların uygulanmasında eksiklikler var. Kuş gribinin bulaşma kaynağı tavukların serbest dolaşımıdır. Örneğin yönetmelikte, bir ticari işletmeyle, köyünde ya da evinde tavuk yetiştirenleri aynı gruba sokmuşlar. Yönetmelikte hayvanları kümeste beslemeleri, dışarı çıktıkları alanın üstünün kapalı olması, etrafının ise tellerle çevrilmesinin şart olduğu yazıyor. Ama şimdi köylerde tavukların bu şartlarda yetiştirilmediğini, serbestçe dolaştığını görüyoruz.

Devletin komşuların birbirlerini şikayet etmelerini ya da bizim köylüleri şikayet etmemizi beklemeden çıkıp jandarmayla, polis güçleriyle kontroller yapması gerekiyor. Avrupa'da bu böyle uygulanıyor. Avrupa göç yolları üzerinde değil mi? Onlar da bunları yaşıyorlar ama kanunları, yönetmelikleri uyguluyorlar.”

Gürdamar, yaşanan olumsuzluklara rağmen 2005 yılında zarar etmediklerini, 2006 yılını da karla kapatacaklarını sözlerine ekledi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!