2 bin 500 gurbetçi iş için umudunu Türkiye’ye bağladı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Mart 01, 2009 00:00
Resmi rakamlarla 3 milyon, işe bir süre ara vermek zorunda kalanlarla 5 milyon kişinin işsizlik sorunuyla yüz yüze geldiği Türkiye yönetici arayan yurtdışı şirketlerden büyük ilgi görüyor.
CNN Türk ve Hürriyet Gazetesi’nin birlikte hazırladığı ’Küresel Krizde İşsizlik Psikolojisi’ programına katılan DataExpert İnsan Kaynakları CEO’su Yasin Altunkaya krizin başlangıcından bu yana yurtdışında yaşayan 2 bin 500 Türk’ten yöneticilik başvurusu aldıklarına dikkat çekerek, "Türk yöneticilere yurtdışında faaliyet gösteren şirketlerden de büyük talep geliyor. Esnek yapıya sahip olan Türkler özellikle satış ve pazarlama alanında yöneticilik teklifi alıyor. Fazla düzenli olmadıkları için finansta ise başarılı olamıyor" dedi.
Maaş yüzde 10 düştü
Ebru Baki’nin hazırladığı, Hürriyet Gazetesi Ekonomi Servisi’nden Ayşegül Akyarlı Güven’in sorularıyla katkıda bulunduğu programda yurtdışında yaşayıp Türkiye’de iş arayan Türkler’in de avantajların yanında bazı dezavantajlar taşıdığını dile getiren Altunkaya şunları söyledi: "Çok uzun süredir dışarıda olanlar Türkiye’nin dinamiklerini bilmiyor. Ama uluslarası arenada şanslı oluyor. ÖZellikle uluslararası yatırımcı bu özellikteki çalışanlara ilgi gösterebiliyor. Ancak dönem itibariyle şu an yapılan iş tekliflerinde maaşlar bir süre öncesine göre yüzde 10 daha düşük olarak öneriliyor. Bu düşüş oranının daha da artması bekleniyor."
İşini kaybeden bir çalışanın yeni iş görüşmesine 1-0 yenik başlamayacağını dile getiren Altunkaya en fazla çalışan aranan sektörleri şöyle sıraladı: "Lisan bilen hukukçu ve yönetici asistanı bulmak, genel müdür bulmaktan daha zor. Ayrıca yabancı dil bilen inşaat mühendisi ve proje yöneticisi bulmak da oldukça güç. Yabancı yatırımcının gelişiyle hızlanan bu arayış alt yapısı tamamen hazır olmadığı için Türkiye’ye gelen yatırımları bile sekteye uğratabilir. Bilişim, telekom gibi sektörlerdeki kalifiye çalışan arayışı ise artarak sürüyor. Genel çerçevede ise işe alımlarda yüzde 30 düşüş gözleniyor."
Patron büyük resme bakar
Patron veya müdürün işten çıkartma kararı alırken yaptığı seçimlerde büyük resme baktığını ifade eden Altunkaya seçimin kriterlerini ise şöyle açıkladı: "Patronlar sanıldığı gibi karar aşamasında yüksek tazminata bakmıyor. Daha az katma değer yaratan çalışanları seçmeye çalışıyor. Bazen de bölüm kapattığı için memnun olsa bile çalışan ve hatta yönetici çıkartmak zorunda kalabiliyor. ’Son giren ilk çıkar’ anlayışı ise ilk aşamada değil sadece eşdeğerler arasında seçim yaparken önem kazanıyor."
Maaş yüzde 10 düştü
Ebru Baki’nin hazırladığı, Hürriyet Gazetesi Ekonomi Servisi’nden Ayşegül Akyarlı Güven’in sorularıyla katkıda bulunduğu programda yurtdışında yaşayıp Türkiye’de iş arayan Türkler’in de avantajların yanında bazı dezavantajlar taşıdığını dile getiren Altunkaya şunları söyledi: "Çok uzun süredir dışarıda olanlar Türkiye’nin dinamiklerini bilmiyor. Ama uluslarası arenada şanslı oluyor. ÖZellikle uluslararası yatırımcı bu özellikteki çalışanlara ilgi gösterebiliyor. Ancak dönem itibariyle şu an yapılan iş tekliflerinde maaşlar bir süre öncesine göre yüzde 10 daha düşük olarak öneriliyor. Bu düşüş oranının daha da artması bekleniyor."
İşini kaybeden bir çalışanın yeni iş görüşmesine 1-0 yenik başlamayacağını dile getiren Altunkaya en fazla çalışan aranan sektörleri şöyle sıraladı: "Lisan bilen hukukçu ve yönetici asistanı bulmak, genel müdür bulmaktan daha zor. Ayrıca yabancı dil bilen inşaat mühendisi ve proje yöneticisi bulmak da oldukça güç. Yabancı yatırımcının gelişiyle hızlanan bu arayış alt yapısı tamamen hazır olmadığı için Türkiye’ye gelen yatırımları bile sekteye uğratabilir. Bilişim, telekom gibi sektörlerdeki kalifiye çalışan arayışı ise artarak sürüyor. Genel çerçevede ise işe alımlarda yüzde 30 düşüş gözleniyor."
Patron büyük resme bakar
Patron veya müdürün işten çıkartma kararı alırken yaptığı seçimlerde büyük resme baktığını ifade eden Altunkaya seçimin kriterlerini ise şöyle açıkladı: "Patronlar sanıldığı gibi karar aşamasında yüksek tazminata bakmıyor. Daha az katma değer yaratan çalışanları seçmeye çalışıyor. Bazen de bölüm kapattığı için memnun olsa bile çalışan ve hatta yönetici çıkartmak zorunda kalabiliyor. ’Son giren ilk çıkar’ anlayışı ise ilk aşamada değil sadece eşdeğerler arasında seçim yaparken önem kazanıyor."