Yeter söz milletin

Yalçın BAYER

Ah babacığım, Alman mühendisin sözünü neden dinlemedin!

Başta 75 yaşındaki babam olmak üzere ailecek İstanbul doğumluyuz. Ve bundan gurur duyuyoruz. Çünkü, 'İstanbul efendisi' bir deyim değil, hayatın gerçek kesitidir.

Bugünkü ortamda ar, namus, şeref, haysiyet, dürüstlük ve insanlık gibi artı değerlerin yerini eksi değerler -daha doğrusu değersizlikler- aldı. Eşkıya şehre inmiş, silah bırakmış, eline kalemi almış, kravat takmış, adam kılığına bürünüp mevki sahibi olmuş, ticaretle uğraşmaya başlamış; ama bozuk olduğu için her şey sırıtıyor.

Bizi kimler soyuyor? Devlet mi, yoksa işe yaramayan yasalarla çek karnesi dağıtan bankalar ve onların abuk sabuk kalitesiz müşterileri mi?

İhlas Finans'ın Şanlıurfa Şubesi'ne, İhsan Sezer isimli çek karneli müşterisini sorduk. 'Çok iyi müşterimizdir' dediler. Ancak, İhsan Sezer'e ait elimizdeki çekin günü gelip de bu bankaya sorduğumuzda, bilgisayarda 'işlem yasağı konmuştur' ibaresiyle karşılaştık.

Çekin sahibini aradığımızda, çekini çaldırdığını söyledi! Hayret, ne hikmetse İhsan Sezer Bey!

Çeklerini imzalıyor ve sonra da çaldırıyor!..

İhlas Finans'ın Şanlıurfa Müdürü de, bir mahkeme kararı olmadan, polise veya devletin ilgili yerlerine başvurulmadan çeke işlem yasağı koyduruyor!

Müşterisini 'korumaya' kalkarken, bizim haklarımızı gasp etmeye ve bizim haklarımızla oynamaya nasıl cüret edebiliyor? Böyle bir kişiye arka çıkıp ahlaksızlığa nasıl ortak olabiliyor?

Babama 50 yıl önce Alman mühendis, ‘‘Oğlum bu ülke sizin gibi dürüst insanlara göre değil, Almanya'ya, İsviçre'ye gidin’’ demiş.

Şimdi anlıyorum, o zaman da pislikmişiz... Ama şimdi ise 'kokuşmuşluğumuz bütün âlemi' sarmış...

Fahrettin DALMAZ-İSTANBUL

Halikarnas Balıkçısı'nın

kemiklerini sızlatıyoruz

HALİKARNAS Balıkçısı Şakir Kabaağaçlı'nın Bodrum'daki evi, müze yapılarak korunması gerekirken köfteci dükkânı yapıldı. Yanlış duymadınız, Halikarnas Balıkçısı'nın kaçıp kurtulmak için gittiği Bodrum'daki evi köftecilere mekân oldu.

İnsaf be... İnsaf ki insaf. Şimdi Halikarnas'ın kemikleri sızlamaz mı?

Bu evi müzeye dönüştürmek yerine kiraya verip gelir elde etmeyi düşünenler, bari evi bir balıkçıya kiralasalardı... Böylece kendileri kira geliri alırken Halikarnas Balıkçısı'nın kemiklerini de belki sızlatmamış olurlardı.

O Halikarnas Balıkçısı ki, Azra Erhat'larla, Eyüboğlu'larla başlatıp bizlere ve bütün dünyaya armağan ettiği Mavi Yolculuk'u keşfedendir. O Şakir Kabaağaçlı ki Bodrum'un Bodrum olamasını sağlayandır. Evi böyle mi olmalıydı? Duvarına MHP bayrağı mı asılmalıydı?

Bu bir kültür cinayetidir.

Bu cinayete son verilmeli, Şakir Kabaağaçlı'ın evi Halikarnas Balıkçısı'nın adına uygun bir müze haline getirilmelidir.

Fehmi KÖFTEOĞLU-İSTANBUL

Kahramanmaraş'ta

şaibeli ihaleler

KAHRAMANMARAŞ Köy Hizmetleri İl Müdürlüğü'nde son aylarda, köy yolları yapımına ilişkin şaibeli mıcır ihaleleri yapıldığı, usulsüz istihkaklar düzenlenerek ödemelerde bulunulduğu öne sürülüyor. Bayındırlık ve İskan Bakanı, Gaziantepli Mustafa Yılmaz'ın köylüsü ve yakını olduğu için 55. hükümetin oluşmasından hemen sonra Kahramanmaraş Köy Hizmetleri İl Müdürlüğü'ne atanan Mehmet Yılmaz'ın göreve başlamasıyla usulsüz uygulamalar yapıldığını ve devletin milyarlarca lira zarara uğratıldığını söylüyor muhalefet partileri... Nelerden mi yakınılıyor? İl Müdürü Mehmet Yılmaz'ın emriyle, yol yapımında köyler arasında ayrım yapıldığı, bazı yolların ikinci kez asfaltlanmış gibi gösterildiği, bazı yolların olduğundan uzun gösterilerek torpilli müteahhit firmaya fazladan ödeme yapıldığı, bazı ihalelerin teminat alınmadan yapıldığı, ihalelere belirli firmaların kabul edildiği, çok sayıda firmanın katılmasına fırsat verilmediği, hakediş raporlarının işler bitmeden düzenlenip ödemelerin sağlandığı, zamansız artırım kararları alındığı...

Son olarak da vali, iki firma arasında ihaleye çıkarılan asfalt planti ihalesini şaibeli bularak iptal etmiş. Kahramanmaraşlılar soruyor: Bunca iddiaya karşılık müdür Mehmet Yılmaz hâlâ nasıl ve kimler tarafından korunuyor?

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘İyot eksikliğinin getirdiği sorunların çözümüne, tuz üreticileri katkıda bulunmalıdır.’’

(Dr. Sami Ulus Çocuk Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tahsin Teziç)

---