Yeter artık ama!

Serdar TURGUT
Haberin Devamı

Aşağıda 42 yaşındaki bir Türk vatandaşının canını sıkan, tahammül sınırlarını zorlayan şeylerin bir listesini bulacaksınız.

Bu listeyi yorumsuz veriyorum.

Sıralama tamamen tesadüfidir, önem sıralaması yapılmamıştır.

***

İşte artık bana ‘‘yeter ama’’ dedirten insanlar, olaylar ve şeyler TOP 50 listesi:

1- Mesut Yılmaz'ın bacanağının gözlük çerçevesi modeli.

2- Meral Akşener'in kıkırdayarak gülüşü.

3- Süleyman Demirel'in gelecek güzel günler hakkında yaptığı herhangi bir konuşma.

4- ‘‘Candle in the Wind’’ şarkısı.

5- Televole programı.

6- Diğer Televole programı.

7- Tansu Çiller'in ahlak ve etik üzerine yaptığı konuşmalar.

8- Tansu Çiller'in ahlak ve etik üzerine yaptığı konuşmaları büyük bir coşkuyla alkışlayan moronlar.

9- MİR Uzay İstasyonu ile ilgili son arıza haberleri.

10- Futbolcu Alpay'ın hayat hakkındaki açıklamaları.

11- Siyanürlü altın tartışması.

12- Zeynep Uludağ ile ilgili herhangi bir haber.

13- Müslüm Gündüz ile onu yargılayan hakimin yaptığı herhangi bir diyalog.

14- ‘‘Kalecik Karası’’ şarabı.

15- ‘‘Paper Moon’’ adındaki sosyete aşevi.

16- Sibel Can'ın soyunduğu iddiasıyla yayınlanan giyinik fotoğrafları.

17- Televizyondaki ‘‘Orkid’’ reklamındaki detaylar ve bunu anlatan Nükhet Duru'nun o andaki ses tonu.

18- ‘‘Mektup’’ adlı filmin afişindeki kadının ayağının iriliği.

19- Boşanan insanların ‘‘Biz bunu aşkımız için yaptık’’ diye anlatmaları modası.

20- Kanseri ve diğer hastalıkları önlediği idia edilen meyvelerle ilgili haberlerin tümü.

21- Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan'ın Ecevit'in bulunduğu her yerde onun en fazla 20 santim yanında bulunmakta ısrar etmesi.

22- Mersin Üniversitesi Rektörü'nün telefonda kendisine hakaret eden YÖK başkanına ana avrat sövmeyi akıl edememesi.

23- YÖK'ün üniversiteler üzerinde baskı kurduğu meselesinin tam 15 yıl gecikerek tartışılmaya başlanması.

24- Silah üreticilerinin verdikleri fuar ilanında ‘‘Yurtta Barış, Dünyada Barış’’ sloganını kullanmaları.

25- ‘‘Haydi öptüm, bye, bye’’ şeklindeki konuşmalar.

26- İçişleri Bakanı ve diğer hükümet üyelerinin ‘‘Aydınlık için bir dakika karanlık’’ eylemine destek verdiklerini anlatan konuşmaları.

27- Herhangi bir kokteylde bir araya gelen devlet yetkililerinin sanki birbirlerine hasret kalmışlar gibi hararetli bir sohbete başlamaları ve her televizyon kanalının bu görüntüleri devlet zirvesi olarak aktarması.

28- ‘‘Enflasyonu yeneceğiz.’’ ve ‘‘Vergi adaleti getireceğiz.’’ türündeki her türlü açıklama.

29- Rana'nın çizim yaparken hiç durmadan ciklet çiğnemesi ve üstelik bu cikletin kaçınılmaz bir biçimde, hemen her zaman benim o an da okumakta olduğum kitaba bir şekilde yapışması.

30- Bir önceki maddede (No:29) yer alan olayla ilgili şikâyet etmeye başladığımda Rana'nın bunu tuhaf karşılaması ve beni azarlaması.

31- Yalım Erez'in demeç verme üslubu.

32- Güneş Taner'in bir adet halkla ilişkiler uzmanına, hem de sıkı bir uzmana ihtiyacı olduğunu bir türlü anlayamaması.

33- Birkaç haftadır Hasan Pulur'un yazılarını okumak zorunda kalmam.

34- Pasif-agresif genel yayın koordinatörleri.

35- Aynı gazetede aynı maç üzerine 20 adet ayrı görüşü savunan yazı çıkabilmesi mucizesi.

36- Cuma günleri, hafta sonu başlangıcı olduğu için mutlu olunması gerektiğini anlatan konuşmalar.

37- Hangi konuda olursa olsun bana bir şeyin brifing şeklinde anlatılması ve bunun beni heyecanlandırmasının beklenmesi.

38- ‘‘Ben şarapta Fransız ve Kaliforniya'yı seviyorum’’ dediğimde mutlaka ama mutlaka birilerinin bana ‘‘Ama Türk şarapları da güzel’’ diye konuşması.

39- Yeni arabaya binmeyerek memlekette sosyal adaleti sağladığını zanneden sosyal demokratlar.

40- Çalışmaya ara verip tuvalete gittiğimde mutlaka telefonun çalması. Telefona yetişememem. Sonra arayanın tekrar araması ve bana ‘‘Neredeydin?’’ diye sorması. Bunu soranın ise mutlaka ama mutlaka, ya babam ya da Rana olması.

41- ‘‘Memleketin bu kadar sorunu varken neden böyle şeyler hakkında yazıyorsun?’’ şeklinde başlayan moronik diyalog girişimleri.

42- (27) numaralı maddede sözü edilen ‘‘devlet zirvesinde’’ hemen her zaman Abdullah Gül'ün de konuşmalara katılmaya çaba göstermesi.

43- Ayrıca Abdullah Gül'ün nerede durduğu üzerine çıkan son derece dramatik protokol ihlalleri tartışmaları ve bazılarına göre onun yanlış yerde durmasının dünyanın sonu olması.

44- Kendisini önemli sanan sıkıcı köşe yazarları.

45- Kendisini önemli sanan, ama kesinlikle sıkıcı olmayan köşe yazarları.

46- Hükümet sözcüsü Ahad Andican'ın açıklamaları.

47- Oğuzhan Asıltürk'ün gülmesi.

48- Türkiye'de sanatçıların bir şey üretirken mutlaka sosyal içerikli mesaj vermek zorunda olmaları. Filmcilerin ise mutlaka epik destanlar yaratmakla yükümlü olmaları.

49- Güneş Taner ile Işın Çelebi'nin aynı anda yer alabildiği bir hükümet ile ilgili olarak Ecevit'in hiç durmadan ‘‘Bu hükümet çok uyumlu çalışıyor.’’ diye demeçler vermesi.

50- 49 adet bu abukluğa rağmen hayatın yine de rutin olması.

Yazarın Tüm Yazıları