Rinoplastide cinsiyet faktörü göz ardı edilmemeli

Burun estetiğinde, hastanın yüz yapısıyla uyumlu ve doğal bir görünüm elde edebilmek için yaş, cilt yapısı, nefes alma fonksiyonları ve yüz oranları gibi pek çok unsurun dikkate alındığını ifade eden Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Melih Arif Közen, cinsiyet faktörünün de bu sürecin ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti. Közen, “Kadın hastalar için burun ucu daha kalkık, kıvrımlı ve ince hatlara sahip olacak şekilde tasarlanırken, erkeklerde daha düz ve belirgin hatlara sahip bir burun yapısı tercih edilmelidir. Örneğin, erkeklerde burun sırtındaki kemeri aşırı almaktan kaçınıyoruz. Bu, maskülen bir görünüm sağlamak için önemli bir kriterdir” dedi.

Kadınlarda daha feminen bir görünüm elde edebilmek için burun ucunun açısının ve burun sırtının daha kavisli bir formda şekillendirildiğini söyleyen Közen, “Kadın yüzüne maskülen bir burun yapmak nasıl doğal olmayan bir görüntüye sebep olursa, erkeklerde de feminen bir burun tasarlamak estetik açıdan hoş durmayacaktır. Bu nedenle rinoplasti planlamasında cinsiyet faktörü mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır” ifadelerini kullandı.

AMELİYAT SONRASI SÜREÇ

Rinoplasti sonrası iyileşme sürecinin kişiden kişiye farklılık gösterebileceğini belirten Közen, başarılı bir iyileşme için hastaların burunlarını darbelerden koruması gerektiğini ve doktor kontrollerinin aksatılmamasını söyledi.

İlk birkaç gün hafif şişlik ve morluklar oluşabileceğini ifade eden Közen, bu belirtilerin zamanla azaldığını ve genellikle bir hafta içerisinde hastaların günlük aktivitelerine dönebildiğini söyledi. Ayrıca, doktorun önerdiği şekilde burun bakımı yapılmasının ve verilen ilaçların düzenli kullanılmasının iyileşme sürecini hızlandıracağını ekledi.