Kağıtlar azimle renklendi

Güncelleme Tarihi:

Kağıtlar azimle renklendi
Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2018 09:10

Kağıtlar azimle renklendi

Haberin Devamı

İSTANBUL, (DHA) –MALTEPE Belediyesi Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde kişisel resim sergisi açıldı. Dilek Baydar tarafından açılan serginin amacı engelli çocuklara gelir sağlamak.

Başarılı bir cerrahken geçirdiği trafik kazası sonucu felç kalan ve mesleğini yapamaz hale gelen Dilek Baydar, sekiz karma serginin ardından ilk kişisel resim sergisi 'Azmin Zaferi'ni Maltepe Belediyesi Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde açtı.

HAYATA TUTUNMAK İÇİN RESİMİ SEÇTİ

ABD’nin California Eyaleti’nde Tıp Fakültesi Beyin Cerrahi Yan Dal Nöroloji Bölümü’nde eğitimini tamamlayan Dilek Baydar’ın hayatı 21 yıl önce izne geldiği gün değişti. Aracı ile Ankara yakınlarında bir viyadükten uçan Baydar ölümden dönerken, vücudunda oluşan boyun, bel ve kalça kırıkları hayatını tamamı ile değiştirdi. 10 ay yoğum bakımda kaldıktan sonra Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde (GATA) dört buçuk yıl tedavi gördükten sonra bir daha ayağa kalkmamak üzere taburcu oldu. Sol tarafı felç olan Baydar, 2008 yılında Çapa Tıp Fakültesi’nde bir buçuk yıl tedavi gördükten sonra; daha önce üç üniversiteden ‘bir daha yürüyemez’ raporu almasına rağmen yürümeye başladı. Dört yaşından beri resim yapan Dilek Baydar, kazadan sonra hayata tutunmak için resim sanatını seçmiş. Hayatının her döneminde resimin olduğunu belirten Baydar, şimdi ise bedensel engelli öğrencilere ders veriyor.

“SAĞ ELİMİ KULLANMAYI ÖĞRENDİM”

Sol elini kullanan Baydar, kazadan sonra sağ elini kullanmayı öğrenmiş. Zaman ile kendini geliştirdiğini ifade eden Baydar, “Kaza öncesi ben solaktım. Sol elimle yazı yazan, resim yapan, çalışan bir yapısallığım vardı. Tabi sağ taraftan sıkıntılar olunca, sol taraf tamamen iptal oldu. Ne yapabilirim diye düşünürken, duyusal olarak sol tarafıma sağ tarafım ile yazı yazmayı, resim yapmayı öğrettim. Yavaş yavaş karalamalara başladım. Abuk subuk resimler yapmaya başladım. Hiç durmadım, yatmış olduğum her bölümde her serviste resim yaptım. Bu arada da ben tabi ki resime çok daha fazla zaman ayırmaya başladım. Sağ elim ustalaşmaya başladı. Güzel şeyler oluşmaya başladı. Derken bugüne kadar geldik. Benim dosyamın üzerinde ‘Azmin Zaferi’ yazıyordu” dedi.

“GÖNÜLLÜ BİR EKİP KURDUK”

Dilek Baydar, konuşmasının devamında gönüllülerden oluşan bir ekip kurarak engelli çocuklara yardım ettiklerini söyledi. Yardım ettikleri çocuklardan biri olan Efe Yılmaz Yağız için de serginin bir bölümünü açan Baydar, “Biz gönüllülerden oluşmuş güzel bir ekip kurduk. Bu yavrularımızın önce tıbbi ihtiyaçlarını elimizden geldiği kadar gidermeye çalışıyoruz. Onun dışında rehabilitasyonları ile ilgili neler yapabiliriz ? Onun dışında da keşfediyoruz ki, benim şu an 148 talebemin içinde ‘Boynuz kulağı geçer’ endamı ile çok değerli öğrencilerim var. Kimi ağzı ile kimi ayakları ile yapıyor resmini. Çok şirinler, çok tatlılar. İnşallah onlarla da bir sergi gerçekleştireceğiz.  Onlar benim altın kalpli çocuklarım. Bu serginin de sol tarafında bulunan 40 kadar eseri onkoloji bölümünde yoğun bakımda yatan Efe Yılmaz Yağız için sergiliyoruz. Kendisi lösemi hastası. Ben, bu hastalıktan muzdarip tüm hastalarımıza sonsuz şifalar diliyorum. Aileleri adına da o kadar zor ki, Efe sekiz yaşında. Bir buçuk ay önce ilik nakli gerçekleşti. Ama taburcu olduktan sonra karaciğer enzimlerinde yükselmeler oluştu. Sergi bu tarafı Efemiz için, Yağızımız için. İnşallah çorbalarında tuz olabiliriz” diye konuştu.

“BİRİLERİNİN BİR ŞEY YAPMASI GEREKİYOR”

Devletin engelliler için yaptıklarını yerinde bulan Baydar, gönüllü olarak çalışmalar yapılması gerektiğini söyledi. Birilerinin engelli insanlara yardım elini uzatması gerektiğine dikkat çekerken “Devletimiz çok güzel şeyler yapıyor biz engelliler için. Son çalışmalarda çok güzel. Ama inanın her şey bir yere kadar. Yani birilerinin bir şeyler yapması gerekiyor. Bizler bir şeyler yapacağız. Şu bir gerçek, ‘keşke benim ayaklarım olsa idi. Ben bu yollarda yürüse idim. Ayaklarıma camlar, dikenler batsaydı, acısaydı, ayakkabılarım olmasaydı’ Yani geçmiş, gerçekten geçti. İnsanlar olarak yarınımızı bilmeden yaşıyoruz. Şu zaman bizim zamanımız. İşte bu aralıkta biz kendimizi sevmeli, bir şeylere üzülmemeli, neler yapabiliriz, gerçekten ardımızda biz neler bırakabiliriz ? Bunlara cevap vermemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“ONLARI TAVANA BAKTIRMAYIN”

Engelli bireylerin kendilerini ifade etmesi gerektiğini ifade eden Dilek Baydar, “Lütfen evinde engelli hastası olan ailelere sesleniyorum. Yatırıp tavana baktırmayın. Durumunuz ne olursa olsun. Devlet size ulaşacaktır. Birileri size ulaşacaktır. Birileri sizi duyacaktır. Kaymakamlıklara, belediyelere lütfen bir yerlere başvurun. Mutlaka sizi duyup size ulaşacaklar. Mutlaka ihtiyaçlarınız bir şekilde karşılanacak. Onları televizyonlara bağlamayın. Pencerelerden baktırmayın. Ellerine bir kağıt, kalem tutuşturun. Ya da ne yapabileceklerse” dedi.

Dilek Baydar’ın engelli çocuklar için açmış olduğu 'Azmin Zaferi' sergisi, 12 ayrı sanat dalından eserleri barındırıyor. 6 Aralık tarihine kadar Maltepe Belediyesi Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde açık olacak olan sergi, ziyaretçilerini bekliyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!