Dink cinayetinde kamu görevlilerinin ihmali davasına devam edildi...

Güncelleme Tarihi:

Dink cinayetinde kamu görevlilerinin ihmali davasına devam edildi...
Oluşturulma Tarihi: Ekim 02, 2017 18:35

Dink cinayetinde kamu görevlilerinin ihmali davasına devam edildi...

Haberin Devamı

Özden ATİK/İSTANBUL,(DHA)-AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetine ilişkin FETÖ elebaşısı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma görevlileri ve eski emniyet görevlilerinin yargılandığı 85 sanıklı davaya devam edildi. Duruşmada, gazeteciler Ercan Gün ve Muammer Ay ile o dönem Trabzon İstihbarat görevlisi polis Tevfik Cantürk'ün savunması alındı. Tutuklu sanık gazeteci Ercan Gün, Ogün Samast'ın Samsun'da Türk Bayrağı ile çekilen görüntüleri ile ilgili olarak "Bu görüntüler bize ayın 30'unda kargo ile geldi. Bu görüntülerin ilk defa benim tarafımdan yayınlanmadığı kesin ama kime nerden, nasıl geldiğini bilemem" dedi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, eski emniyet müdürleri Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer, Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz ve gazeteci Ercan Gün ile eski jandarma-emniyet görevlilerinin de aralarında bulunduğu 21 tutuklu sanık ile 10 tutuksuz sanık katıldı. Duruşmada ilk olarak cinayet tarihinde Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Tevfik Cantürk'ün savunması alındı. Cantürk, Muhittin Zenit ile davanın sanıklarından Erhan Tuncel'i yardımcı istihbarat elemanı yaptıkları yönündeki suçlamayı kabul etmedi. Cantürk, "İstihbarat elemanı olarak hiçbir zaman mimlemedim. Erhan Tuncel ile o dönem yaptığım iki görüşmede de bana güven vermedi. Verdiği bilgilerde tutarsızlık vardı. Mesela Yasin Hayal'in İstanbul'a gideceğini söyledi ama ne zaman, nereden ve nasıl gideceğini söylemedi. İstihbarat tecrübelerim doğrultusunda bana güven vermedi. FETÖ/ PDY silahlı terör örgütü ile hiçbir dönem irtibatım olmamıştır" dedi.

"GAZETECİLİK REFLEKSİYLE HAREKET ETTİM"
Davanın tutuksuz sanıklarından gazeteci Muammer Ay ise Samsun'da İHA muhabiri olarak görev yaptığını ve cinayeti bir televizyon kanalında son dakika haberinden duyduğunu belirterek, cinayeti işleyen kişinin Trabzonlu olduğunun söylenmesi üzerine, kurumunun editörleri tarafından İstanbul'dan aranarak, failin o bölgede yakalanma ihtimaline karşı duyarlı olmasının istendiğini belirtti.  Bunun üzerine jandarma ve polisteki kaynaklarını aradığını belirten Ay, gazetecilik refleksiyle hareket ettiğini söyleyerek beraatini talep etti. 
 
"PARAMI ALAMADIĞIM İÇİN GİTTİM"
Gazeteci Ercan Gün ise Zaman Gazetesi'nden ayrıldığında, gazetenin kendisine tazminat ödemek istemediğini belirterek "Sayın savcı iddianamede ayın 30'undan sonra gazeteye gitmemi haber amaçlı olarak göstermiş. 10 yıllık emeğim ödenmek istenmiyordu. Paramı alamadığım için oraya gittiğim ortada. Ama savcılık makamı neden böyle bir şey yapmış anlamak mümkün değil. Kendi isteğimle ayrılmadım" dedi. Ogün Samast'ın Samsun'daki görüntülerinin yayınlanmasına ilişkin olarak da ifade veren Gün, bu fotoğrafların 22 Ocak'ta önce Vatan Gazetesi'nde, daha sonra Hürriyet Gazetesi'nin internet sitesinde ve Star Gazetesi'nde yer aldığını belirtti. 

"KARGO İLE GELDİ"
Kendilerinin de haberin peşine düştüklerini söyleyen Gün, "Görüntü akan bir görüntüye benziyordu. 'Muhtemelen bu görüntülerin devamı vardır' diyerek peşine düştük. Tanıdıklarımı aradım ama bir şey elde edemedim. Ayın 30'unda bu görüntüler bize kargo ile geldi. Haber merkezinden Doğan bey, 'Görüntülerin tamamlanması gerekir' dedi. Olayın geçtiği yer Samsun, oraya gidip anons çekmemiz gerektiğini söyledi. Televizyonculukta böyle bir şey vardır. Haber merkezinden Doğan Bey'in talimatı ile bir kameraman arkadaşımla Samsun'a gittim. Otogarda anons çektim. Eğer jandarma ile ilgili bir kastım olsaydı, otogarın içindeki jandarma karakolunda çekerdim. Çektiğim anonsta da jandarma demiyorum" dedi. "2007'de FETÖ / PDY ya da başka bir isim altında bir örgütün varlığından haberimin olması mümkün değil" diyen Ercan Gün, "Bu görüntülerin ilk defa benim tarafımdan yayınlanmadığı kesin ama kime nereden, nasıl geldiğini bilemem. Tek yargılanan gazetecinin benim olmam Zaman Gazetesi'nde çalışmış olmamdan mı kaynaklanıyor" diye konuştu. Duruşma, sanık Ercan Gün'ün savunmasının alınmasına devam edilmek üzere yarına ertelendi. 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!