Fobi tedavisinde 'hipnoterapi' yöntemi

Güncelleme Tarihi:

Fobi tedavisinde hipnoterapi yöntemi
Oluşturulma Tarihi: Eylül 07, 2016 12:30

Fobi tedavisinde 'hipnoterapi' yöntemi

Haberin Devamı

Turgay İPEK/ERZURUM, (DHA) - ERZURUM Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Kenan Taştan, insanların fobilerden hipnoterapi ile kurtulabileceğini söyledi. Fobilerin nedenlerinin bilinmediğini çoğunun travmatik deneyimler sonucu oluştuğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Taştan, "Fobi korkunun kontrolden çıkmış hali, istem dışı bir harekettir" dedi. Yrd. Doç. Dr. Kenan Taştan bazı fobileri her biri bir saatten olmak üzere yaklaşık 3 seansta tedavi edilebildiğini söyledi.
Fobinin kişinin güncel yaşantısında o obje veya nesne ile karşılaştığı zaman işlevselliğini bozacak kadar onu sıkıntıya sokan bir olay olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Kenan Taştan, günümüzde en sık görülen fobilerin başında sosyal fobiler geldiğini belirtti. Sosyal fobi denilen şeyin bir insanın toplum karşısında, tanımadığı insanlar karşısında konuşma dürtüsü veya bir başkasının yanında telefonla konuşmada sıkıntı çekmesi veya bir başkasının yanında herhangi bir iş yapmada sıkıntı çekmesi olduğunu söyledi. Onun haricinde Agorafobi denilen, yine çok sık görülen fobilerden birisi olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Kenan Taştan, şunları söyledi:
"Agorafobi de kişinin kalabalıklar içerisine çıkması, kaçamayacağını, bulunduğu yeri terk edemeyeceğini düşündüğü alanlarda bulunmasıdır. Buna yine uçak, otobüs gibi taşıt fobisi de girebilir. Üçüncüsü özgül fobiler. En sık görülen fobiler arasında özgül fobiler var. Bunlar hayvanlara karşı özellikle halk arasında çok sık bilinen yılan, kedi, fare, köpek gibi. Onun haricinde yükseklik fobisi. Ama çok enteresan fobiler de var. Yani normal şartlarda, gündelik yaşantıda vatandaşların çok duymadıkları fobiler. Mesela martı fobisi dediğimiz İngiliz sanatçı Adele'nin fobisi. 9 yaşında dondurma yerken bir martının uçarak gelip elindeki dondurmayı kapması neticesinde 9 yaşından beri yaşadığı bir fobi. Arnold Schwarzenegger gibi belki de dünyanın en güçlü insanlarından biri, 7 kere dünya vücut şampiyonu olmuş bir insanın iğne fobisi var. Bazılarının ise farklı ölüm fobileri var. Herhangi bir yerde, kimsenin görmediği bir yerde ölüp, orada çürüyeceği fobisi gibi. Kısacası dünyada kaç milyon tane insan varsa belki bu kadar olmasa da buna yakın fobi sayılabilir. Gündelik yaşantımızda bizim çok sık gördüğümüz bir şey bu. Ortalama olarak insanlarda yüzde on civarında bir fobi sahibi olan var. Bunların bir kısmı gündelik yaşantısında bunlarla çok karşılaşmadıkları için belki sıkıntıya girmiyorlar ama bir kısmı da özgül fobilerde olduğu gibi gündelik aktiviteleri bozabiliyor."
FOBİ TEDAVİSİ
Fobi tedavisinde 3 temel tedavi yöntemi uygulandığını bunlardan birincisinin 'Farmakoterapi', ikincisinin 'Bilişsel Davranışçı Terapi' üçüncüsünün ise alternatif ve tamamlayıcı tedavi yöntemlerinden ve kendisinin de en sık kullandığım 'Hipnoterapi' yöntemi olduğunu belirtti. Hipnoterapi yönteminde hastaya ilaç vermediklerini kaydeden Yrd. Doç. Dr. Taştan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hipnoterapiyi farklı hastalara yapıyoruz ama ben hipnoterapiyle veya son on yıldır dünya gündemine girmiş NLP dediğimiz yani beyni ve sinir sistemini yeniden programlamayla, yine desensitizasyon yöntemine bağlı olarak kullandığımız NLP tekniğiyle fobileri tedavi edebiliyoruz. Kısacası, günümüzde insanları çok sıkıntıya sokan, işlevselliğini bozan bir hastalık fobi. Ancak tedavisi de çok zor değil. Normal şartlarda bizde bir kural vardır. 'Hastalık yoktur, hasta vardır' denilir. Dolayısıyla her hasta için bu değişebilir. Ancak benim kendi güncel pratiğimde hipnoterapi ve NLP ile yaptığım, bazen EFT dediğimiz tekniği de kullanarak yaptığım terapilerde bir fobiyi tedavi etmek için en fazla üç seans sürüyor. Her bir seans yaklaşık 1 saat. Bazen tek seans yeterli oluyor. Hipnoterapi'de benim de asla kabul etmediğim hastanın kendinden geçme olayı olmuyor. Hipnoterapi yaptığımız kişi istemediği hiçbir şeyi yapmıyor. Bilinci açık olarak bizimle konuşuyor. Tamamen bilincini yitirmiş olmasını bir hekim olarak kabul etmem. Bu çok yanlış bir şey."

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!