Pandemi döneminde eve kapanan ergenler

Güncelleme Tarihi:

Pandemi döneminde  eve kapanan ergenler
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 06, 2020 00:10

Küresel salgına dönüşen koronavirüs ülkemizde de kendini yoğun şekilde gösteriyor. Hepimizin endişeli olduğu bu dönemi, atlatabilmemiz için birlik ve beraberlik içinde kurallara uyarak hareket etmemiz ve uyarılara kulak vermemiz gerekiyor. Bu zor günlerde Hürriyet Bursa olarak iş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleriyle koronavirüslü yaşam hakkında kısa sohbetler gerçekleştirdik ve bir yazı dizisi hazırladık. Birlikte başarmak dileğiyle.

Haberin Devamı

HATİCE NUR DERYA: Psikolojik Danışman

Pandemi döneminde  eve kapanan ergenler
Koronavirüs salgınının ülkemizde yayılmaya başlamasıyla birlikte alınan tedbirler özellikle 20 yaş altı ve 65 yaş üstü bireylerin gündelik hayatlarını yoğun şekilde etkiledi. İleri yetişkinlik dönemindeki bireyler hareketsizliğe bağlı olarak çeşitli sağlık sorunları ile karşı karşıya kalırken bu dönem, erişkinliğe yaklaşan ergenler ve aileleri için ise farklı sorunları beraberinde getiriyor. Okulların kapanması ile birlikte evlere kapanan ergenler için pandemi günleri, sosyal ve duygusal açıdan iyi değerlendirilemezse ebeveyn ve ergen çatışmasını tetikleyebiliyor.

Haberin Devamı

‘ARKADAŞLIKLAR ÖN PLANA ÇIKAR’

Çocukluk boyunca önemli olan aile, ergenliğin başlamasıyla birlikte yeniden gözden geçirilir. Akran ilişkileri, arkadaşlıklar, ailenin uzağında kalan ilişkiler ergen için daha önemli hale gelir. Ergenlerin ev içindeyken bile arkadaşlık ilişkilerini telefon ve internet aracılığıyla yürüttüğüne bu dönem daha çok şahit oluruz. Bu dönem ergen için aile bağlarının önemli olduğu ancak arkadaşlıkların ön plana geçtiği bir dönemdir.

‘DUYGUSAL DEĞİŞİMLER’

Bu özellikleriyle ergenlik bireyin kendisini ailesi içinde var ettiği kadar kendi kimliğini aradığı da bir dönem olarak karşımıza çıkar. Ergen için fiziksel değişimler kadar sosyal ve duygusal değişimler de oldukça önemlidir. Arkadaşlık ilişkilerinin önem kazandığı, aileden ayrışılmaya çalışıldığı bu dönemde ergen için eve kapanmak ve sosyal hayattan uzaklaşmak zorlayıcı olabilmektedir.

‘YENİ BİR DÜZENLEME YAPIN’

Ev içi yaşam pandemi günlerinde ergende kaygı, öfkeyi arttırabildiği gibi dönemin özelliklerinden olan dalgınlık ve can sıkıntısı da ergen için kaçınılmaz olabilir. Ergen ev içi etkinliklerde ve ders çalışma konusunda isteksizlik, odaklanma problemleri yaşayabilir. Bu dönemin daha iyi şekilde atlatılabilmesi için ebeveynlerin çocuklarıyla birlikte ev içi yaşamı düzenlemesi sürecin daha kolay atlatılmasına yardımcı olabilir.
Ebeveynlerin “Çocuğumla neler yapabiliriz?” sorusuna vereceği cevap pandemi günlerinin ana sorusu haline getirilebilir. Her gün için düzenli bir planlama yapılması ergenin kaygılarını azaltabileceği gibi, onun yaşam planına da katkı sunacaktır. Her sabah kaçta uyanılacağı, birlikte yemek masalarının hazırlanması, gün içinde yapılacak etkinliklerin ortaklaştırılması ergen için bir yetişkin olma yolunda da hazırlık olarak görülebilir.

Haberin Devamı

‘EV İÇİ SPOR SAATLERİ BELİRLEYİN’

Her gün birlikte oynanacak oyunlar listesi hazırlanabilir, her gün için puanlama tablosu tutulabilir ve ev içi etkileşimin sürekliliği sağlanılabilir. Aileler çocukları ile birlikte film listesi, yapılacaklar listesi oluşturabilir ve bunlar belli aralıklarla değerlendirebilir. Ayrıca ergenlikteki fiziksel gelişimi desteklemek adına ev içi spor saatleri oluşturulabilir. Bu süreçte yapılacak aktiviteler ergenin ihtiyaç duyduğu koruyuculuğu ve arkadaşlığı aile içinde bulmasına yardımcı olacaktır.

SEVGİNAR OSMANOĞLU: Şahinkaya Eğitim Kurumları Kurumsal İletişim Koordinatörü

Pandemi döneminde  eve kapanan ergenler
Dünya olarak olağanüstü bir süreçten geçiyoruz. Sistemin tüm dengeleri ve değerleri değişirken, bizler de sosyal varlıklar olarak dönüşüyoruz. İçinde bulunduğumuz bu süreçle birlikte her şeyin farklı bir anlayışla yönetileceği yeni bir döneme geçiş yapıyoruz. Eğitimden çalışma hayatına, sağlık sisteminden sosyal yaşama kadar hem kurumsal, hem toplumsal hem de bireysel olarak değişimler yaşıyoruz.

Haberin Devamı

‘YENİLİK VE DEĞİŞİM ZAMANI’

ABD ve Avrupa’da zaten yaygın olan uzaktan eğitim anlayışı, ülkemizde de koronavirüs süreciyle birlikte kurumları yeni nesil eğitim modellerine ayak uydurmaya zorlayarak, hızlı bir değişime ön ayak oluyor. Bulunduğunuz her yerden en iyi okulların eğitimlerine erişme şansı sağlıyor. Bilgiyi nerede değil, ne şekilde ve hangi kaynaklarla verdiğiniz önem kazanıyor. Tabii bu süreçte kimi kurumlar çok daha öncesinden altyapılarını bu yönde hazırlayarak hızlı ve başarılı bir aktivasyon alırken; kimi kurumların da süreci maalesef yeterli bir şekilde yönetemediklerini görüyoruz. Kurumlar da dünyadaki yeniliklere ve değişimlere ne kadar hazırlıklı ve uyumlu olduklarının sınavını veriyor bu dönemde.

Haberin Devamı

‘EVDEN ÇALIŞMA MODELİ’

İş yaşamında ise evden çalışma modelinin oldukça verimli ve yaratıcı olabileceğinin farkına varılarak, önümüzdeki dönemlerde kurumlar bu anlamda yeni düzenlemelere gidebilir gibi duruyor. İstanbul’a kıyasla Bursa’da henüz oturmayan evden çalışma modeli, bu süreçten sonra kurumsal hayatta daha fazla yer bulabilir.

‘EMEĞE DAHA FAZLA DEĞER VERMELİYİZ’

İçinden geçtiğimiz tüm bu süreç bize Charles Darwin’in şu sözünü hatırlatıyor; ‘Ne en güçlü tür ayakta kalır, ne de en zeki olan, ancak değişime en çok adapte olabilendir hayatta kalan.’ Bu süreçte hem kurumsal hayatta hem de kişisel evrenimizde değişime en iyi ayak uyduranlar, hem gelişmeye hem de daha iyi bir kuruma ya da insana dönüşmenin yolcuğunda ilerliyor. Umarım bu süreçten hepimiz daha iyi sosyal kişiliklere ve emeğe daha fazla değer veren kurumlara dönüşerek çıkarız.

Haberin Devamı


RABİA DENİZ: ÇGD Bursa Şube Başkanı

Pandemi döneminde  eve kapanan ergenler
Yeni tip Koronavirüsün Türkiye’deki etkisi günden güne artarken, kamu görevi yapan gazeteciler şüphesiz bu mücadelede en önemli ve riskli rollerinden birini üstleniyor. Bu süreçte pek çok sektörde evden çalışma, nöbetleşe gibi sistemlere geçilirken, ÇGD Bursa Şubesi olarak gazetecilerin de bu imkanlardan yararlanabilmesini, medya patronları ve yöneticilerden, sağlığı önceleyen bir iş yeri politikası beklediğimizi duyurmuştuk. Bursa’da yayımlanan pek çok gazete, televizyon ve haber sitesi bu süreçte evden çalışma sistemine geçerken, bazıları da gerekli tedbirleri alarak nöbetleşe çalışma modeli uyguladı.

‘MESLEKTAŞLARIMIZLA BİRLİKTEYİZ’

Yine, kamuoyunda koruyucu malzeme ve ekipmanlara ulaşımın oldukça zor olduğu günlerde, meslektaşlarımızın habere ulaşma ve kamuoyuna ulaştırma konusunda kendilerini korumaları gerekmekteydi. ÇGD Bursa Şubesi olarak bu süreçte özellikle sahada çalışan muhabir ve kameramanlara maske ve eldiven gibi koruyucu ekipman malzemesi dağıtımı gerçekleştirdik.
Önümüzdeki süreçte ise meslektaşlarımızın iş güvencesi ile ilgili sıkıntılar yaşanmasından endişeliyiz. Basında işten çıkarmalar, özlük haklarında kısıtlamalar yaşanabilir. Çağdaş Gazeteciler Derneği Bursa Şubesi olarak, bu süreçte de yaşanacak her türlü hak kaybına karşı meslektaşlarımızla birlikteyiz.

‘SORUMLULUKLARIMIZ VAR’

Yine bu süreçte en önemli sorunlardan biri de halka doğru haberi ulaştırmak oldu. Virüsle ilgili her gün yüzlerce haber yayımlanıyor. Sosyal medyadaki bilgi kirliliğinin yanı sıra gazetecilerin de doğruluğu kesin olmayan, halkın yanılmasına sebep olan yayınlar yaptığına üzülerek şahit oluyoruz. Sürecin kaosa sürüklenmemesi adına bilgiye ulaşma ve kamuoyuna yayma konusunda her birimize ciddi sorumluluklar düştüğünü hatırlatmak isteriz.

‘HER DETAY DÜŞÜNÜLMELİ’

Haberlerimizi konunun uzmanlarının görüşüne dayandırmalı, önleyici tedbirlere yer vermeliyiz. Habere her açıdan bakmalı, okuyanın kafasında soru işareti bırakmayacak şekilde her detay düşünülmeli, belirsizlikler, varsayımlar üzerinden değil, uzmanlar tarafından paylaşılmış doğruluğu kesinleşmiş bilgilere yer vermeliyiz. Bu kötü günleri de dayanışmayla aşacağız.

SONAY TOPCU: Uzman Psikolog (Akademidisleksi Bursa Şubesi)

Pandemi döneminde  eve kapanan ergenler
Son zamanlarda tüm dünyayı etkisi altına alan bir virüs ile karşı karşıyayız. Bizleri oldukça etkiledi, peki ya çocukları ? Çocuklarımızda bu dönemde artan bazı olumsuz davranışlar görmek mümkün. Ebeveynler olarak bazı durumlarda çaresiz hissediyor olabilirsiniz. Çocuklarımıza yardımcı olabilmenin ilk adımı onlarla bağ kurmaktır. İçinde bulunduğumuz karantina sürecini, çocuklarımızla vakit geçirmek ve bu yolla bağ kurmak ya da var olan bağımızı güçlendirmek adına avantaja çevirebiliriz. Bunu sağlamak için oyun, sohbet ve birlikte yenen yemekler gibi aktiviteler kullanabilirsiniz. Çocuğunuzla nitelikli olarak geçireceğiniz küçük zaman dilimleri, onların gelişiminde büyük etki yaratacaktır.

‘NEFES EGZERSİZİ YAPIN’

Çocuklarımızla genellikle koyduğumuz kurallarla ilgili anlaşmazlığa düşeriz. Onları olumlu davranışlara yönlendirmek için diğer adım işbirlikçi yollar bulmaktır: “Önümüzdeki üç gün içerisinde bitirmen gereken ödevler var. Bugün bir kısmını belirleyelim ve onları yap, daha sonra da birlikte saklambaç oynayalım, ne dersin?” gibi. Onların da fikrini alarak koyduğunuz kurallar, uymasını kolaylaştıracaktır. Bu dönemde çocuklarımıza yaklaşırken çatışmadan uzak bir tutum sergilemeliyiz. Eğer ebeveyn olarak stres ya da kaygı düzeyimiz yüksekse ve bu durum aile iletişimimize zarar veriyorsa nefes egzersizi, meditasyon, kısa yürüyüşler yapılabilir.

‘ÖNLEM LİSTESİ HAZIRLAYIN’

Çocuklarımızın karantina süreci ve covid-19 ile ilgili bilgileri ebeveynlerinden öğrenmeleri önemlidir. Yalan söylemeden ve yaşlarına uygun olarak içinde bulunduğumuz süreci açıklamalıyız. Örneğin, okul öncesi çağda bir çocuğumuz varsa konuyla ilgili bir hikaye okuyarak ya da kukla gibi oyuncaklarla hikayeleştirerek anlatabilirsiniz. Bunu yaparken yalan söylemek hem çocuğun ebeveynine olan güvenini zedeler hem de belirsizliğe yol açtığı için kaygı düzeyini artırır. Çocukların virüs konusunda bilinçlenmesini sağlamak ve korkusunu azaltmak amacıyla birlikte bir önlem listesi de yapılabilir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!