Değişimin adı Covid-19

Güncelleme Tarihi:

Değişimin adı Covid-19
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 19, 2020 08:55

Küresel salgına dönüşen koronavirüs ülkemizde de kendini yoğun şekilde gösteriyor. Hepimizin endişeli olduğu bu dönemi, atlatabilmemiz için birlik ve beraberlik içinde kurallara uyarak hareket etmemiz ve uyarılara kulak vermemiz gerekiyor. Bu zor günlerde Hürriyet Bursa olarak iş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleriyle koronavirüslü yaşam hakkında kısa sohbetler gerçekleştirdik ve bir yazı dizisi hazırladık. Birlikte başarmak dileğiyle.

Haberin Devamı

HALİT YILMAZ: Yeşilova Holding Yönetim Sistemleri Müdürü

Değişimin adı Covid-19
1989 yılı öncesi dünya… Çin, SSCB, Kore gibi kapalı kutu rejimlerle örülmüş ülkeler… Hatta aynı şehri ikiye bölüp birbirinden ayıran duvarlar... Başlangıç seviyesinde denebilecek teknolojiler… İletişim araçlarının yavaş olduğu bir sosyal yaşam… Yani insanlar istese bile sosyalleşmelerinin önünde engeller vardı. Kısıtlı teknik imkanlar veya rejimler insanları izole hayata sevk ediyordu.

BİLGİ ÜRETİMİ ARTMAYA AŞLADI

Sovyetler Birliği’ nin dağılması, Berlin Duvarı’ nın yıkılması gibi gelişmelerin yanında internetin özel kullanımda yaygınlaşmaya başlaması yeni bir çağın kapısını araladı. Zamanla ulaşım imkanlarının artması insanlara hareket fırsatı doğurdu. Sonrasında Avrupa Birliği’ nin genişleyerek daha çok kişiye dolaşım imkanı sunması ile Dünya sınırlarını silmeye başladı. Ülkeler arası geçiş zorlukları adım adım ortadan kalkarken, ekonomide ve iletişimde neredeyse sınır diye bir şey kalmadı. Bir ülkede yaşanan ekonomik kriz dünyanın diğer ucundaki coğrafyayı etkilemeye başladı. İnternet sayesinde iletişim anlık olarak sağlanmaya başlandı. Bilgi üretimi katlanarak artmaya başladı. Sadece yurt içi değil, yurt dışına seyahatler, göçler, ırkların kaynaşması rutinin parçası oldu. Almanya’ daki bir İtalyan restoranında, İngiliz çayı içen, Türkiye’ den ziyarete gelmiş bir Arap görmek normalleşti. Globalleşmek, Dünya vatandaşı olmak, küresel hayatın parçası olmak böylece ortaya çıktı.

Haberin Devamı

İNSANLIK 2020 YILINDA VİRÜSLE KARŞILAŞTI

İş hayatında toplantılar önem kazanmaya başladı. Seyahatler yaygınlaştı. Ticari sınırlar da kalkınca, tedarik zincirinde lokal Pazar değil, küresel pazara odaklanıldı. Birim maliyetlere etki eden her girdinin uluslararası pazarda alternatifleri bulundu. İşçiliğin ucuz olduğu Uzakdoğu ülkeleri tedarik zincirinin en önemli halkalarından biri haline geldi. Ve gün geldi çattı, insanlık 2020 yılında bir virüsle karşılaştı. Tabii sınırları silinmiş olan dünyada virüsün yayılması çok kolay oldu! Tüm ülkelerin yönetimleri şimdiye kadar yaşamadıkları tedbirler koymak durumunda kaldı. Önceden şehirleri ikiye bölen duvarların yerini, mahalleleri hatta binaları birbirinden ayıran binlerce sanal duvar aldı.

Haberin Devamı

TEDARİK ZİNCİRİ ÇOĞU SEKTÖRLER İÇİN KOPTU

İşte bu da tıpkı Berlin Duvarı’ nın yıkılması gibi tarihte bir dönüm noktası oldu. Yeni normaller, yeni odaklar oluştu. Moslow’ in ihtiyaçlar hiyerarşisinin başındaki dürtü insanlarda yeni alışkanlıkların temelini attı: Hayatta kalmak! Yani sosyalleşme eğilimi olan insan, kendini izole etmek zorunda hissetti yani lokalleşti. İşte bunun için, önceden ihtiyaç zannettiği bir çok alışkanlıktan vazgeçti. Tabii insan durdukça doğa kendine geldi. Hava temizlendi, hayvanlar özgürleşti, çevre canlandı. İş dünyasında da durum aynıydı. İş, sanayi ve yaşam hareketliliği durma noktasına geldi. Şalterler yavaş yavaş indirilmeye başlandı. Tedarik zinciri çoğu sektör için koptu.

Haberin Devamı

ÜRETİMDE ‘KENDİN YAP’ DÖNEMİ BAŞLAYACAK

Bu pandemik durum elbette geçecek ve dönüm noktası olarak bir çok değişimi yanında getirecek. Ve Dünya global olmaktan lokalleşmeye doğru hızla sürüklenecek. Yerlileştirme, millileştirme politikaları güçlenecek. Üretimde “kendin yap” dönemi başlayacak. Kopan tedarik zinciri yeniden bağlanırken, virüsün kaynağı olan Uzakdoğu’ dan uzak durulacak. Sektörlerden bazılarına talep artarken, belli sektörlerde de talep daralacak. Ofis bağımsız çalışma, uzaktan toplantılar tercih edilecek ve yaygınlaşacak. Sağlıkta oluşan aşırı hassasiyet, hareketsizlik, sosyal izolasyon, panik atak gibi yeni sağlık problemlerine sebep olacak. Sağlığı her şeyin önüne koyan çalışanların, şirketlerden çeşitli yeni beklentileri olacak. Sosyal mesafe bakışıyla son yıllarda trend olan açık ofis yapısı tekrar gözden geçirilecek.

Haberin Devamı

ÜRETİMDE VE HİZMETTE ROBOT DÖNEMİ

Akademik eğitimde olduğu gibi kurumsal eğitimde, geleneksel yöntemlere nazaran online platformlara ve içeriklere olan ilgi artacak. Üretimde ve hizmette robot ve bulut kullanımı artacak. Tabii bu veri güvenliği, siber tehdit ve saldırıların yoğunlaşmasını yanında getirecek. Tüm bunlar bizi globallikten alıp, lokalleşmeyi kuvvetlendiren yeni normallere doğru sürükleyecek. Peki bizler glokalleşme yolunda kültürel, stratejik ve operasyonel dönüşüme hazır mıyız?

ÖZGE KİRAZ: EKER SÜT ÜRÜNLERİ MARKA MÜDÜRÜ

Değişimin adı Covid-19
Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs (Covid-19) salgını ülkemizde ilk görüldüğü andan itibaren kurum olarak ilk etapta bir dizi önlem aldık. Eker olarak gıda üreticisi ve dağıtıcısı olmamız sebebiyle, işimizi kendimizi koruyarak en güvenli şekilde yaparken, aynı zamanda bu dönemde halkın süt ürünleri ihtiyacını karşılamayı sağlamanın da sorumluluğunu taşıyoruz. Bu nedenle de hem çalışanlar ile ilgili hem de ürünlerimizi tüketicilerimize ulaştırmamız ile ilgili tüm hijyen önlemlerini hızlıca alıp hayata geçirdik.

Haberin Devamı

YEPYENİ DENEYİMLER KAZANDIK

Mesailerini uzaktan erişim modeliyle evlerinden sürdürebilecek çalışanlar için evde çalışma modellerine geçilmesi de aldığımız önlemler arasında yer alıyor. Pazarlama ekibi olarak biz de 17 Mart’tan itibaren evden çalışıyoruz. İlk zamanlarda şaşkınlık, korku ve bundan sonraki sürecin nasıl devam edeceği ile ilgili endişelerimiz çok daha fazlayken aradan geçen 2 ay aslında bize çok şey öğretti. Öncelikle toplantılarımızı online olarak yaparak çok daha fazla zaman kazandığımızı, karar alma süreçlerimizin çok daha hızlı olduğunu gördük. Planladığımız, hayata geçireceğimiz bir çok projeyi gündem nedeniyle dondurma kararı aldık belki ama daha önce hiç aklımıza gelmeyen projeleri hayata geçirerek yepyeni deneyimler kazandık. Bir şeyi yapmak istersek, hayal edersek mekândan bağımsız olarak yapabileceğimizi gördük.

SOĞUTUCU ARAÇLARIMIZLA ULUŞTIRIYORUZ

Uzun süredir düşündüğümüz ama aksiyon almadığımız Eker online alışveriş sitesini bu dönemde hayata geçirdik. Artık tüketiciler Eker ürünlerini www.market.eker.com adresinden girip, siparişlerini oluşturarak satın alabiliyor. Diğer tüm firmalardan farklı olarak ürünlerimizi kargo ile değil, kendi soğutuculu araçlarımızla tüketicilerin kapısına kadar ulaştırıyoruz. Böylece ürünlerin soğuk zincirleri kırılmadan, fabrikadan direkt tüketicilerimize ulaştırılmasını sağlamış oluyoruz.

‘100 YIL İÇİN 100 METRE’ MOTTOLU KOŞU

Bir de bu dönemde Türkiye’de ilk kez yapılan etkinliğimizden bahsetmek istiyorum. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı bu sene 100. yıl dönümüne yakışır bir şekilde kutlamak istedik ve bayramın esas sahibi olan çocukları dijital ortamda bir araya getirdik. Çocuklar 23 Nisan 100. Yıl Çocuk Koşusu’na evlerinden görüntülü aramayla katılıp, hem yaşıtlarıyla birlikte bu özel günün tadını çıkardıhem de Türkiye’nin ilk online koşu etkinliğinde yer alarak tarihe geçti. “100 Yıl İçin 100 Metre” mottolu koşuya Türkiye dâhil 14 ülkeden 65 şehirden 715 çocuk yer aldı. Katılımcı çocuklar ve aileleri; evlerinin içinde tekrar edebilecek bir hat belirleyerek 100 metrelik bir koşu parkuru oluşturdu. Etkinliğe günler öncesinden kayıt yaptıran çocuklar arasından 100 katılımcı canlı yayında koşma fırsatı bulurken, diğer katılımcılar da aynı anda Eker’in YouTube kanalından ve Facebook sayfasından koşuyu takip ederek, arkadaşlarına eşlik etti. Sosyal medyada binlerce kişi yaşanan bu deneyime tanık olma fırsatı buldu.

42 ÇOCUĞA EĞİTİM DESTEĞİ SAĞLANDI

23 Nisan 100. Yıl Çocuk Koşusu’nda Türkiye Atletizm Federasyonu, Adım Adım oluşumu ve Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı da destek olurken, TEGV için bir de bağış kampanyası düzenlendi. Yapılan bağışlarla 42 çocuğa bir yıllık eğitim desteği sağlandı. Bu özel etkinlik sayesinde eğitime de katkı sağlanması bizi çok mutlu etti. Bu projeyi hayata geçirmeye sadece 10 gün içinde karar verdik, planladık ve içinde bulunan herkese sonunda aynı cümleyi kurduran bir proje oldu. “Profesyonel hayatım boyunca hep gururla hatırlayacağım en önemli proje sanırım bu olacak!”

İLHAN USLU: MİMAR

Değişimin adı Covid-19
Anlaşılan o ki koronavirüs sonrası hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Öncelikler değişecek, hemen herkesin yaşam felsefesi farklı bir kimliğe bürünecek. İş, spor, sanayi, ekonomi, sanat, seyahat, kısaca her konuda farklı bir anlayış sürecek bundan sonraki hayatımızda… Koronavirüs iş dünyasındaki etkisini ekonomiye yaptığı negatif değerlerle gösterdi.

HAYATIMIZDA BURSASPOR GERÇEĞİ VAR

Piyasaların toparlanması beklenenden daha uzun sürecek. 2020 kayıp yıl, önemli olan 2021’de finansal anlamda düzlüğe çıkmak için gereken adımları sağlam ve çabuk atabilmek.
Öncelikler değiştiğinden, sanayi üretimi, inşaat, tekstil ve diğer sektörler kadar tarımın da ne denli önemli olduğunu hatırlattı bize koronavirüs. Bundan sonraki periyotta ülkeler tarımsal faaliyetlere daha da ağırlık verecek. Hayatımızda bir de Bursaspor gerçeği var… Bizim için bir sevda…

HATALARIN BEDELİ AĞIR OLDU

Koronavirüs nedeniyle liglerin durumu ortada. Federasyon ‘Maçları oynatacağım’ dedi, ancak ‘Şimdilik’ ifadesini de ekledi. Ligin başlaması halinde takımın tecrübeli oyunculardan kurulu olması kalan 6 maçta avantaj gibi değerlendirilebilir. Ama ne olursa olsun Bursaspor’umuz ait olduğu Süper Lig’e çıkacaktır, çıkmak da zorundadır. Şampiyonluğumuzun 10’uncu yıldönümünü kutladığımız şu günlerde o şaşalı dönemin sonrasında yapılan hataların bedeli de ağır ödeniyor.

BİZE AYAK UYDURMAK KALDI

Bursaspor için Süper Lig’e çıkış bir kurtuluş. Aksi taktirde mevcut finansal tablolarla kulübün ayakta kalması neredeyse imkansız. O nedenle salgından dolayı büyük bir tedirginlik yaşayan futbolcuların omuzlarındaki yük daha da ağırlaşıyor. Yeniden başa dönecek olursak, koronavirüs bize yeni dünya düzeninde yaşamayı öğretti. Bize de ona ayak uydurmak kaldı…

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!