'Biyonik kız' sahnelere döndü

Güncelleme Tarihi:

Biyonik kız sahnelere döndü
Oluşturulma Tarihi: Aralık 12, 2018 11:39

'Biyonik kız' sahnelere döndü

Haberin Devamı

Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA)- ANTALYA'nın Alanya ilçesinde, 2009'da geçirdiği trafik kazasında sağ bacağı kopan, hastanede 200 gün süren yaşam mücadelesini kazanıp, protez bacağıyla yeniden yürümeye başlayan 'biyonik kız' lakaplı şarkıcı Çiğdem Yüce (Bezci), sahnelere dönüp albüm hazırlığına başladı.
Alanya'da şarkıcı ve model Çiğdem Yüce, 14 Ekim 2009 tarihinde nişanlısı Alper Bezci'nin kullandığı otomobilin takla atması sonucu ağır yaralandı. Vücudunda 19 kırık oluşan ve sağ bacağı diz kapağı üzerinden kopan Çiğdem Yüce, Antalya ve Ankara'daki hastanelerde 200 gün verdiği yaşam savaşını kazandı. Birçok ameliyat geçiren Yüce, Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi'nde uzun süren bir tedavinin ardından, yurt dışından getirilen sensörlü ve multi işlemcili protez bacağıyla 2010 yılında yeniden yürümeye başladı.
ÇOCUKLARININ DOĞUM TARİHLERİ AYNI
Tedavisinin ardından Antalya'ya dönen ve 'biyonik kız' olarak anılmaya başlanan Çiğdem Yüce, 8 Ağustos 2010'da, birlikte kaza yaptığı nişanlısı Alper Bezci ile evlendi. Eşinin soyadını alan Yüce, 2 Ocak 2012 tarihinde anne oldu. Çiğdem Bezci, bugün 7 yaşına giren ve ilkokul birinci sınıfa giden oğlu Kutsal Haktan'ın doğum günü olan 2 Ocak 2018'de 'Melek' adını verdiği kız bebeği dünya getirdi.
O Ses Türkiye Yarışması'na da katılarak yarı finale kadar yükselen Bezci, yeniden sahnelere dönerek, birçok konser verdi.
KAZA, EL ÖPMEYE GİDERKEN OLDU
Çocukluğunda eline fırça alarak aynanın karşısında şarkı söylediğini, 2007'de de Antalya'da sahneye çıkmaya başladığını belirten Çiğdem Bezci, o dönem nişanlısıyla tanıştığını kaydetti. Bezci, bir süre sonra evlenmeye karar verdiklerini, Alanya'daki ailesine el öpmeye gittikleri sırada talihsiz kazanın yaşandığını hatırlattı. 2009 yılındaki kazada vücudunda çok sayıda kırık oluştuğunu ve sağ bacağını kaybettiğini anlatan Çiğdem Bezci, “Bir yıl hastanede yattım, 6 ayı yatalak, 6 ayı fiziksel ve yürüme eğitimiyle geçti. Çok zorlu bir süreçti" dedi.
İNANÇ VE SEVGİ AYAKTA TUTTU
Bu zorlu sürece inancı ve kendisine gösterilen sonsuz sevgi sayesinde atlatabildiğini kaydeden Bezci, “Bir de herhalde babasızlığın verdiği duygu, annemize çok daha bağlıydık. Komadan uyandığımda ilk sözüm bile 'anneme söylemeyin' oldu. Ve annem üzülmesin diye aslında daha çok tutundum hayata. Allah'a inancım ve annemi mutlu edebilmek adına hayata bir kere daha sarıldım. Hastaneden çıktık, evlendik, evliliğimiz çok güzel devam etti. Bir yıl sonra hamile kaldım. Kutsal Haktan adını verdiğimiz oğlum dünyaya geldi. Geçen 2 Ocak'ta da kızım Melek'i dünyaya getirdim" dedi.
BUNALIMDAYKEN EŞİ HABERSİZ BAŞVURDU
Kazayı çok geride bıraktığını, ama her yıl çok acı şekilde hatırladığını kaydeden Bezci, şöyle konuştu:
“Çünkü doğum günümle aynı gün kaza meydana geldi. Kutsal'ı dünyaya getirdikten sonra içsel bunalım yaşadım, bu insanın elinde olmuyor. Her ne kadar kendimi eksik hissetmesem de sürekli çocuk bakmak, emzirmek, ev işi, yemek yapmak ve kendini bulamamak adına ciddi bir psikolojik acı yaşadım. Alper bunu fark etmiş ve benden habersiz O Ses Türkiye yarışmasına başvurmuş. Ama elinde hiçbir video, bir şey yok. Ve bizim evlilik yıldönümümüzdü, 'Seni bir yere götüreceğim' dedi. Ben de 'Paramız yok demiştin, nereye gidiyoruz' dedim. O da 'Sürpriz' dedi. Ben de yemeğe götüreceğini düşündüm, ama öğlenin ikisinde yemek olur mu, olmaz mı bilmiyorum. 'Güzel giyin' dedi, giyindim, makyajımı yaptım. Lara'da bir otele götürdü. Merdivenlerden inince bir kalabalık gördüm. 'Ne oldu' diye sordum, 'Seni O Ses Türkiye elemelerine getirdim' dedi. 'Hadi gidelim' dedim. 'Neden' dedi. 'Çünkü o platformda biz ve bizim gibi insanların olabileceğini düşünmüyorum' dedim. 'Yanlış düşünüyorsun bence girmelisin Çiğdem içeriye' dedi ve içeriye girdim."
O SES TÜRKİYE'DE YARI FİNALE YÜKSELDİ
Elemede bir türkü okuduğunu, iki ay sonra telefonla aranarak İstanbul'a davet edildiğini belirten Bezci, “Dört jüri üyesini de kendime döndürdüm. Yarı final elemesinde yarışmaya veda ettim. Ama hiç üzülmedim, bugün üstünden 6-7 sene geçmiş olmasına rağmen pazarda 'Yavrum-kızım, Çiğdemim, O Ses Türkiye'nin gülü' diye insanlar sarılıp, öpüyor. Beni unutmamaları, kendilerinden biri görmeleri bana yeter" diye konuştu.
İKİ ÇOCUĞUNU TEK BAŞINA BÜYÜTÜYOR
İki çocuğunu hiçbir bakıcı veya aile yakınlarından destek almadan büyüttüğünü dile getiren Çiğdem Bezci, “Sesimi kaybetmedim, hala şarkı söyleyebiliyorum, çocuğuma kendi kazandığım parayla bir şeyler yapabilirim gücü tabi ki beni tekrar hayata döndürdü. Aslında bu noktada insanlara söyleyecek çok şey var, çünkü benim bu programa katılmış olmam, aldığım mesajlarda, 'Sayende aynaya bakıyorum, sayende artık ruj sürüyorum, sayende sokağa çıkıyorum abla' ya da 'Anne-babamıza artık bağırmıyoruz, evde bir huzur var' ya da 'Yarın çocuğumu aldıracaktım, kürtaj olacaktım ona bakamayacağımı düşünüyordum, ama seni gördükten sonra hayata tutunmaya karar verdim, o çocuğun adını Çiğdem koyacağım' gibi mesajlar beni çok besledi. O yarışma sayesinde belki birtakım şeyler beni şu anki noktaya getirdi" dedi.
ALBÜM HAZIRLIĞI YAPIYOR
Geçen ay yaptığı bir anlaşmayla yeni bir dönem başladığını anlatan Bezci, “Bundan sonrası için de arkamda sevgi dolu insanlar var. Yeni adımlar attık, çok güzel bir sözleşme imzaladık. Bir aile gibi olduk ve önümüzdeki projelerden birinde albüm yapmayı hedefliyoruz. Allah nasip ederse, o da 'Yürü ya kulum' derse olacak inşallah. Birçok konsere, gala, düğünlere gidiyorum ve işimi yapmaya devam ediyorum. Bundan sonrası için daha aktif çalışmak istiyorum. Çünkü ikinci kez anne oldum. Daha çok çalışmak, üretmek ve onlara güzel bir gelecek istiyorum. Kötü ve olumsuz duyguları geride bıraktım. Şu an hayatımda çok güzel bir şey var ve çok güzel insanlarla bir yola çıktım. İnşallah çok güzel projelerle bomba gibi geliyoruz" diye konuştu.

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!