BİN DOLARI AŞMALIYIZ

TURİZM sektörümüzün artık hemen hemen her sezon çok çetin bir sınavdan geçerek elde ettiği toplam turizm gelirini şüphesiz fazlasıyla önemsiyoruz.

Akdeniz çanağında yaşanan zorlu rekabet koşulları altında ulaşılabilen her güzel sonuç, kentimiz ve ülkemiz adına kuşkusuz hepimizi mutlu ediyor.

Özellikle son yıllarda dünyada sürekli değişim gösteren farklı ekonomik ve siyasi koşullar çerçevesinde giderek çok daha zor kazanabildiğimizi gözlemliyoruz. Elbette söz konusu bu zorluk sadece bizim ülkemizi ilgilendirmiyor ve tüm dünya benzer sıkıntılarla koşullar doğrultusunda rutin ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor.

Tatil ihtiyacı da bu rutin ihtiyaçlardan birisi ve herkes imkanları elverdiğince yaşam enerjisini yenileyebilme adına bu ihtiyacını gidermenin derdinde ve elbette söz konusu ihtiyaç doğrultusunda oluşan katma değer turizmden tatmin edici bir gelir hedefleyen her ülke için iki farklı parametre içeriyor;

1- Toplam turizm geliri,
2- Kişi başı ortalama gelir.

Çok iyi bir toplam gelir elbette her ülkenin doğal olarak ulaşmak isteyeceği bir sonuç.

Özellikle de bizim ülkemiz için cari açığın etkili bir ilacı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliyoruz. Aslında tüm diğer ülkelerde de turizm gelirinin ülke ekonomisine sağladığı katkı zaten tartışılmıyor. Ancak sözünü ettiğimiz bu farklı iki parametreyi değerlendirerek sadece turizmden elde ettiğimiz toplam gelire konsantre olarak kişi başı gelir anlamında yıllardır çok önemli bir gelişme kaydedemediğimizi de görmezden gelemeyiz.

Her fırsatta tekrar ettiğimiz İspanya örneğinde olduğu üzere tüm önemli rakiplerimiz turizmden elde ettikleri yüksek geliri ortalama kişi başı gelirdeki başarıları sayesinde ideal bir noktaya ulaştırıyorlar.

Jeopolitik konumumuz itibarıyla, farklı kulvarlarda mücadele etmek zorunda olduğumuzu elbette biliyoruz ve bizim bu anlamda onlarda olmayan farklı zorluklarımız var. Ancak her şeye rağmen özellikle parlak yıllarımızda ulaştığımız sonuçlarla onlarla pekala yarışabilecek gücümüzü de gördük ve gösterdik. Şimdi aynı başarılı direnci kişi başı turizm geliri anlamında da gösterebileceğimize hepimizin inanması gerekiyor.

Böylesi güçlü bir anlayış birliği içerisinde elde edeceğimiz toplam turizm gelirimizin çok daha verimli bir noktada olacağına dair herhangi bir kuşku duyabilir miyiz?!

Dolayısıyla olabildiğince makul bir süreçte kişi başı gelir bağlamında öncelikle bin (1000) dolar psikolojik sınırını aşmamız ve daha da ötesine tırmanmamız gerekiyor.

Ürün ve hizmet kalitemizle asla örtüşmeyen fiyatlarla daha fazla turist sayısı üreterek bu tırmanışı gerçekleştirme şansımızın olmadığını ise zaten görüyoruz.

Böylesi anlamlı bir ivmeyi, ürün ve hizmet kalitesinde yakaladığı önemli gelişme ile ülkemiz ve kentimiz turizm hareketi gerçekten fazlasıyla hak etmektedir.

Toplam gelirden kişi başı gelire değil, kişi başı gelirden toplam gelire giden yol doğru yoldur ve bizi özlemini duyduğumuz ideal sonuçlara götürecektir.