Habercilik çok ciddi bir geçiş döneminde

Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilci Yardımcısı Deniz Gürel, Gölbaşı Belediye Başkan Yardımcısı Murat Ilıkan ve Stratejik İletişim Danışmanı Hayret Sümer, Ankara Üniversitesi Gölbaşı Yerleşkesi Spor Bilimleri Fakültesi’nde düzenlenen ‘Yerel Yönetimler, Spor ve İletişim Paneli’nde öğrencilerle bir araya geldi. Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semiyha Tuncel’in moderatörlüğünde düzenlenen panelde konuşmacılar bilgi birikimlerini paylaştı, kendi alanlarıyla ilgili çeşitli konularda değerlendirmelerde bulundu.

HER BİR SOSYAL AĞ HABER YAYMA MERKEZİ

Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilci Yardımcısı Deniz Gürel, pandemi sürecinin de sporun önemini arttırdığına dikkat çekerek spor alanında eğitim alan üniversite öğrencilerinin de gelecekte avantajlı konumda olacaklarını vurguladı. İletişim dünyasındaki değişim üzerine değerlendirmelerde bulunan Gürel, şu bilgileri verdi:



“Bilgi ve iletişimin çok önemli olduğu bir dönemdeyiz. Yanı başımızda Rusya-Ukrayna savaşına bakıyoruz bir yanda Rusya’nın balistik füzeleri diğer yanda Ukrayna’nın iletişim bombalarını görüyoruz. Böyle bir değişik dönem. Habercilik de çok değişti. Son beş yılda bizim yaptığımız iş, siyah ile beyaz gibi oldu. Herkes artık doğal bir gazeteci oldu. Herkes birbirine WhatsApp’dan, sosyal medyadan haber veriyor. İnsanlar artık aradığı haberi bulmaya başladı, istediği gibi haber almaya başladı. Habercilik çok ciddi bir geçiş döneminde. İnternet haberciliği çok popüler. Ancak internet haberciliğinin bir anayasası yok. İnsanlar birbirinin yüzüne söylemeyeceği şeyleri sosyal medya aracılığı ile söylemeye başladı. Habercilik dijitalleştiği için, her bir sosyal ağ da haber yayma merkezine dönüştü. Hem spor haberciliğinin hem de diğer haberciliğin yeniden tanımlanma dönemindeyiz. İnşallah iyi bir geçiş olur” diye konuştu. “Spor haberciliğinde neden hep futbol ön planda” sorusunu da yanıtlayan Gürel, “Futbol da basketbol da bir endüstri. Bu endüstri alanlarının zaman zaman yükseliş trendleri zaman zaman da düşüş trendleri oluyor. Bunu da belirleyen temel faktör ekonomi. Ekonomisi güçlü olan branş haliyle dünyada popüler oluyor.”



ÜNİVERSİTE KAMPÜSLERİ TANINIRLIĞI ARTTIRIYOR

Gölbaşı’nın spor yapmak için oldukça zengin ve avantajlı bir bölge olduğuna dikkat çeken Gölbaşı Belediye Başkan Yardımcısı Murat Ilıkan, yaptıkları spor kompleksi ve yatırımlarla ilgili bilgiler verdi. Ilıkan, özetle şunları kaydetti: “Gölbaşı çok avantajlı bir bölge. Bozkırın ortasında gölleri ve doğasıyla Ankara’nın markası haline dönüşmüş bir ilçe. Gölbaşı Ankara için bir şans. Üniversite kampüsleriyle tercih edilen de bir ilçe. Bu, bölgenin tanınırlığını arttırıyor. Kent merkeziyle ilçe arasında bir ulaşım problemi var. Büyükşehir tarafından doğru bir sistem kurulsa, ulaşılabilir kılınsa tercih daha da artacaktır. Gölbaşı Belediyesi olarak üniversite şehri olan Gölbaşı’nda gençleri ve üniversite öğrencilerini spora yönlendirmek için birçok tesisi kendilerine hizmete sunduk. Üniversite öğrencilerimizi Gölbaşı'nda misafir ederken onlar için her türlü sportif aktiviteyi sunmak için çalışmalarımız hızla sürüyor.” Mogan Gölü’nde su sporlarının yapılması için tesis girişimlerinin devam ettiğini anlatan Ilıkan, “Her bölgenin doğasına uygun bir branşlaşma gerekiyor. Dağlık ve engebeli bir bölgedeyseniz dağcılık veya tırmanma sporunu yaygınlaştırırsınız. Gölbaşı’nda her cümlenin öznesinde su var. Mogan Gölü’nde yelkenlerin yüzmesi gerekiyor. Yaygınlaşırsa bu alanda da talep artacaktır. Her yapılan aktivite yeni bir bakış açısı sağlıyor” dedi.



MARKALAŞMAK FARKLILAŞACAĞINIZ ALANI SEÇMEKLE BAŞLIYOR

Kendisinin de 2003’te Ankara Üniversitesi’nden mezun olduğunu kaydeden Stratejik İletişim Danışmanı Hayret Sümer ise üniversite öğrencilerine önemli tavsiyelerde bulundu. Pazarlama ve markanın önemine vurgu yapan Sümer, şunları söyledi: “Ankara Üniversitesi zaten bir marka. Hangi alanda olursanız olun Ankara Üniversite’li olmak size artı marka değeri katıyor. Markalaşmak farklılaşacağınız alanı seçmekle başlıyor. Hepiniz belki birer milli sporcu adayısınız, belki okullarda eğitmen olacaksınız, belki de antrenör olarak çalışacaksınız. Bireysel markanızı geliştirmek için hangi mecraları kullanacağınızı, hangi farklılıklarda öne çıkacağınızı belirlemeniz lazım. Sizin özelliğiniz ne, bu çok önemli. Bugün sosyal medyada kişisel antrenörler inanılmaz yoğunlukta. Ama sizin hedef kitleniz kim doğum yapan anneler mi, yaşlılar mı bunu belirlemeniz gerekir.” Sosyal medyayı kullanma noktasında da önemli ip uçları veren Sümer, hedef kitleye ulaşabilmek için en etkili mecranın yine sosyal medya olduğuna dikkat çekti. Sümer, “‘Herşeycilikle’ marka olmaz, uzmanlıkla marka olunur. Kitleleri etkileme, farkında olma, bilinirliliğini sağlama için sosyal medya büyük avantaj. Hepiniz birer ‘Ben AŞ’siniz. O nedenle ‘ben AŞ’yi nasıl yönetirim’ sorusu çok önemli” dedi. Panel sonunda üç konuğa Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semiyha Tuncel ve fakülte öğretim görevlileri tarafından teşekkür plaketi takdim edildi.